Bölüm 23

152 13 18
                                    

      Ertesi gün hepsi tekrardan iş başı yaptı. Birkaç şey birikmişti. Jin, V hakkında yazdığı yazıyı kendi elleriyle yayınlamış; V markasının ise moda şovundan sonra hisseleri artmıştı. Hala  aşmaları gereken engeller vardı. Bir yandan da Olivia hala kanıt bulmaya çalışıyordu. Bu sırada Seo Joon ile oldukça yakınlaşmışlardı. Birinin hırsı, diğerinin ise cesaretiyle her şey tamamlanıyordu.

      Olivia harıl harıl çevirileri yetiştirmeye çalışırken içeriye Kim Jeong-gyu daldı. Olivia patronunun bu şekilde girdiğini görünce korktu ve aynı zamanda sinirlendi. Ayağa kalktı

-Umarım kapıyı kıracak derecede girmenize sebep olan şey önemlidir

Bay Kim oldukça sinirli görünüyordu.

-Sen Olivia, senin Park Dae-hee ile alakan ne? Rüşvet de ne demek nasıl böyle bir iftira atarsın bana.

Olivia'ya yaklaşmaya başladıkça Olivia geriye doğru gidiyordu. Daha gidecek yeri kalmadığında Bay Kim bir eliyle Olivia'nın gömleğini diğer eliyle ise çenesini tuttu.

-Senin amacın ne? Ölmek mi istiyorsun?

Olivia Bay Kim'in penisine diziyle tekme attı ve geri çekilmek zorunda kaldı. Olivia gömleğini düzelttikten sonra Bay Kim'i tekrardan itti. O anın boşluğuyla yere düşen adamın yanına oturdu.

-Öncelikle Jeong-gyu asıl bana iftira atacaksan senin kanıtların olmalı ve bana bunlarla gelmelisin. Bahsettiğin adam ne hiçbir fikrim yok. Senin bu yaptığın saldırı ve bu ofiste kameralar olduğunu, işimi şana bırakmayacağımı biliyorsun. Beni tartakla diye mi çalışıyorum köpek gibi? Hadsizin tekisin.

     Olivia ayağa kalktı ve toparlanmak için masasına doğru ilerledi. Olivia böyle bir şey olabileceğini tahmin ettiğinden önlemini almıştı. Bay Park'ın şirketinde çalıştığından haberi bile olmayan bir kadının kılığına girmişti. Makyajda da iyi olduğundan herhangi birinin onu tanıması imkansız sayılırdı. Kamera kayıtlarından Olivia olduğunu bulamazlardı. Olivia her şeyini aldıktan sonra ayağa kalkmış olan Bay Kim'e gülümseyerek baktı.

-Cehennemin dibine kadar yolunuz var. Beni bir daha rahatsız ederseniz kendinizi karakolda bulursunuz. Ha sakın kamera görüntülerini sildirmek için uğraşmayın. Hepsi bende yedekleniyor.

      Olivia kahkaha attı ve kapıyı çarparak çıktı. Bir yandan da içinde büyük bir sıkıntı oluşmuştu. Birilerini gönderseler onu öldürebilirlerdi bile. Elindeki defterin kendisinden çıkması gerekiyordu. Telefonu eline aldı ve hızlıca Jin'i aradı ama bir türlü açmıyordu. Sinirden elleri titremeye ve ağlamaya başlamıştı ki aklına Namjoon geldi. Ofisi buraya daha yakındı, onu aramaya başladı.

-Efendim Olivia?

-Ben kendime hakim olamıyorum ellerim titriyor özür dilerim. Beni alabilir misin?

-Lütfen sakin kalmaya çalış . 10 dakikaya oradayım dışarıda beni bekle tamam mı?

-Tamam.

      Olivia hala elleri titrerken asansörden zemin kata indi ve çıkışa doğru ilerledi. Birkaç dakika beklendikten sonra Namjoon'un arabasını gördü. O ilerlemeden Namu onu almak için hızla arabadan indi. Bir yandan sıkıca belini sardı bir yandan da koluna girdi. Ön koltuğa oturtturduktan sonra kendi evine sürdü. Olivia'nın içeri geçmesine yardımcı olduktan sonra limonlu su yaptı e ona götürdü. Ne olduğunu merak ediyordu ama direkt sormak yerine onun anlatmasını bekledi.Olivia sakince olanları anlattıktan sonra Namjoon sinirden deliye döndü. Sevdiği insanlara saldırılmasına asla katlanamazdı hızlıca çocukları aradı ve hepsini eve çağırdı. Hepsi birkaç dakika aralıklarla endişeli bir şekilde içeri girdi. Olivia hepsine tek tek baktı.

INTO YOUWhere stories live. Discover now