1./18 Yaşında Olmak./

55.8K 4.4K 6.2K
                                    

Oldukça acemi bir yazardan...

18 yaşında olmak,

Benim yaşımda olan çoğu genç için heyecan vericidir. İlklerini yaşamak için harika bir yaştır çünkü, ilk içki, ilk sigara, bazılarının ilk cinsel deneyimi, bazıları için 18 yaş üstü mekanlarda güvenliği atlatmaya çalışmadan kimliğini göstere göstere geçeceği ilk yaştır mesela. Bazıları ilk aşkını yaşar, ilk defa gerçek dostluklarını kurar.

Fakat eğer Han Jisung'sanız yapabileceğiniz tek şey oturduğunuz sandalye ile bütünleşene kadar ders çalışmaktan başka bir şey değildir. Hayır mecaz anlamda kullanmadım gerçekten sandalyeyle bütünleşene kadar öyle ki sandalyede oturmadığım zamanlar kendimi eksik hisseder oldum. Sabah 08.00'de çıktığım evimden gece 21.00-22.00 arası dönerdim. Tüm gün okul, dershane ve özel çalışma grubuyla kim daha çok sandalyeye yapışacak yarışı yapardık. Çünkü kim sandalyeye daha çok yapışırsa dönem birincisi o olurdu. Ve ben Han Jisung lise başladığından beri okul birincisi olan herkesin imrenerek baktığı, hocaların gözdesi, ailesinin biricik zeki oğluydum.

Evet, tabii. Bu sadece dışarıdan gözükendi. Gerçek ise tamamen farklıydı. Annem tüm gün beynimin içini yercesine baskı kuruyor, babam sadece seyirci kalıyordu. Kimse bana ne yapmak istediğimi sormuyordu. Ben annemin ufak gösteriş kuklasıydım. Diğer öğrencilerin annelerine benimle üstünlük kurar ve geceleri çalışma seviyemin ne kadar yetersiz olduğuyla ilgili yakınırdı.

Bense sadece kafa sallardım. Çünkü bu benim acınası hayatımdaki ders çalışmaktan başka olan tek rolümdü. Sınıf arkadaşlarımın ricalarına, öğretmenlerimin üzerime yıktıkları projelere, ve annemin ders çalışmamla ilgili söylediği her şeye sadece kafa sallardım.

Çünkü karşı çıkamayacak kadar güçsüzüm.

--

Saat 07.00

Yeni bir güne daha alarmın bir daha duymak istemeyeceğim kadar rahatsız edici sesiyle uyandım.

Her zamanki aptal ve sıradan günlerden birine uyanmıştım.

Arabada annemin yanında onun günlük vaazlarını dinleyerek yaptığım yolculuğun sonuna geldiğimde annem gülümsemesini takınıp;

"Bugün de çok çalış Jisung-ah, anne gidiyor görüşürüz" dedi.

"Görüşürüz anne"

Annemle vedalaşıp yapışık sandalyeliler hapishanesinde doğru ilerlemeye başladım, evet okula.

Sınıfa girip cam kenarı en arka sırama doğru ilerledim. Burası özgürlüğü bulabildiğim nadir yerlerdendi. Yanımda kimse oturmuyordu ve cam kenarıydı. Gerçi annem en arkada oturduğumu öğrense beni test kitaplarıyla boğardı büyük ihtimalle.

"Yah, Han Jisung Matematik çalışma kağıdını yapmışsındır son sorunun cevabını versene"dedi Soobin.

" Buyur" diyerek kağıdı uzattım.

'şerefsiz parazit yine ödevimi sömürüyorsun yüzsüz herif' tabiki içimden söyledim Soobin tarafından dövülmek ve cimri pislik diye anılmak istemem, harika profilimi korumam gerekli(!)

Soobin'le olan harika muhabbetimizden bir süre sonra
Matematik hocası elinde ki kitaplarla içeri girdi ve elinde ki kahverengi cetvelle masasına üç kere sertçe vurdu.

"Sessiz, buraya bakın çocuklar." herkes hocanın seslenmesiyle hocaya dönerken matematik hocamız boğazını temizleyerek tekrar konuşmak için hazırlandı;

"Derse geçmeden önce sizi yeni sınıf arkadaşınızla tanıştırayım çocuklar", dedi ve eliyle kapıyı gösterdi. İçeriye üzerinde siyah dar bir pantolon, formamız ve siyah bir kot ceket giyen bir çocuk girdi, yakışıklıydı ve farklı görünüyordu. Bekle, sağ kaşında piercing mi vardı onun?

"kendisi A lisesinden transfer oldu ona alışması için yardım edin çocuklar", ve kafasını yeni çocuğa çevirerek; "kendini sınıfa tanıt lütfen" dedi.

Transfer öğrenci kafasını hafifçe eğip kaldırarak, "Selam ben Minho, A lisesinden geldim." sesi çok mu hoştu yoksa benim beynim ders çalışmaktan bulanmış mıydı?

Matematik hocası Minho ' nun sırtına iki kere hafifçe vurarak, "İstediğin boş bir yere geç Minho" dedi.

Öğretmenin sözünün ardından kafasını hafifçe kaldıran minho sınıfa üstünkörü bir bakış atmaya başladı ve tam göz göze geldiğimizde birden adım atmaya başladı. Neden kalbim teklemişti?

' O benim yanıma mı oturacak?'

Yanıma gelip oturarak kendimi az da olsa özgür hissettiğim alanlardan birini kaplayan çocuğa karşı içimdeki mantıksız kızgınlıkla bakışlar atarken gelecekte onun en büyük özgürlüğüm olacağı aklımın ucundan bile geçmemişti.

--

Lütfen yorumlarınızı ve oylarınızı bu gariban yazardan esirgemeyin tşk.

B me' minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin