The Cherry Juice (2x3)

645 49 329
                                    

HEYY BİLİYORUM GEREĞİNDEN DAHA GEÇ YAYINLADIM BUNU AMA SINAV HAFTAMDI AFFEDİN :(

VE BİRAZ AKSİYONDAN UZAK BİR BÖLÜM OLDU ÇÜNKÜ SINAVLARDAN KAFAM ÇOK YOĞUNDU BİRAZ DAHA RAHATLATIP EĞLENDİRECEK BİR BÖLÜM YAZMAK İSTEDİM

İYİ OKUMALARR


Beynimde tehlike sinyalleri yanıp sönerken bakışlarımı yavaşça Krystal'e çevirdim,göz göze geldiğimizde ikimizin de aynı şeyi düşündüğünü anlamıştım,kaçmak.

Nefes alış verişlerimi toparladıktan sonra Leo'nun anlamsız cümlelerini aldırmayı bıraktım ve arkamda duran Krystal'in kolunu kavradım.

İkimizin de hazır hissettiğine emin olduğumuzda arkamıza bakmadan koşturmaya başladık.Nereye gittiğimizi bilmeden tüm hızımızla koşuyorduk sadece.

Bir süre sonra iyice uzaklaşmış olmalıyız ki Leo'nun sesi artık duyulmuyordu.Krystal soluk soluğa yere çömeldiğinde ben de bitkin bir şekilde yanına geçtim.

Titreyen elimi çantama atıp bir süreliğine telefonumu bulmaya çalışmıştım fakat başarısız olmuştum.Daha dikkatli bir şekilde incelediğimde gerçekten de olmadığını fark ettim,düşürmüş olmalıydım.

Krystal telefonunu bana uzattı,kendisi telefonla konuşmayacak kadar kötü görünüyordu.Ben de pek sakin sayılmasam da telefondan Kai'nin numarasını çevirip bekledim.Telefonu açtığında sesi oldukça endişeli gelse de Kai'nin sesini duymak beni rahatlatmıştı.

"Neredesiniz?"

"Kai...mesajı açtığında Leo'nun yanındaydık ve tuhaf tuhaf konuşuyordu,kaçtık hemen.Şu an mekandan baya uzağız-"

Kai titreyen sesimi fark etmiş olmalı ki araya girdi. "Jen,sakin ol geçti.Bana sadece etrafında neler olduğunu tarif et."

Derin sesi kendimi gerçekten de güvende hissetmemi sağlıyordu.Daha yavaş konuşarak ona etrafımızdaki her şey tarif etmiştim.Hemen geleceğini söyleyip telefonu kapattığında içimi çektim ve arkama yaslandım.

"O çocuk kim Jennie?Ne yapacaktı bize?"

"Bilmiyorum,tek bildiğim tehlikeli birisi olduğu."

Elimi Krystal'in omzuna koyup yüzüme küçük bir gülümseme yerleştirdim. "Korkma artık."

Hâlâ biraz da olsa titriyordu.İyice yanına yanaştım ve kendini daha iyi hissetmesi için başını kendi omzuma yasladım.

Kısa bir sessizlikten sonra kısık bir sesle mırıldandı. "Sana eskiden kötü davrandığım için özür dilerim."

Gülmeye başladım ve başımı iki yana salladım yavaşça. "Dilemene gerek yok,anlıyorum seni.Eski sevgilinin yeni sevgilisiyle arkadaş olmak pek de kolay bir şey değil.Neyse eskiyi hatırlamaya gerek olmadığını düşünüyorum."

Başını kaldırıp yüzündeki tatlı gülümsemesiyle bana bakmayı sürdürdü. "Jennie mutlu olmayı çok fazla hak ediyorsun."

Ruh hâlim tam yumuşacık bir hâle gelmişti ki Krystal'e söylemem gereken şey aklıma geldi.Aldatıldığını ona nasıl söyleyebilirdim ki cidden?Tek bildiğim şu anda kesinlikle sırası olmadığıydı.

Yüzümdeki gülümsemeyi silmemek için çaba sarf ederken karşılık verdim. "Sen de öyle."

"Kai de öyle,belki dediklerim çok tuhaf gelecek ama şu anda arkadaşım olduğu için bunları söylememde bir sakınca olduğunu düşünmüyorum.O aslında çok hassas ve içten birisi,duygularını çok yoğun yaşar ama hiç belli etmez.Sana bakışlarını gördüm ve...kesinlikle sana o kadar güzel bakıyor— bu arada yanlış anlama sizin için mutlu olmak dışında hissettiğim bir şey yok ben sadece-"

Love Scenario ∥JenKai∥Where stories live. Discover now