Keep On Loving You // Hood

14, Here's your girlfriend

Yorum istiyorum!

İçeri girmeden önce tepeden bağladığım saçlarımı biraz daha sıkılaştırdım. Kahküllerimi düzelttim. Derin bir nefes alıp bugün her zamankinden bile daha güçlü gözükeceğime dair kendime söz verdikten sonra spor salonunun kapısından içeri girdim.

Ortalıkta zıplayan, dans eden ve çığlık atan amigo kızlardan biri beni fark etti, arkadaşını dürttü. Birkaç saniye sonra tüm salon hareketsiz ve sessizce bana bakıyordu. Birkaç tanesiyle göz teması kurduktan sonra yanlarına doğru ilerlemeye başladım. Bir anda antrenman yapmaya geri dönerler de, ilgi üzerimden kalkar diye dua ediyordum.

İki tanesi koşarak yanıma geldi. "Merhaba, Bonnie." dedi Hailey koluma girerken. "İlk gösteride kafeye gelememiştim ama olanları duydum. Sen ve Calum, ha? Hadi her şeyi anlat."

Ah, hayır?

"Hailey!" diye ufak bir çığlık attı June. "Onu boğmasana." Ama yüzündeki gülümseme onu yaşananlardan oldukça hoşnut gösteriyordu. Bana döndü. "Düetiniz çok romantikmiş diye duydum." dedi heyecanla. Yüzümdeki şaşkınlığı nasıl gizleyebilirim, hiç bilmiyordum.

Bir anda etrafımıza daha çok kız toplanmaya başladı. Kollarımdan tutup beni tribüne çıkarttılar. Bana oturacağım yeri işaret ettikten sonra dört bir yanıma doluştular. Buradan sonrasından giderek korkunçlaşmak dışında hiçbir şey beklemiyordum.

"Hadi anlat." dedi June.

Boş boş etrafıma baktım. "Neyi?"

"Bilmiyor gibi davranmasana." dedi üçüncü sınıflardan birisi. "Birinci sınıfta kaç hafta birlikte oldunuz? Ya da ay işte. Her neyse." Bunu söyledikten sonra cevabımla ilgilenmiyor gibi gözükmek için tırnaklarına bakmaya başladı. Eğer daha önce onlardan biri olmasam, numarası işe yarayabilirdi. Yarım ağız güldüm. "Neredeyse tüm yıl." dedim iddialı bir şekilde. Gözlerini gözlerime dikti.

Arkadan birisi iğrenerek "Birbirinizden nasıl sıkılmadınız?" diye bağırdı. Cevabımı benim yerime birinci sınıflardan biri verdi iç geçirerek, "Birbirlerini cidden seviyor olmalılar." Alaycı bir şekilde güldüm.

"Hood hala onu seviyor olduğuna göre Bonnie'de bizim göremediğimiz bir şeyler olmalı." dedi saçlarını geriye savuran bir son sınıf. Adı Joy'du sanırım. Geçen sene balo kraliçesi falan olmuştu. Kızlar beni süzerken karşımda oturan iki kız birbirlerine bir şeyler fısıldaşıp güldü.

"Kafede itiraf ederken yüz ifadesini görmeliydiniz. Uzun zamandır daha dramatik bir şey izlememiştim. Ki biliyorsunuz, her gün romantik komedi filmleri izliyorum." Kahkaha attı.

"Zavallı Calum," dedi başka birisi. Hızla kafamı ona çevirdim. "Bonnie ondan ayrıldığında paramparça olmuş olmalı." Birkaç tanesi bu durumu çok sevimli bulmuş gibi sesler çıkardı. Şaşırdım. Benim ondan ayrıldığımı mı düşünüyorlardı?

"Neden ayrıldın ondan?"

"Ben..."

"Başkasına mı aşık oldun?"

"Arkadaşlarıyla çok mu zaman geçiriyordu?"

"Yoksa seni aldattı mı?" Birkaç tanesi bu soruya hayretler ederken hiç duymadığım bir ses "Hayır, birinci sınıfta Hood ile hiç birlikte olmadım. Ben dururken başkasıyla birlikte olmayacağına göre..." Herkes kahkaha atmaya başladığında hızla dönüp arkama baktım. "Sen..."

Lafımı kestiler.

"Söylesene Bonnie," dedi birisi. "Cal yatakta nasıl?" Yüzüne nasıl baktıysam, kız gözlerini kaçırdı. Kıza yumruk atıp atmamak arasında gidip gelirken etrafta uçuşan sorular daha da patavatsızlaştı.