BÖLÜM 35:ERİYEN MUM

794 102 44
                                    

Yeni bölüm geldiii...💖
Medya,görüyorsunuz anlatmaya gerek yok...😿
Finale son birkaç bölüm kaldı😿
Umarım okunma sayısı daha çok artar kitap bitince...
Oy ve yorumları unutmayın lütfen.

(Behrem'den)

Ellerimdeki anahtar titrerken son kez başımı kaldırıp pastaneme baktım.
Üç yıl sonra ilk defa girecektim.
Burayı açtığım ilk günün heyecanını yaşıyordum şu an.
Camlardan içerisi gözüküyordu.
Elimdeki anahtarla kilitli kapıyı açtım.

Kapıyı ittirdim ve adımı içeriye attım.
Neden olduğunu çözemediğim bir şekilde,fazlasıyla zorlanıyordum.
Yavaşça yürüdüm ve her yere göz attım.
Aynıydı hiçbir değişiklik yoktu.
Bu beni fazlasıyla sevindirmişti.
Duvarlardaki nostalji çağına ait sanatçıların fotoğrafları ve loş ışıklandırmalar hala aynı yerindeydi.

Boydan boya cam olan kısımın, önündeki siyah deri koltuk...
Hemen yanındaki uzun sehpanın üzerindeki pikap ve sehpanın alt kısımında dizili olan plaklar.

Ve uzaktan görünen sahne arkasında kocaman Sezen Aksu sözü.
Heryer tozlanmıştı,uzun süredir bakılmadığını fazlasıyla belli ediyordu.

Eflah,babam,Pelin ve Rüya yanıma gelip sessizce beklediler.
Gözlerimden birer damla yaş döküldü çok özlemiştim.
Burası benim küçüklüğüm,çocukluğum,gençliğimdi.
Herşeyimdi...
Ve herşeyden çok annemin bana olan emanetiydi.

Bu yüzden hala eskisi gibi kalmasına çok sevinmiştim.
İki gün önce Eflahla sahilden sonra,annemin mezarına gitmiştik.
Bolca özür dilemiştim ondan çünkü üç yıldır bir kez olsun ziyarete gelmemiştim onu.
Halbuki eskiden haftada bir ziyaret ederdim.
Babamın eli omzumu yavaşça sıvazlarken göz yaşlarımı sildim.

Kollarımı saran babama daha da sokuldum ve sarıldım.
Kollarımı ayırınca heyecanla konuştum.

"Tamam,tamam iyiyim ben.
Bir an önce güzel pastanemizi temizleyelim."dedim ani mood değişikliğiyle.

Bugün bir karar almıştık hepberaber,
pastaneyi şimdi temizleyeceğiz ama açılışı düğünden sonra yapacağız.
Malum hazırlıklar sırasında pastaneye bakamazdık.

İsteme günü için hazırlıklar tamamlanmıştı.
Eflah,Ediz ve Şafak diğer hazırlıkları hallederken,Pelin,ben ve Rüya elbiselerimizi almıştık.
Haftasonu istemeye geleceklerdi,yani iki günümüz kalmıştı.

Tatlı bir heyecan kol geziyordu içimde son birkaç gündür.

Pelin,"Ee hadi başlayalım bakalım."

Rüya,"Arabadan alalım getirdiğimiz malzemeleri."dediğinde Pelin ve ben peşinden ilerledik.

Rüya,"En önemli şeylerden birini unutmuşuz."

Pelin,"Neyi?"

Rüya,"Çamaşırsuyu."

Pelin,"Ee şey... ben onu evden çıkarken yani ayakkabımı giyerken kapının girişine bırakmıştım.
Unuttum almayı."

Rüya,"Olsun sıkma canını,Şafak yoldaymış geliyormuş.
Ona söyleriz alır."dedi telefonunu cebinden çıkarırken.

Telefonu hoparlöre aldı.
Çünkü bagajdaki malzemeleri topluyordu.
Birkaç çalış sonrası telefon açıldı.

"Alo,Şafak."

"Efendim,Rüya"

"Tam olarak neredesin şu an."

"Birkaç sokak ötedeyim."

"Şey diyecektim gelirken çamaşırsuyu alır mısın?"

"Ne?Ne alaka ya?"

KALBİNE YOLCU/TEXTİNG [20.11.2020]•TamamlandıWhere stories live. Discover now