16

21.2K 1.7K 676
                                    

28.03.21

🎵: Yüksek Sadakat - Döneceksin Diye Söz Ver

🧡İyi Okumalar🧡

Dün kafenin lavabosunda Alper'e diklendikten sonra bizimkilerle başka bir masaya geçmek istediğimizi söyleyip masalarımızı ayırmıştık. Alper yüzüme kırıldığını belli eden bakışlar atsa da umursamamıştım. Onlar bizden önce kalkmışlardı, masanın yanından geçerken bakışsak da gülümsemek için herhangi bir hamlede bulunmamıştık.

Akşam yine ışıkları kapatıp battaniyemin altında film izlerken telefonuma gelip duran mesajların sesine ilk başta aldırmadım. Mesajlar bitmek bilmeyince oflayarak kalkıp şarjdaki telefonumun kilit ekranından mesajları okudum.

Whatsapp'dan 8 yeni bildiriminiz var.

Duygu Eroğlu: Evren

Evdekiler yine kavga etti

Babam sinirlenip abimin biletini yarın geceye çekti

Ya şimdi siktirip gidersin ya da bi daha gidemezsin falan dedi

Abim çok kötü oldu Evren yarın gece gidecekmiş

O her zaman gittiği tepeye gitti büyük ihtimal şu an

Dolmuşla gitti

Lütfen yanına gider misin ben çıkamıyorum

Mesajları okuduğum gibi üzerimi dahi değiştirmeden hızlıca bir mont geçirip taksi çağırdım. Hayır, henüz veda etmeye hiç hazır değildim. Kendimi daha 2-3 haftamız var diyerek avutuyordum.

Taksinin camından yolu izlerken boğazımda bir düğümlenme hissettim, ne kadar yutkunsam da bir türlü geçmek bilmiyordu.

Dolmuşu gördüğümde taksici abiye parasını verdikten sonra hızlıca indim. Dolmuşun dışında göremediğim için camından içeri baktığımda dizlerini kendine çekip oturan bedeni gördüm. Hırsla cama tıklattığımda kafasını kaldırıp önünü görmek için gözlerini silmişti.

Kapıyı açtığında kızarmış gözleriyle baktı bana. Ağlama izlerini silmek istercesine kazağının koluna gözlerini iyice sürttü. Yüzüne bakınca sessiz feryadının haykırışını gözlerinde gördüm. Kalbinin kuytu köşelerine sakladığı duyguları düpedüz ortadaydı, gözleri içimi delip yüreğime dokunmuştu.

Kollarımı açtığımda beni yarı yolda karşılayıp üstüme atılmıştı. Kafasını boynuma gömdüğünde adımı hıçkırarak tekrar ağlamaya başlamıştı. Göz yaşları boynumu ıslatırken sesi boğuk çıksa da ağzından "Beni hiçbir zaman sevmeyecekler." cümlesinin çıktığını işittim.

Sert tutamlarını okşarken bu haline içim gitmişti, dayanamıyordum. O an ne yapıp edip, dünyayı durdurup, zamanda geri gidip onun üzülmemesi için ne yapılması gerekiyorsa yapmak istemiştim.

Ne demem gerektiğini de bilmiyordum. Aciz kaldığım anlardan birindeydik, onunla beraber ağlamaktan başka elimden bir şey gelmiyordu.

Daha fazla ayakta duracak gücü bulamadığımızı anladığımda ikimizi en arka tarafa sürükleyip oturttuğumda kafasını göğsüme yaslayıp saçlarını okşamaya devam ettim.

İnsanın sevdiğini bu şekilde görmesi üzülme kavramının çok ötesinde bir şeydi. Onunla birlikte birçok duyguyu da aynı anda yaşıyordum. Acı, çaresizlik, keder...

İçim burkuluyor, yüreğim sızlıyor, akıttığı her damla göz yaşında ölüyordum. Kadere lanetler savurdum o an. Hislerim ve duygularım karışmıştı.

DOLMUŞ | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin