321.Gün

138.GÜN

"T-Tabi ki hayır-!"

Suruni, Yoon'un ağzının üstündeki battaniyenin ucunu aşağıya doğru çekip bunu bağırarak söylediği anda üst dudağına dudaklarını aniden bastırmış, buna karşılık gözlerini sımsıkı yuman karşısındaki oğlanın üstüne bir süre yükünü vermişti.

Dudağını hafif geriye çekip bu ani öpüşüne Yoon afallamasıyla, Suruni fırsatını değerlendirmeye devam edip, alt dudağını da vakit kaybetmeden emmesiyle hareketsiz kalan Yoon'un göz pınarlarından yaş süzülmeye başlamıştı. Ellerini serbest bırakıp geriye atınca, sağ elinin üstünden parmak aralarını saran kendisinden kalın elle gözlerini sonuna kadar açarak, üstünden kendisine nefes nefese bakan adamın altında Yoon, bedeninin eridiğini hissetmeye başlamıştı. Sanki sıcak dudaklarla bir araya gelen bir buzun yavaş yavaş erimeye başlaması gibiydi şu anda aralarında yaşanan temas.

Alt dudağının uzun süre emilmesinin ardından serbest kalınca hazırlıksız yakalan Yoon'un, dudak kenarından balgamı akmasıyla Suruni, Yoon'un yanağından süzülmesine fırsat vermeyip anında akan balgamı yalayıp; keskin bakışları altında, bir eliyle avuçlarını aralarında kilitlediği gibi, diğer yandan da diğer eliyle pantolonunu hızla indirip penislerini üst üste getirip birbirine bastırmıştı.

Okuldayken... Cam kenarında da böyle bir şey yaşanmıştı.

Beni dokunuşlarıyla, tutuşlarıyla olduğum yere kilitlemişti....

Yoon, Suruni ile burunu dip dibeyken duraksayıp, bir soluk karşısında olan herifle, karşılıklı birbirlerinin gözbebeklerine bakışmaya başlamalarıyla tekrar kendisini...

...o attığı ezici bakışlarıyla yatağın yedi kat içine gömüldüğünü hissetmişti.

Onun yanında çok zayıftım.

Kırılacak bir çubuk gibi.

Parçalanacak bir cam gibi.

Onun yanında en ufak bir dokunuşla...

...mahvolacak birisiydim.

Suruni dilini Yoon'un ağzına daldırmasıyla karşı dilin yarattığı yumuşaklığın etkisiyle ikisi de istemsiz gözlerini yumup sanki birbirlerini ilk öpüşleri gibi anın tadını çıkarmaya serbest bırakmışlardı.

İlk uzun öpüşmelerini yaptıkları Chiane'in lüks evinde değildirler ama...

...Sanki beni ilk defa öpüyor gibi hissediyorum.

Aynı nazik kavrayış

Aynı sahiplenici emişi...

Her şey o günü baştan yazıyordu.

Sadece tek fark, bu sefer bulunduğumuz yerde sadece o ve ben vardık.

Aralıksız sürtüşen dilin yarattığı açık ağzından çenelerine doğru akıttıkları hazzın sıvısı altında Yoon boğulurken, diğer yandan tüm bedeniyle titrerken de sağ elinin avucundan onun kendisini, yatağa doğru parmaklarının arasından sıkıca bastırmaya devam ettiğini hissedebiliyordu.

Öpüşüyorduk.

Sanki ikimiz de kendi sınırlarımızı aşmıştık.

Suruni'nin sigara tadındaki dilini tekrar hissedebiliyordum.

Aynı o günkü gibi.

Sağ elimi yatağa bastıran iri eli ve bacağımı yukarı doğru kalçamdan kıvıran sert tutuşları....