SEZON 3.9.

626 39 44
                                    

Hi guys🙋🏿‍♀️ Geçen sefer ki sorusunun cevabı coverphoto'da (28ci bölüm). Ayrıca bu kadar dikkatli okuduğunuz için çok sevindim💛

Karanlık ama bir o kadar da ürkütücü ve sesli mekana girdiklerinde Ender, Canerin koluna tutunarak ,"Burası bildiğimiz eskort yuvası "dedi sakince. Canerse "Ne yapayım abla, burdaymış it herif" diye çıkıştı.
Sakince ilerledikçe , Ender kendine zillenen gözlerle kendini toparlamaya çalıştı. Caner ise sadece "abla,galiba elbisen burası için fazla şey..."demekle yetindi.

E: Ne şey Caner? Ne şey?!
C: Yani abla afedersin ama, tam bir "zengin zuppesi" modeli yani...
E: Caner yemin ederim beni burada bir gören olursa var ya, itibarım iki paralık olur.
C: En az elli kez dedim ama sana,gelme diye.
E: Savaş'ın seni dinleyeceğini hiç sanmıyorum Caner. Ama beni görürse belki konuşmaya ikna olur.
C: Bıktım yemin ederim, bıktım. Caneze masrafı çıkmasın diye yaşıyorum,bu hayatı.
E: Sesini keste, etrafa odaklan , bak-bakalım neredeymiş.

Dakikalarca gözleri ile hiç durmadan adamı aradı her ikisi. Birden Canerin parmağını uzatarak "işte orda abla!"demesi gecikmedi.

Enderle Canerin Savaş'a yaklaşmasıyla, mekâna polis baskını neredeyse aynı dakikada gerçekleşti.

S: Ender?!(sonuna kadar açılmış gözlerle)
E: (sol kaşı havada) Seni bulamayacağımı mı sandın?!(kendine has tınısıyla)
S: Böyle bir yerde senin ne işin var ?!

Derken sadece saniyeler sonra Savaş, Ender ve Caner üçlüsünün,kendilerini polis arabasında bulması bir olmuştu.

Tabiki böyle bir durumda kim arana bilirdi? Ve ya avukat dedikte akla ilk kim gelirdi?!

Karakolun kapısından çıkarken Savaşın Caneri geride koyarak, önde giden Ender ve Kayaya yaklaşmasıyla, Ender yürümeyi durdurdu . Adamın dilinden çıkan "Ender,ben Aras'ı...." lafıyla, Ender gözüyle arabanı işaret ederek "geç" diye yanıtladı. Ardından durmadan dişini sıkan Kayaya dönderdi yüzünü.

E: Konuşa bilir miyiz?
K: .....senin burada ne işin var Ender?!
E: Konuşalım, anlatacağım.
K: Neyi konuşuyoruz Allah aşkına biz?! Seni, gece klübündeyken polis baskın yaparak, fuhuştan dolayı hapsediyor ve ben senin oraya Aras'ın babası için gittiğini öğreniyorum!
E: ...lütfen bir kafeye gidelim ve sakince konuşalım. Bana sedece 1 saatini ayır.

Canerin arkadan gelmesiyle Ender, Canere dönerek "Siz gidin,ben taksiyle geleceğim."dedi. Canerse karakolun önünden ayrılarak ikilini yalnız bıraktı.

Tekrar Kayaya döndü Ender. Gözlerine yalvarırmışcasına baktı ve "lütfen" dedi, kısılmış sesiyle.

K: Iyi,konuşalım bakalım. Ne konuşacaksak artık....

Dakikalar sonra Ender , karşısında duran bardağı eline alarak, bir kaç yudum su içti. Boğazını sesli bir şekilde temizledikten sonra ise fikrini ifade etmeye başladı.

E: Lütfen hiç sözümü bölme tamam mı?(kedi gibi bakar)
K: (derinden nefes alır) ..tamam..(arkasına yaslanır)
E: Sen gittikten sonra öğrendim hamile olduğumu. Ama cinsiyetini öğrenmeye az kalmış sana haber vermek istedim. Kızgındım sana,o yüzden daha önceden haber vermek yerine,senden saklamayı seçmiştim.
K: Bir dakika...eğer bizim bir bebeğimiz olacaktısa, peki Aras...
E: Lütfen Kaya! Bölme ve sadece dinle.
K: (sertçe yutkunur ) Peki Ender.(kaşları çatık )
E: Doktorum bana sakin bir muhitte olmamı uygun buldu ve yaşım gereği hamileliğimin zor geçe bileceğini anlattı bana. Canerde bana, bir kaç aylık yaşadığım yerden taşınmamı ve olaylardan uzak durmamı önerdi. Hatta önermekle kalmadı, beni buna zorladı . Bende bir sürelik Antalyaya taşındım.
K: Ne zaman oldu bu?
E: Sen gittikten iki hafta sonra.
K: Sen yalnız mı yaşadın?
E: Canerle tabiki. Beni hiç yalnız bırakmadı. Ama bir gün...(derinden nefes alır) bebeğin cinsiyettini (gözleri dolar) seninle birlikte öğrenmek (kafasını havaya kaldırarak göz yaşlarının kurumasını sağlar) istediğime ve bunun , senin en doğal hakkın olduğuna karar verdim.
K:...(sabırsızlanır)...ve....
E: Aradım seni...defalarca hemde..ulaşamadım ama..bir defasında da Yiğiti aradım. Kendi-kendime "ona Yiğitten ulaşırım"dedim ve senin, beni bir çocuk gibi engellediğini öğrendim.(parmaklarını göz pınarlarına bastırır)
K: (ağzı açık bir şekilde gözlerini kırpıştırır)......sonra.....
E: Sonra Yiğite söyledim ...(yutkunur) hamile olduğumu.
K: (şok geçirir) Biliyor muydu, Yiğit?!
E: (arkasına yaslanarak) Hıh...tabiki...hatta benden ne zaman sana söyleyeceğimi sorduğunda, ona kendimi iyi hiss etmediğimi ve akşam onu tekrar arayacağımı söyledim.
K: Aradın mı peki?!
E:...(derinden nefes alır) Maalesef. Yiğit bana ulaşamayınca Caneri aradı ve Canerden hastanede olduğumu, bebeğimi kaybettiğimi öğrendi.
K: (afallar) ...nasıl yani?(kısık sesle)
E: ....(gözleri dolar) ...Senin beni hayatından tamamen silmiş olmanı kabullenemedim...sadece...sadece yorgundum...halsizdim...güçsüzdüm...kendimi kötü hissediyordum...tuvalette bayılmışım....Caner eve gelince buldu beni...bayılmış...bayılmış halde hemde...
K:....(duraksar) ne..ne..zaman yaşadın bu...bunu...ne zaman oldu bu olay?
E: 8...8 ay önce. (Sol kaşı havada)

BEN VARIM • EnKay • [DÜZENLENİYOR]Where stories live. Discover now