17./Benim En Büyük Özgürlüğüm Sensin./

23.8K 2.3K 3.4K
                                    

İyi okumalar. Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn

Bu sefer arayı çok açmamaya çalıştım

_____

Özet;

"Sana anlatmam gereken bir şey daha var."

"Söyle bakalım." eli çenesinin altında beni dinler bir pozisyon almıştı.

"Minho ile beraber oturamayacağımız için yerimi değiştirerek Jeongin'in yanına oturdum ve bana 'C sınıfından Hyunjin ile arkadaşsınız değil mi?' dedi."

Ellerini iki yanağına koyarak çığlık pozisyonu aldığında devam ettim;

"Bir de senin hakkında iyi biri olduğunu söyledi."

Ayağa kalktığında ona baktım;"Ne yapıyorsun?"

Gülümseyerek ellerini kalbinin üstüne koymuştu;

"Gidip yüzüklerimizi seçeceğim."

---

17.bölüm

Elimdeki valizi ileri doğru sürerken yüzümdeki gerginlik ifadesini bastırmaya çalıştım. Annem gideceğim için gergin olduğumu anlamasa daha iyi olurdu.

Sonunda otobüsün önünde bekleyen adama yerleştirmesi için valizimi verdiğimde anneme dönmüştüm.

O da gözlerime bakarken konuştu;

" Ne zaman ararsam açacaksın tamam mı?"

Gözlerimi devirmek bu durumda olan çoğu kişinin yapacağı asıl şeydi ama bunun yerine başımla onu onaylamayı seçmiştim. Dünden beri aynı cümleleri sıralıyordu.

"Ne zaman paraya ihtiyacın olursa yazacaksın ve derslerine odaklandığına emin olacaksın. Okumaya gidiyor olsan bile içim hiç rahat değil."

Üzerimdeki ceketin yakalarını düzelterek cebime bir miktar para sıkıştırdığında yüzümde buruk bir gülümseme oluştu.

" Baban işi olduğu için gelmedi sonra telefonda konuşursunuz. Hadi bin geç kalacaksın."

Babamın her zaman benden daha önemli işleri olurdu.

Etrafımda benim gibi bazı öğrenciler vardı. Çoğu ailesiyle sarılıyordu fakat ben annemle en son ne zaman sarıldığımı bile hatırlamıyordum. Gerçi bu durumda sarılmak daha garip olurdu.

Başımı eğerek anneme selam verdim ve doğruldum;"Gidiyorum o zaman."

Başıyla beni onayladığında arkama bakma gereği duymadan biletimde yazılı olan yirmialtı numaralı koltuğa ilerlemeye başlamıştım.

Koltuğa oturup başımı cama yasadığımda annemin çoktan arkasını dönerek otogardan ayrılmaya başladığını gördüm. El sallayacak hali yoktu ya.

Zaman tahmin ettiğimden hızlı geçmişti. Minho ile çok az görüşebildiğimiz için zaman hiç geçmeyecek gibi geliyordu fakat şimdi başka bir şehire okumaya gidiyordum.

Üniversite sınavına kadar çatıdaki az süreli buluşmalarımızla yetinmiş olsak da yaz vakti geldiğinde çok zor görüşmüştük.

Yine de bir şekilde hallediyorduk.

Üniversite sınavı sonuçlarım geldiğinde annemin delice sevinmesine sebep olmasa da, şaşırmamıştım, en azından tekrar denememi de söylememişti.

Tabii ki onun istediği bölüm olan Tıpı güzel bir üniversitede okumayı kazanmaya puanım yettiği içindi.

Minho üniversite sınavı sonuçlarından pek bahsetmemişti. Sadece pek iç açıcı olmadığını ama babasının onu okutmaya olan hevesinden dolayı parayla herhangi bir bölüm okuyabileceğini söylemişti.

B me' minsungWhere stories live. Discover now