Dread (2x6)

557 43 242
                                    

Birkaç dakikadır ısrarla Chanyeol veya Baekhyun'a ulaşmaya çalışıyor olsak da asla başaramıyorduk,bu beni gittikçe daha çok geriyordu.

"Onlar şu anda zor bir durumdalar,bırak biraz kendilerine gelmelerine izin verelim."

Kai telefonunu bırakıp bana doğru döndüğünde başımla onu onaylayıp ben de telefonumu kenara bıraktıktan sonra tekrardan yatağa geçtim.

Leo'yu herkesin başına ben dert etmiştim,tüm bunların suçlusu bendim.Benim için çok fazla değeri olan insanlara zarar vermesi kendimi iğrenç hissettirmenin yanı sıra canımı da yakıyordu.

"Jennie?"

Jongin'in yumuşak sesi beni boğucu düşüncelerimden sıyırmıştı.

Ona doğru döndüm ve gözlerimi ovuştururken en şirin sesimle "Yoruldum." diye mırıldandım.

Işıkları kapattıktan sonra yanıma geri döndüğünde elimi ona doğru uzatıp kolunu sıkı sıkı sardım.Beni kendine doğru çekip kollarının arasına aldığında artık tamamen güvende hissediyordum.

Sıcak nefesini yarı çıplak vücudumda hissettikçe içimde bir şeyler kıpraşıyordu.Bu his güzel olduğu kadar tuhaftı da,çok fazla şeyi aynı anda hissediyordum ama bu şeylerin ne olduğunu da bilmiyordum.

Birkaç dakika boyunca ne kadar uğraşmış olsam da asla uykuya dalamamıştım.En sonunda Jongin'in olduğu tarafa doğru tekrardan dönüp elimi sıcak göğsüne koydum.Rahat duramayınca "Jongin?" diye mırıldandım sessizce.

Uykulu sesiyle mırıldandı o da. "Hmm?"

"Şey,çok güzel kokuyorsun."

Kısa bir sessizlikte dediğimi algılamaya çalıştıktan sonra hâlâ gözleri kapalı olsa da gülmeye başladı.

"Gülme."

Gülmeye devam ettiğinde kaşlarımı çattım ve dağınık saçlarını çekiştirmeye başladım.Ani bir refleksle geri çekildi ve zar zor gözlerini açıp bana baktıktan sonra üstünü örtüp gözlerini kapadı.

O da karşılık verip bunu çocukça bir kavgaya dönüştürmediği için hayal kırıklığına uğrayıp başımı tekrardan yastığa koydum.

"Jen çok uykum var yarını bekle."

"İyi tamam."

Sabah uyandığımda Jongin'in bir bacağı üstümdeydi.Onu uyandırmamaya çalışarak bacağından kurtulup doğrulduktan sonra gözlerimi ovuşturdum.

Hâlâ derin bir uykuda olan Jongin'e dönüp baktığımda ister istemez yüzümde bir gülümseme oluştu.Kabarık ve gözünün önüne düşmüş dağınık saçları,bütün yatağı kaplayacak şekilde uzanması,uykudaki masum yüz ifadesi...bu adam sadece uyurken bile ona karşı sevgi dolmamı nasıl sağlayabiliyordu?

Yataktan kalkmayı başarıp üstümü giyinip yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa geçip herkesin bayıldığı "Jennie Pankeki"ni yapmaya başladım.

Pişmesini beklerken içime tekrar şüphe düşmesiyle elim yavaşça telefonuma gitti.Baekhyun'un numarasını çevirip umutsuzca beklemeye başladıktan kısa bir süre sonra telefonu açmasıyla bir anlığına ne diyeceğimi unutmuştum.

"Jennie?"

"Günaydın."

"Günaydın."

Love Scenario ∥JenKai∥Where stories live. Discover now