EFKAN&CANAY (Tamamlandı)

3. Bölüm

Önümde ki soruya bakıyordum. Burak beceremediği hayatımın kabusu olan matematik sorularını zeki bana yaptırıyor.

Ah şu matematik varya, ömrümü yedi ömrümü.

"Abla neye bakıyorsun?" Dedi boş boş baktığım soruya bakıp.

"Anlamaya çalışıyorum Burak ama bir şey anlamıyorum. Hayatımın kabusu resmen şu matematik varya." Dedim sitemle.

"Yapamazsan abime götüreyim."

"Senin abinde beceremez bunu," dedim. Çünkü ben yapamadım. Ben yapamadıysam o hiç yapamaz.

"Neyi beceremiyormuşum ben?" Diye sordu yanımıza gelen Arda. İlk defa sesini duyuyorum.

"Şu soru abi." Arda soruya bakıp çözmeye başladı ama yanlış çözdü.

Burak ile bahçede oturmuş soru çözmeye çalışıyorduk. Arda da beceremeyince göz devirdim. Bir de sayısal olacak ha!

"Ver ben bakayım abicim." Dedi Rüzgar abi gelip yanımıza otururken. Onun yanına ise eşi geldi. Buse abla olmalı.

"Yok lan yapamadım." Dedi kitabı bırakırken. Sonra Polat abi ve eşi geldi. Ardından herkes geldi.

Telefonumu çıkarıp mesaj kısmına girdim.

Tek varlığım: Aşkım müsait misin? (16:40)

Çocukluğum: Müsaitim bebeğim. (16:45)

Çocukluğum: Bir şey mi oldu?

Tek varlığım: Biz bir matematik sorusuna bakıyorduk ama yapamadık.

Tek varlığım: Sen zekisin. Fotoğraf atayım mı?

Çocukluğum: Yolla bakalım.

Hemen kamerayı açıp Efkana yolladım. 3 dakika sonra gelen çözümü kitaba yazdım ve sevdiğim beye teşekkür ettim.

"Halloldu." Dedim soru tartışmasına giren erkeklere. Babam bana gülerek bakarken bende güldüm.

"Abla nasıl yaptın?"

"Enişten 3 dakka da halletti."

"Sonunda ya." Dedi kitaba bakıp cevabı ezberlemeye başladı. Önüme koyulan portakal suyunu içerken hamile ablaya bakıyordum. Yanına gidip ayağa kaldırdım. "Gel hadi." Dedim onu içeriye götürürken.

"Nereye hanımlar?" Diye sordu Polat Alemdar.

"Yırmağa gidiyruk geliyin mi?" Dedim. Benim bu halime gülüp başını olumsuz anlamda salladı ve geri bahçeye çıktı.

Birlikte benim odama geçtik. Ablayı yatağa oturtup bende masaya yaslandım.

"Öncelikle ismin ney?" Diye sordum.

"Esra."

"Memnun oldum Esra abla. Kaç aylık hamilesin?" Gülümsedi.

"6 aylık." Başımı salladım. Kendi kilosu da vardı. Bu yüzden 8 aylık hamile gibiydi.

"Senden tüyo almak için getirdim buraya." Kaşlarını çattı.

"Ne tüyosu?" Bol sweatı kaldırıp hafif şişmiş karnımı gösterdim. Şok olmuş bir şekilde karnıma bakıyordu. Hemen örtüp yanına oturdum.

"3 buçuk hamileyim abla." Dedim gülümserken. "Eşim Efkan. Geçen sene evlendik. Biraz değişik bir evlilik oldu."

"Değişik?"

"Bunu sana sonra müsait bir zamanda anlatayım Esra ablacığım. Şimdi söyle bakalım ben eşimi kızdırmak için ne yapabilirim?" Sinsice sırıttı ve anlatmaya başladı.