SEZON 2.6.

658 46 76
                                    

Sadece bir kaç gün geçmişti aradan. Daha doğrusu sadece 3 gün. Karşısında beliren adamla gülümsedi kadın. "Aa Kaya?!"diye isterik bir ses çıkarırken yavaş yavaş oturduğu yerden ayağa kalktı. Ağır adımlarla ona doğru adımladı ve adamın yüzündeki kocaman gülümsemeye karşılık "Hoş geldin " dedi.

K: Merhaba Ender. Bakıyorum yavaş yavaş yalnız yürümeye başlamışsın. (Göz etrafında kaz ayakları belirir)
E: (kocaman gülümseme ile) evet...ama maalesefki çok yürüyemiyorum. Bacağım ağrıyor. En fazla 20-25 dakika...
K: Olsun,bu da bize yeter.(ellerini cebine sokar)
E: Anlamadım, ne için?(kaşlarını çatar)
K: Seni bir yerlere götürmek için geldim.
E: Yaaaa nereye?
K: Sürpriz! Belki bir şeyleri hatırlamana yardımcı olur.
E: E peki madem...(tek kaşı havada)...o zaman gidiyoruz...(göz bereltir)
K: Üstünü değiştirecekmisin?...yani eğer yardıma ihtiyacın varsa...
E: Hayır canım (ironiyle) Teşekkür ederim,ama ben kendim hallede biliyorum. (Göz devirir)
K: (somurtur ama belli etmemeye çalışır) Olur,o zaman ben bekliyorum.
E: Bende  sana bir kahve getirmelerini söylerim.
K: (başıyla onaylar)....(oturur)
E: Rahatına bak lütfen.

Adam kahvesini içerken kadın da üzerini değiştirdi. Her ikisi işlerini bitirdikden sonra oldukça yavaş ve dikkatlice arabaya doğru yol aldılar. Kayanın yardımıyla oturduğu arabada, kafasını cama yaslayarak etrafı seyr etmeye başladı Ender. Belki görmüş olduğu manzaralar ona birşeyleri hatırlara bilir diye düşündü kadın. Ama maalesefki bu düşüncenin hiç bir faydası olmamıştı.
Araba durduğunda Ender yüzünü Kayaya taraf çevirdi. Yüzünü dikkatlice izlerken "Burasıda neresi?"diye soğuk bir sesle sordu.  Uçuk sökük evler olan bu mahelleye göz gezdirerek Endere,"Beyoğlu burası, Ender!"diye yanıt verdi Kaya.

Ama ben yalnızca üvey babamı ve annemi hatırlıyorum ....16 yaşıma kadar olan anılarımı....peki burasını neden unuttum ki?!

Arabadan inerek Enderin kapısını açtı Kaya. Ardından elini kadına uzatarak inmesine yardım etti. Kolunu, arabadan inen kadına uzatarak "Tutunmanda fayda var."diyerekten  gülümsedi. Hiç bir şey söylemeden içindeki hüzün ve üzüntüyü adama çaktırmaktan kaçınarak,zorla gülümsedi Ender ve Kayanın koluna girdi.

K: Ender?
E: Efendim Kaya?
K: Ben kaç yaşındayım biliyor musun?
E: Sen...sen...benden büyüksün öyle değil mi?
K: Evet, iki yaş.
E: Hmm...44'ündesin o zaman...
K: Aynen öyle! (Parmağını öne doğru uzatır) Bak şu binayı görüyor musun?
E: Hangisi? Küçük olan mı? 4 katlı?(attım asdghj)
K: Evet..bak onun arkası bizim eski mahalle. Ben ilk defa 18 yaşımdayken gördüm seni. Orada hemde....
E: (Gülümser) O zaman bende 16'ımdaydım...
K: Aynen öyle .
E: Peki biz nasıl tanıştık?(merakla cevabı bekler)
K: Güzel bir anı bu benim için...
E: (kaşlarını havaya kaldırır) Hatırlıyorsun yani?
K: Tabiikide unutmadım (gözlerinin içine bakar) Ender.
E: Anlatırmısın lütfen?(Karşısında durur)
K: (yüzünü yüzüne yaklaştırır) O zaman gel azacık oturalım da,öyle anlatayım,durumun mağlum.

Etkilendiğimi çaktırmamalıyım....

Önde eski demir kapının yanında üst üste düzülmüş olan taşların üzerine oturdu ikiside. Ender Kayanın gözlerine baktığı an içinde yaranan ve tüm bedenini kaplayan heyecana  yenik düşmemek adına gözlerini adamdan kaçırarak etrafı seyr ediyormuş gibi yaptı. Kaya ise kadının haline içten içe gülümseyerek hikâyeyi anlatmaya başladı.

K: Ben daha 18 yaşımdaydım seni gördüğümde. Mahalleye yeni yerleşmiştik. Daha yeni kendime arkadaş edinmiştim. Bir keresinde beni basketbol oynamak için çağırdılar.

Kadın sakince yüzünü adama tutmuş, onu dinlemekle meşguldü.

K: Bende eskiden okulun basketbol takımındaydım zaten. O yüzden hiç zorluk çekmeyeceğimi sandım ve teklifi kabul ettim.

BEN VARIM • EnKay • [DÜZENLENİYOR]Where stories live. Discover now