B me' minsung

4./Ders Çalışmak İçin Değil./

Özet;

Hyunjin 2 yıldır önümde oturan çocuktan hoşlanıyordu, geçen yıl bizim sınıftan Soobin benden hoşlanmıştı ve Minho da benden hoşlanıyordu.

Ben kaç sezonluk bir dizinin içine düşmüştüm böyle?

4. Bölüm

Hyunjin ile jeongin konusunda uzun bir konuşma yaptıktan sonra ders başlayacağı için sınıfa doğru ilerlemeye başlamıştım. Fakat Minho olayı ile ilgili ne düşüneceğimi bile bilmiyordum. Birinin benden hoşlanma düşüncesi çok uzaktı benim için.

Sınıfa ulaştığımda cam kenarındaki sırama doğru ilerleyip oturmuştum. Şansım bu defa yüzüme gülmüştü ve Minho dan önce gelmiştim. Sırama oturdum ve matematik test kitabımı çıkardım ve kendimi dış dünyaya tamamen kapatarak testime odaklandım.

Yanımdaki sandalyenin çekilmesiyle irkilirken Minho'ya kısa bir bakış attım ve hızla gözlerimi kaçırdım. Bu lanet herif niye bu kadar güzel kokuyordu?

"Hyunjin ile aranızda ne var?" aniden bana yönlendirdiği soruya ona bakmadan cevap verdim;

"Neden böyle bir soru soruyorsun?"

Verdiğim cevaptan sonra birkaç saniye cevap vermemişti. Ben önümdeki soruya bakmaya devam ederken aniden başını test kitabıma koymasıyla göz göze geldik. Şaşkınlıkla kendimi geri çekerken dudaklarını aralayıp konuştu;

"Benimle konuşurken gözlerini benden saklama, ayrıca sürekli soru çözmek yerine biraz sıra arkadaşın ile ilgilen." kurduğu cümle ile vücudumdaki tüm kanların yanağımda toplandığını hissettim. Ve sol elimi başına koyarak hafifçe itmeye çalışırken cevap verdim;

" Bakıma ihtiyacı olan bir bebek olduğunu bilmiyordum kusura bakma. " fakat taş kafasını geri çekmiyordu. Elimi geri çekmek üzereyken sağ elini elimin üstüne koyarak;

"Ben de saçlarımı bu kadar okşamak istediğini bilmiyordum Han-ah" dedi. Soyadımı bu kadar sexy telaffuz etmesi yasal mıydı?

Hızlıca elimi çekerek, "Adım var biliyorsun değil mi?" dedim. O da kafasını kitabımdan kaldırmıştı sonunda.

"Adını herkes söylüyor benim özel olmam gerekir öyle değil mi?"

"Artık sınıftaki herkesten bana Han demesini isteyeceğim o halde."

"Ben de bebeğim derim o halde, sonuçta tüm sınıftan bebeğim demesini isteyemezsin değil mi?" kurduğu saçma cümleden sonra aniden aklına bir şey gelmiş gibi irkilerek ve gözlerini büyüterek bana ayıplar gibi ironiyle bakarken ben de ona anlamaz bakışlar atıyordum;

" Bekle zaten planın buydu değil mi? Sana sınıfın söyleyemeyeceği güzel kelimelerle seslenmemi söylemen yeterdi Han-ah. Zevkle yaparım çünkü bebeğim~" ona iğrenmiş bakışlar atarken cevapladım;

"Sadece serseri değil aynı zaman da şizofrensin de anlaşılan." dudağını bükerek sahte bir üzüntüyle bana bakarak;

"Şimdi de doktor fantezini mi ortaya çıkardım, psikiyatrist roleplay mi yapmak istiyorsun benimle?"

"Sadece sus lütfen" cevabımdan sonra hafifçe gülerek önüne döndü ve edebiyat hocamızın sınıfa girmesiyle ders başladı.

---
Ders bitişi gece etütüne kalmak üzere aşağı kata doğru inerken bir anda önüme çıkan Minho ile geriye doğru sendelemiştim.

"Ödüm koptu!"

"Nereye?"

"Gece etütüne kalacağım." kafasını sallarken yanından geçtim ve merdivenleri inmeye başlamıştım ki birden o da yanımda yürümeye başladı.

"Nereye?"

"Gece etütüne kalacağım." ona şaşkın gözlerle bakarken;

"Çantanın içinde tek bir kitap bile olmadığına yemin edebilirim." dedim.

"Ders çalışmak için olduğunu kim söyledi ki?"

O an aklıma Hyunjin in gece etütüyle ilgili söyledikleri gelirken hızlıca adımlarımı atmaya basladı.

Çalışma odasına girip Jaehyun ve Minjae'nin ortasındaki boş yere yerleşirken Minho da yanıma gelmişti.

"İlk ben geldim o yüzden sen başka yere geç. "fısıldayarak söylemiştim ama ayarsız Minho Jaehyun un kolunu dürterek kulağına fısıldamıştı. Jae-hyun kulağına söylenenlerden sonra eşyalarını toplayıp arkadaki bos yere adımlamaya başlamıştı. Şaşkınca arkasından bakarken Minho çantasını masanın üstüne koyup yüzünü bana çevirerek başını çantasına yaslamıştı.

Tüm gece etütü boyunca arada telefonuyla oynamıştı ve ben de test çözmüştüm.

Ve telefonla oynamadığı tüm anlarda gözünü üzerimde hissetmiştim.

Son