BÖLÜM 23:GÖNLÜMÜN HAZANI

908 142 45
                                    

Yeni bölüm geldiii
Üzgün bölümlerdeyiz...
Medya Behrem'in kalbi ve Eflah'ın çabası.
Aslında çabuk geçmek istiyorum üzgün bölümleri fakat okunma sayısı hemen artmıyor.
Bol bol yorum yaparsanız sevinirim.
Çünkü oy sayısı zaten az 150 kişiden 16 kişi oy veriyor...

Laf cambazı:Bankımıza geldim.

Laf cambazı:Fakat bu sefer sen yoksun.

Laf cambazı:Denizin önünde,huzur bulduğumuz bankımıza.

Laf cambazı:Esintili rüzgarın şalının ucunu hafiften uçurup,yüzüne doğru gelmesi...

Laf cambazı:Elinle düzeltişin ve kendine özgü mimiklerin.

Laf cambazı:Bana bir manzara sunmak istermişçesine gülen gözlerin...

Laf cambazı:Her zerreni özledim.

Laf cambazı:İki buçuk,neredeyse üç ay oldu.

Laf cambazı:Bu bankta oturmaya cesaret edemedim başta.

Laf cambazı:Sonra dedim ki:onu hatırlatıyor ya çıkmaz sokak olsa da giderim.

Laf cambazı:Banka oturdum fakat eksikliğini hissediyorum.

Laf cambazı:Eksikliğini hissetsem bile biliyorsun ki yüreğimden asla eksilmezsin.

Laf cambazı:Sahi neredesin?Ne yapıyorsun?

Laf cambazı:Tek duam yüzüne bahar getiren gülüşün yüzünden eksik olmasın.

Laf cambazı:Yüreğine giden yolda bir yolcuyum ben.

Laf cambazı:Ben o düşe kalka gittiğim yollara aşığım.

Laf cambazı:Yol çok uzun belki ama sonu güzel olmasa da gelirim o yolları senin için.

Laf cambazı:Karşımdaki deniz bugün fazlasıyla dalgalı.

Laf cambazı:Ben ise aksine durgunum,üzgünüm.

Laf cambazı:İçimdeki duyguları bugün ben değil de,deniz anlatıyor hırçın dalgalarıyla.

Laf cambazı:Sıradaki ülke Kaliforniya orada da arama yapacağız yarın.

Laf cambazı:Gittiğimiz üç ülkeyi karış karış aradık yoksun.

Laf cambazı:Ama sanma ki isyan ediyorum.

Laf cambazı:Bu kadar hasret kaldıysam vardır Allah'ın bir bildiği diyorum.

Laf cambazı:Ama yine de içimdeki o yürek yakan endişe gitmiyor,kaybolmuyor.

Laf cambazı:Sen yoksan endişe de acı da geçmesin zaten.

Laf cambazı:Dizlerim bükülse kendimi taşıyamasam da,yüreğim seni her zaman,hiç yorulmadan taşıyacak.

Laf cambazı:Bak yine içimde biriktirmişim geldim buraya döktüm ne varsa.

Laf cambazı:Hissediyorsundur belki de.

Laf cambazı:Kesin üzgünsündür sen,ağlıyorsundur.

Laf cambazı:Nereden biliyorsun? Dersen.

Laf cambazı:Hissediyorum seni,ki zaten huyunu da bilirim.

Laf cambazı:Sevdiklerinden uzak kalmaya da dayanamazsın.

Laf cambazı:Ben de senden uzak kalmaya dayanamıyorum.

Laf cambazı:Bak gün geçtikçe deliriyorum.

Laf cambazı:Öldün mü?Yaşıyor musun?Hala bilmiyorum.

Laf cambazı:Cemal Süreya şöyle diyor:"Seni soruyorlar.
Öldü mü diyeyim?Yoksa dönecek mi?
İkisi de imkansız değil mi?
Çünkü biliyorum;
Asla geri dönmezsin ve biliyorsun;
Sen benim için asla ölmezsin."

Laf cambazı:Asla geri dönmezsin diyor ama sen dön lütfen.

Laf cambazı:Sen dönersin de önüne çıkan zorluklar izin vermiyor değil mi?

Laf cambazı:Ya da boşver ben yarından itibaren seni aramaya devam edeceğim.

***

(Yazardan)

"Allah kahretsin,ne demek hayati tehlikesi devam ediyor?"

Kutay çok endişeliydi,aynı zamanda öfkenin yerini pişmanlık almıştı.
Fakat o an gözünü hiçbir şey görmemişti.

Babasının acısını çekiyordu bir yandan.
Behrem'i bıçaklarken sanki baktıkça Eflah'ı görüyor gibiydi.
Fakat şimdi ise kalbindeki pişmanlıkla savaşıyordu.

Bu savaşı kim kazanacak?Derseniz bunu Kutayda bilmiyordu.

Bir bakıma farkındaydı asıl suçlunun kendisi olduğunun.
Ama yine de tüm çabası suçu Eflah'a atmaktı.

Bir defter gördü Behrem'in yattığı yastığın kenarında.
Defterin arasında bir kağıt vardı kaldığı yeri belirten.

Kutay o sayfayı açtı ve okudu

"Belki bir şiirin mısrasında,
belki bir şarkının her satırında,
Seni hatırlarım hep gönlümün Hazanında.
Derinlerde bir yerde,kalbimin Sızısında.

Yüreğimde saklı aşkınla.
Ruhumda gizli Ruhunla.
Bitmeyen huzurunla,
Kalbimin en güzel yarasısın."

-Eflah

Ve kendi kendine düşündü.
Çok seviyorlar niye çile çektiriyorum ki?Dedi.

Fakat onu bir kere kaçırmıştı bırakmasına imkan yoktu.
Eğer onu bırakırsa kesin hapse girerdi.

Sıkıntıyla başını ellerinin arasına aldı.
O sırada birkaç doktor hastane koridorunun başından koşup, ameliyathaneye  girdiler.
İnce ve uzun bir ses geldi monitörden.

Doktorların son bağırışlarıydı kulaklarında kalan.

"Kalbi durdu,şok veriyorum."

Şok cihazının sesleri yankılandı ameliyathanede.
Ne oluyordu?Hikaye yeni mi başlıyordu?

Veee bölüm bitti.
Bu hüzünlü bölümlerin bitmesini isterdim fakat okunma sayısı yavaş artıyor.
Benim gibi Cemal Süreya severler burada mı?
Beğendiniz mi bölümü?
Bir şiir daha yazdım nasıldı?


KALBİNE YOLCU/TEXTİNG [20.11.2020]•TamamlandıWhere stories live. Discover now