3.7

50.9K 3.7K 1K
                                    

Hoş geldiniz pikaçular

başlıyoruz.

---

Yanımda oturan Volkanı dürttüm. Saat bire geliyordu eve gitmem gerekiyordu. Uykum vardı kardeşim! Volkan bana dönerken onunda yorgun olduğunu gördüm. Onu uğraştırmadan kendim halletmeliydim.

Kıyamadım.

Emine teyze kısırını yiyerek, televizyona bakıyordu. 

''Emine ablam ben diyorum ki yarın bizim eve kahvaltıya gel.'' Emine teyzenin bakışları bana dönerken;

''Olur kızım saat sekizde mi kahvaltı yapıyorsunuz sizde?'' Kadın ilk önce 'yok, zahmet' etme falan desene ya!

sekiz mi?

Akşam sekizdir inşallah!

''Evet evet ben de o saate kahvaltı yaparım! Bayılırım o saate yemek yemeye.'' Volkan gülecek gibi olsa da durdu.

''Tamam kızım o saate gelirim ben.'' dedi. Ayağa kalkıp;

''Eh o zaman ben gideyim.'' Emine teyzede benimle birlikte ayaklanıp;

''Kızım oturuyorduk ne güzel!'' dedi. Hayır Emine teyze. Sen oturuyordun biz Volkanla hayatı sorguluyorduk.

''Yok Emine ablam ben gideyim hem Volkan da dinlensin geç geldi.'' dedim. Emine teyze beni kapıya kadar geçirdi. Tam gidecekken Volkan;

''Ay dur sweatshirtünü unuttun.'' dedi. Ona dönüp, almak için elimi uzatmıştım ki Emine teyzenin salona geri dönmesini fırsat bilerek, gıdığımı öptü.

Sesli bir şekilde öptüğü için gözüm büyürken;

''Annem doğru söyledi. Ben tombiş severim!'' dedi. Volkanın ayağına tekme atıp;

''Sen gelme yarın evime almam seni! Pis Volkan!'' dedim. Cevabını beklemeden evime geçtim.

Öpmesi hoşuma gitmiyor değildi. Gidiyordu.

Saat altıya alarm kurup, üstümü değiştirmeden yatağa atladım. Ulan Emine teyze... Nereden baksan sadece dört saat uyuyacaktım. 

Reva mıydı bu bana?

---

Alarm sesinin kulağıma gelmesiyle oflayarak, ağlar bir şekilde diklendim.

Ağlayasımda gelmiyordu ki! 

Yattığım yerden kalkıp, mutfağa geçtim. Birden hapşırmamla duraksadım.  Haftaya okulum açılıyordu. Umarım hasta olmazdım!

Dolabı açtığımda açlıktan ölmemek için aldığım şeyleri es geçip, kahvaltılık şeylere baktım. Hiçbir şey yoktu. 

Lan daha dün çok güzel kahvaltı hazırlamamış mıydım ben?

Gözüme çarpan cocopopsla durdum. Acaba Emine teyze cocopops yer miydi?

Yok yemezdi. Hızlıca üstüme bir ceket ve cüzdanımı alarak evden çıktım. Açık market bulamazdım ama petrol bulabilirdim.

---

Eve geldiğimde saat yediyi on geçiyordu. Kaldı elli dakikan Ay hanım. Hızlıca mutfağa geçip, çayı koydum.

Dışarıdan aldığım poğaça ve börekleri tabaklara yerleştirip, mikro dalgaya yolladım. Ben yapmışım gibi durmalıydı!

Kızartılması gerekenleri kızartmış, doğranması gerekenleri doğramış, Tabaklara çıkarılması gerekenleri çıkartmıştım.

Çayımı demleyip, her şeyi masaya götürdüm. Börek ve poğaçaları da koyup, portakal sıktım. Çok güzel yapmıştım lan! 

Son olarak çikolatalı krepimi ve Volkana her ne kadar gelme desem de geleceğini bildiğim için ona yaptığım sebzeli omleti ortaya koydum.

Aç kalmasın ayı!

Tam her şeyi hazırlamışken halen üstümün dün ki kıyafetlerle aynı olduğunu fark edip, odama geçtim.

İspanyol paça siyah kot pantolon ve baskılı sweatshirt giydim. Odamdan çıktığım an çalan kapıyı açmaya gittiğimde karşımda Volkan ve Emine teyze vardı demek isterdim ama yanlarında Betül de vardı!

Ben bu kaşara bu kata çıkmayacaksın demedim mi?

Ona olan bakışlarımı anlamış olacak ki gülümseyerek;

''Emine teyzenin koluna girdi. ''Beni de davet ettiğiniz için teşekkür ederim Emine teyze!'' Senin ona teyze diyen dilini si-

''Buyurun lütfen! Davetsiz misafiri sevmem ama.. Hah! Aması yokmuş!'' İğneliyici lafımı şaka sanan Emine teyze içeri geçtiğinde Volkan tekrar gıdıma küçük bir öpücük kondurdu.

''Sakin ol kızıl.'' dedi. Cevabımı beklemeden içeri geçtiğinde Betül de arkasından gitti.

Sinirlerime zar zor hakim olup, ben de geçtim. Salonda masaya kurulmuş olan misafirlerimin yanına oturdum.

Yiyin de gidin! Volkan kalsın.

''Bu kadar şeyi sen mi hazırladın Ay kızım! Maşallah ne kadar hamarat.'' Gülümseyip;

''Afiyet olsun efendim.'' dedim. Betül şaşırmış bir şekilde;

''Aa ben seni sabah beş gibi dışarı çıkarken gördüm. Sorun yok değil mi?'' Yaptığı imayla boynumu hafif yan yatırıp;

''Ben işimde gücümde bir kadınım. İşim olduğu için çıktım dışarı. Yoksa ben de evde bütün gün oturup, geleni geçeni izlemeyi severim.'' Betül hafif yüzünü buruşturup önüne döndü.

Çayları servis edip ben de yerime oturdum.

''Siz ne zaman büroya gideceksiniz çocuklar?'' Emine teyzeye döndü bakışlarım. Ne bürosu lan?

Aklıma dün gece gelirken;

''Ben bugünümü size ayırdım Emine abla. Volkan gidecek büroya.'' dedim. Betül;

''Annen olacak kadına neden Emine abla diyorsun ki Ay?'' Aklıma nişan yalanı gelirken gergince gülümsedim.

Senin çenenin yayını sikeyim.

''Ne annesi?'' dedi heyecanla Emine teyze. Betül anlamaz gözlerle bize bakarken;

''Ay ve Volkan nişanlı ya Emine teyzem. Gerçi ben yüzük göremiyorum ama.'' dedi.

Essela mı diyorduk ne diyorduk?

---

Bölüm sonu

Abi siz manyak mısınız bu ne kahkaha attım sşwğskwğföe

Avukat bey! -Texting ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin