Bölüm 24

129 11 10
                                    

      Jin ve Taehyung karşılarında aşırı sinirli Yejin'i görmeleriyle birlikte şok oldular. Yejin hızlıca onlara doğru yürüdü ve Jin'e tokat attı. Onun tokat atmasıyla Tae'nin ayağa kalkıp Yejin'i hızlıca itmesi bir oldu.

-Sen ne yaptığını sanıyorsun?

-Bunu bana sen mi soruyorsun? Bir erkekle yiyişiyorsun ve bu soruyu bana söylüyorsun öyle mi?

Yejin tekrar ayağa kalkıp Tae'ye vurmaya çalıştı ama Tae sertçe elini tutarak onu tekrar oturtturdu.

-Eline koluna hakim ol yoksa seni mahvederim.

-Nasıl hem suçlu hem güçlü olabilirsin beni aldatıyorsun

-İlişkimizin gerçek olmadığını ikimiz de adımız gibi biliyoruz

-Benimle seks yaparken öyle demiyorsun ama. Yoksa onu da mı sikip para veriyorsun da böyle suskun

Bu lafından sonra tam Tae elini kaldırmıştı ki Jin onun elini tuttu

-Sakin ol Tae

Yejin hala öfkeliydi

-Sen kimsin de ona sakin olmasını falan söyleyebiliyorsun ha ikinizi de mahvedeceğim

Tae Yejin'in bu dediklerine kahkaha attı

-Bana bak seni sürtük. Başka adamlarla yatıp kalkarken bana burada ilişki bekçisi kesilmen çok komik. Hiçbir şeyden haberim yok mu sanıyorsun?

-Ha-

-Kes sesini. Bana hiçbir şey yapamayacağını sen de çok iyi biliyorsun. Ortalığı karıştırmaya çalışırsan seni mahvedeceğimi de.

-Baban sence kime inanır? Kimin mahvolmasını izleriz V ne dersin?

-İkiniz de suçlu olduğunuz için zor sanki biraz. İki şirkete de iftira atmaya çalışanın arkasında sizin olduğunuzu biliyorum. Se hatta görüntü de var. Düşün bakalım Yejin hanım ben bunları yayınlarsam ne olur?

-Haha babanın korkusundan böyle bir şey yapman imkansız

-Bana imkansız deme pişman olursun. Artık oyun sırası bende. Ağzını kapalı tutmadığını görürsem seni öldürürüm ve bundan çekinmem. Şimdi defol git.

-Kendine bu kadar güvenme Taehyung

-Hadi başım ağrıdı defol git

      Yejin hızla çıktıktan sonra Tae elini başına koyarak Jin'in yanına oturdu. Jin de onun kadar öfkeliydi. Eğer babasının kulağına giderse daha önde olmuş olacaktı. İkisi de konuşmuyor sadece ne yapacaklarını düşünüyorlardı. Tae her ne kadar Yejin'in ondan korktuğunu bilse de yine de içinde şüphe vardı. Zamanında ikisinin babası ona hayatı zindan etmişti. Şimdi her şeye yeni kavuşmuşken her şey tekrar batamazdı. Jin onu sakinleştirmek için sırtını sıvazlasa da kendisi de düşünceler içindeydi. Ona zarar gelsin istemiyordu, mutlu olsunlar istiyordu. Bir yandan da böyle bir dedikodu çıkarsa şirketleri de tehlikeye düşecekti. Çünkü ülke genelinde böyle bir skandaldan sonra hisseler ister istemez düşerdi. Tae çocuklara mesaj atıyordu ki o sırada Jin'e bir telefon geldi. Bilmediği bir numaraydı.

-Merhaba. Kim Seokjin ile mi görüşüyorum?

-Buyurun benim?

-Ben Kang Hak-joo. Polis merkezinden arıyorum.

-Buyurun sizi dinliyorum.

-Babanızla ilgili olarak aradım. Sanırım 10 sene önce dosya kapatılmış.

-Evet. Birçok yere başvurmama rağmen geri dönüş alamadım tekrardan.

-2 ay önce savcımız değişti ve kendisi babanızın dosyasını tekrar açmaya karar verdi. Cinayet şüphesi vardı sanırsam.

-Evet hiçbir şekilde kanıt bulunamamıştı.

-Lütfen müsait olduğunuz en kısa zamanda tekrardan ifade vermek için merkezimize gelin. O zamanlar babanızla ilgisi olan kişilerle de irtibat kuracağız. Ailenize haber vermeniz iyi olur.

-Tamam efendim,çok teşekkür ederim. İyi günler.

      Jin nasıl hissedeceğini bilmiyordu. 10 sene geçtiği için öfkeliydi ama bir yandan tekrardan dosya açıldığı için mutluydu. Babasının ölümü hep onda derin bir yara bırakmıştı. Ona çok mahcup hissediyordu belki bu sefer dava kesin olarak sonuçlanırdı. Tae de duyduklarına sevinmişti. O zamanlar yanında olamamıştı ama bu sefer her şekilde yanında olabilirdi. Jin'in ağladığını görünce sıkıca ona sarıldı ve saçlarını okşadı. Şu an ikisi savaşın ortasında kalmış gibilerdi. Ne olacaklarını bilmeseler de birbirlerine sahip olmanın verdiği huzurla arkadaşlarına ve yaşayacakları mutluluğa tutunuyorlardı.

       Bay Kim Olivia'dan özür dilemek için her şeyi yapmıştı ama Olivia geri adım atmadı. Onunla çalışmaya devam ederse daha fazla tehlikede olacaktı. Kalan eşyaları almak için ofise gittiğinde Bay Kim'in bilgisayardaki tüm verileri almak için yanında belleğini de götürdü. Daha kimse Olivia'nın işten çıktığını bilmediği için onu görmeyi normal karşılamış hatta selam vermişlerdi. Etrafa kimsenin olmadığını görünce sessizce Bay Kim'in ofisine gitti ve hızla belleği bilgisayara taktı. Bilgilerin yüklenmesini beklerken kalan yeni olayları duymak için Namjoon'u aradı. O sırada kapının dışında bazı sesler duydu ve telefonu kapatıp sessizce kapıya doğru ilerledi. Kim olduğunu bilmediğinden bir belgeyi arar gibi yaptı ve tam o sırada kapı açıldı. Yejin'i görmesiyle birlikte ayağa kalktı onunla konuşmadan önce ona gelen mesajı okudu.

Namjoon 15:36

Yejin, onları birlikte gördü. Her an babasına gidebilir. İşin bittiğinde bana gel.

Olivia bunu okumasıyla birlikte her şeyi anladı sevgili Yejin buraya ispiyonlamak için gelmişti.

-Bay Kim nerede?

-Ne bileyim ben?

-Sen onun için çalışmıyor musun nasıl bilmezsin?

-Çalışanıyım bekçisi değil. Hem senin ne işin var burada. Yine ne yalakalık yapmaya geldin?

-Bana hiç bulaşma seni gebertirim.

-Ha öyle mi...

      O sırada Olivia gülerek Yejin'in sesinin çok net bulunduğu videoyu açtı ve izlemeye başladı. Kendi sesini duyan Yejin olduğu yerde donakaldı.

-Ah biliyor musun en sevdiğim dizilerden biri Yejin. Kesinlikle bir ara senin de izlemen de lazım. Ona göre.

Yejin her yerden kapana kısıldığını anladı ve ofisten çıktı. O da çıktığında Olivia belleği çıkardı, kalan eşyalarını topladı ve binayı terk ederek Namjoon'un evine doğru yol aldı.




Daha sık yazmam gerekiyordu ama sağlık sorunlarından dolayı yazamadım,ilgilenemedim. Umarım sizler iyisinizdir lütfen kendinize dikkat edin. Sizleri seviyorum!

INTO YOUWhere stories live. Discover now