SEZON 2.9.

646 44 64
                                    

Guys düzenleme yapamadım.... gelen sefere artık (vaktim yetmedi)

Telefon konuşmaları aslında heyecan verici ve eğlenceli oluyor. Yani bu, bana göre böyle. Peki senin hafızan yerinde değilse ve bir şeylere ihtiyaç duyuyorsan , o zaman nasıl?!

EnKay telefon konuşması.

E: ...ııı...aslında ben senden bir şey rica edecektim...
K: (boğuk bir sesle) Dinliyorum.
E: Bana araba kullanmayı öğrete bilir misin? Ehliyetim var zaten...ııı ama istemem dersen anlayışla karşılarım yani...
K: (hapşırır) yok canım neden istemeyeyim ki...zaten artık bir işim de yok,tüm gün boşum yani.
E: Yine söylüyorum eğer istemiyorsan Caner de öğrete bilir...yani...
K: Hayır Ender!(hapşırır) O iş bende!
E: Tamam..o zaman en kısa zamanda , tabiiki senin için en uygun olan zamanda yani, başlaya biliriz, bence.
K: Olur (hapşırır) tamam.
E: Kaya sen hastamı oldun ? Yoksa alerjin falan mı var?
K: Yok,alerjim yok.(tutulmuş bir sesle)
E: O zaman hasta oldun sen...ama ben sana dün söyledim! Hasta olacaksın dedim....
K:(titreder) iyiyim ben sen beni merak etme.
E: ilaç falan aldın mı?
K: Yok daha almadım...iyiyim zaten..alırım birazdan,eğer gerek duyarsam.
E: Allah aşkına Kaya gerek duyarsam ne demek?
K: Yani Ender..açıkçası benim ilaçla pek aram yok.
E: O zaman bir nane limon iç hiç olmazsa.
K: Içerim, olur.
E: Dur ya, şimdi sana kim yapacak onu?! Ben geliyorum hemen!
K: Hayır Ender gerek yok gelme. (Hapşırır) yardımcıya söylerim, o yapar .
E: Bak ya hapşırıyor durmadan birde...gerek yok ne ya?!
K: Endercigim, lütfen, rica ediyorum senden, gelme. Bak sen zaten hâlâ tam olarak iyileşmiş değilsin, birde grip falan kaparsan ağrıların iyice artar.
E: Ama Kaya...
K: Lütfen Ender ! Rica ediyorum senden! Bak bozuşuruz ona göre.(sertçe)
E:(somurtur) Iyi peki tamam. Uyu o zaman sende. Iyi gelir belki...
K: Tamam.
E: Ama beni durumundan haberdar et lütfen!
K: Merak etme sen beni. Hadi öptüm.
E: (gülümser) Iyi günler.

Konuşmanın sonu.

Akşama kadar zar - zor bekledi kadın. Gün içinde Kayanı terkardan iki kez daha aradı. Ama adamın cevap vermiyor oluşu kendisini ilişkilendirmeye yetmişti. Bir anda karar verip üzerini değiştirdi ve Kayanın evine doğru yola koyuldu.

Taksiden düşerken saatine baktı. Saat neredeyse akşam sekiz 'e geliyordu. Kendisini kapıda karşılayarak hal-hatır soran yardımcıya gülümseyerek cevap verdi Ender. Ardından "Teşekkür ederim canım, ama artık gide bilirsin. " diyerek kadının gitmesini bekledi. Sıkıca kapıttığı kapıyla beraber derin bir nefes aldı ve ellerini yıkayıp üst kata, Kayanın odasına çıktı. Adamın uyuduğunu görmesiyle sakin bir şekilde açtığı kapıyı, aynı sakinlikle de, kapattı.

Yanı başına yaklaştı Kayanın. Elini alnında ve yanaklarında gezindirdi. "Fazla sıcak" diyerek aşağı kata indi.
Yukarı çıktığında ise zar-zor bularak elinde tutmuş olduğu küçük mendili, kasede hazırladığı tuzlu ve sirkeli suda islattı. Iyice sıkarak adamın alnı dahil olmakla, yüzünün neredeyse her tarafını sildi.

Yüzünde hissettiği soğukluk ile gözlerini açtı Kaya. Enderi baş ucunda görmesiyle yattığı yerden fırlayarak " Sana hasta olacaksın demedim mi ben?!"diye çıkıştı .

"Aklım sendeyken evde dayanamadım,Kaya.."diye sakince yanıtladı Ender. Sesi aynı 14 yaşlı kız çocuğu tonlarındaydı. Lakin kalbi daha fazlasıyla doluydu.

"Hiç bir zaman dinlemiyorsun beni Ender!"diyerek kafasını bir sağa, bir sola yelledi Kaya.

E: Bir şeyler yedin mi? Ilaç alman gerek . Ayrıca ateşini ölçemedim, ilaç kutusunun yerini bulamadığım için.
K: Alt katta. Banyoda çekmece var,girdigin an yukarıda göreceksin. Gri tonlarında hemde.

BEN VARIM • EnKay • [DÜZENLENİYOR]Where stories live. Discover now