• 0.4 •

130K 6.5K 1.2K
                                    

Multimedya: ASAF ÇAMKIRAN

Multimedya: ASAF ÇAMKIRAN

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Yayımlanma Tarihi; 23.08.21)

•••

Sabah her zamanki gibi erkenden kalkmış ve geç olmadan sporumu yapmıştım. Dün Eren Teğmen ile yaptığımız market poşetlerini kendisi birkaç dakika önce getirmiş ve nasıl olduğumu merak ettiğini söylemişti. Biraz kapı muhabbetinden sonra iyi olduğum kanaatine vararak antremanı olduğunu söylemiş ve herhangi bir ihtiyaç olursa diye numarasını bırakmıştı.

Dolaptan kahvaltılık sebze ve beyaz peynir çıkarıp tezgaha bıraktım. Sebzeleri yıkayıp doğradıktan sonra tabağımı alıp salona ağır adımlarla ilerledim.
Yanağım düne göre daha iyi durumdaydı. Vücudum deliksiz uyumama rağmen garip bir şekilde hâlâ yorgundu.

Cam kenarındaki koltuğa bedenimi bırakıp gözlerimi camdan dışarıya çevirdiğim sırada üzerinde vücuduna tamamen yapışan bir askeri formayla hızlı adımlarla dışarı çıkan Asrın Üsteğmeni fark etmiştim.

Erkek arkadaşı hiç olmayan ve bu zamana kadar vakti olmayıp ilgilenmeyen bir kız olarak söylüyorum ki, 'Bu adam fazlasıyla yakışıklıydı..' İnce  yazlık olan formanın üzerinden fazlasıyla belli olan kol, sırt ve karın kasları bakanı tekrar baktıracak cinstendi.

Gözleri, izlenildiğini anlamış gibi bir şahin edasıyla hiç etrafa bakınmadan direkt camın ardındaki gözlerimi bulduğunda şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırmış ardından boş boş bakmayı kesip hafifçe başımı eğerek selam vermiştim.

Bu bir yakalanma sayılmazdı öyle değil mi ? Yoldan geçen kim olsa bakabilirdim ve O, onu ne kadar süredir izlediğimi bilemezdi.

Bana aynı şekilde yüzünde tek bir mimik oynamadan çatık kaşlarıyla çok kısa bir baş selamı verdiğinde önüme dönerek başımı eğdim.

Ne zaman görsem kaşları çatık bu adamın kaşlarının şeklinin öyle olduğunu düşünmeye başlayacaktım artık.

Derin bir nefes alarak gittiğini düşünüp başımı kaldırdığımda tahmin ettiğim gibi artık orada yoktu. Dikkatimi önümdeki sebzelere verdiğimde aklımda babamlar vardı.

Sabah Eren Teğmen gelmeden önce Asım amca ile uzun uzun görüşmüştüm. Babam ile konuşmadığını fakat bugün kesinlikle burumu ona haber vereceğini söylemişti. Bu yüzden onları önceden arayıp iyi olduğumu bildirmek ve endişelerini minimuma indirmek istiyordum.

Telefonumu sehpanın üzerinden elime alarak babamın numarasını çevirdiğimde aramamı bekliyormuş gibi birkaç çalışta açmıştı. "Kızım? Aramanı bekliyordum. Nasılsın?"

Babamın sesini duymak biraz daha iyi hissetmemi sağlamıştı. Onları gerçekten çok özlemiştim ama Asaf'ımı bir tık daha fazla..

"İyiyim baba, birazdan okula geçeceğim. Eksikler ve eksik malzemeler için istem yapacağım. Siz ne yapıyorsunuz? Annem, Asaf nasıl?"

SARFINAZAR ~İçimdeki Yıldırım~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin