2.4

256 26 41
                                    

"EYYYY ahali abonem 348 bini buldu!! Bir sıkıntı var gerçi ama hallederiz." diye sevinçle içeri girdi YoungMin.

"Acaba kimin sayesinde geldi o aboneler?" dedi Taehyung omzumdaki koluyla beni daha çok kendine çekerek.

"Şimdi benim kıvrak zekam ve edit yeteneklerimi de görmezden gelmeyelim lütfen." dedi yandaki koltuğa otururken MinMin. "Siz de baya rahatsınız ha böyle."

"Napalım evde sadece sen varken de mi ayrı duralım? Aynı evde yaşadığım kızı özlüyorum resmen sizin yüzünüzden."

"Lan ben mi dedim saklayın diye? Söyleyin rahatlayın o zaman." dedi YoungMin sitem edercesine.

"Ha evet Tae. Konu açılırsa diyelim kurtulalım olur mu?"

"Peki hayatım sen nasıl istersen." diyip elimi tuttu.

Bunun üzerine "Siz niye böylesiniz ya..." diye mırıldandı YoungMin iğrenircesine.

"Kıskanma köpek. Korkmayıp açılırsan senin de olur." dedim daha çok Taehyung'a sokularak.

"He aynen Jungkook hödüğü de bu kadar romantik olurdu zaten."

"Hiç öyle deme. Yeri'yi ben hiç böyle bilmezdim mesela. Yalnızken-"

"TAE SUS!" diye kestim sözünü.

"Peki peki utandırmayacağım." dedi gülerek.

"Iy...ben varken böyle vıcıksanız yalnızken tahmin edemiyorum zaten." dedi YoungMin. O sırada aklıma içeri girerken söylediği şey takılmıştı: "Bir sorun var demiştin içeri girerken. Noldu bücürük?"

"Bücürük mü...? Yeni mi çıktı o da." dedi YoungMin suratını büzüştürerek.

"Hep en takılmaman gereken yerlere takılıyorsun." dedim. O sırada kapıdan gelen kilit sesini duyduğumuz gibi sağa sola saçıldık Tae ile.

"Görseler de açıklasanız artık. Ayyh!" diye yakındı MinMin.

"Sen sus, bücürük. Anlamazsın bu işleri." diyip yastık fırlattım.

"Neyi anlamıyormuş MinMin'im?" dedi Jungkook. Gelen sadece oydu.

"Senin asla ama asla anlayamayacağın şeyleri." dedi YoungMin hafif ama tatlı bir sinirle.

"MinMin'im derken?" diye sordu Taehyung. Ama Jungkook ona cevap vermek yerine "E ne güzel işte sen de ben de anlamıyoruz. Uyumlu." dedi ve YoungMin'in karşısındaki koltuğa yayıldı.

Bu çocuk da ona sen git açıl dediğimden beri gaza gelmişti, yürümüyor depar atıyordu kıza. Ama asla da sevdiğini dile getirmiyordu. Artık onun utanıp sıkılmaları ile eğleniyor muydu yoksa önce ona mı itiraf ettirmeye çalışıyordu bilemiyordum.

"Ne diyosun be sen yine?" diye karşılık verdi YoungMin. Sen böyle olursan tabi o da sana odun odun cevap verirdi. Yok yok, bu kız bu işi bilmiyordu.

"Neyse ne, napıyordunuz?" dedi Jungkook.

"Tam da MinMin bize bir sorundan bahsedecekti." dedi Tae. Şükür ki Taehyung vardı, o olmasa konuya dönemeyebilirdik bile.

"Evet doğru. Sorun şu ki, bazıları hatta çok büyük bir çoğunluk görüntülerin gerçek değil de planlı çekilmiş olduğunu düşünüyor."

"Ki haklılar." dedi Jungkook. YoungMin ona yastık fırlattı ve "Ama bu işimize yaramıyor!" diye sesini yükseltti.

"Eee ama düşünüyorlar? Nasıl engelleyebilirsin ki düşünceyi? 1984'e mi dönelim, gidip milleti mi tutuklayalım hayır böyle düşünmen yasak diye?"

roommates || kth {✓}Where stories live. Discover now