Delfin +18 (Texting)

2

Sarsak adımlarımla birlikte merdivenleri zar zor çıkıp kendimi bin bir zorlukla odama atarken elimdeki çantamı odanın bir köşesine fırlatıp üzerimdeki deri elbiseyi çekiştire çekiştire bedenimden çıkardım. Elbiseyi çıkarmamla tamamen çıplak kaldığımdaysa yine sarsak adımlarımla ilerleyip odamdaki kendime ait banyoya girdim ve hiç beklemeden bedenimi soğuk suyun altına atıp tenime yapışmış simlerden kurtulmaya çalıştım. Yaklaşık on beş dakika boyunca tenimdeki simlerle uğraştıktan sonra da soğuk suyun altından çıkıp yavaş yavaş ayılmaya başlayan bilincim sayesinde daha normal hareket ederek havlumu alıp ıslak vücuduma sardım. Ardından da banyodan çıkıp yorgun bedenimi yatağın üzerine bıraktım ve bir süre gözlerim kapalı bir şekilde öylece bekleyip kendimi toparlamaya çalıştım. Sonunda az da olsa toparlandığımdaysa yatakta doğruldum ve yatağın kenarına atmış olduğum çantamı alıp içinden telefonumu çıkararak oyun için attığım mesaja girdim. Mesajın görüldü bırakıldığını gördükten sonra da gözlerimi devirip telefonu yatağın üzerine bıraktım ve ayağa kalkıp üzerime saten geceliklerimden birini geçirdim.

"Ne olurdu attığım mesaja dizilerde filmlerde olduğu gibi ultra yakışıklı bir adam cevap verseydi de gece gece bana biraz iş çıksaydı? Ama olur mu? Delfin'in yüzü hiç güler mi?" üzerime geçirdiğim saten geceliğin eteklerini çekiştirip şansızlığıma karşılık öfkeyle mırıldanırken gözlerimi yatağın üzerindeki telefonuma çevirdim ve tekrar telefonumun yanına gidip onu elime alarak attığım mesaja bir kere daha girdim.

Delfin: Ne olurdu ultra yakışıklı bir adam çıkıp bir geceliğine beni tatmin etseydin!

Delfin: Hayır neden bu kadar şansızım anlamıyorum ki!

Delfin: Bir gecelik bir seksi bile çok görüyor bana bu dünya!

Kendi şansızlığıma duyduğum öfkeyi telefonun ucundaki kim olduğunu bilmediğim kişiden çıkarırken mesajlarımın tekrar görüldü olduğunu görüp büyük bir yenilmişlikle omuzlarımı aşağıya doğru indirdim. Dudaklarımı büktükten sonra da mesajlarıma bir cevap alamayacağımı kabullenerek telefonumu bırakmaya kalktım ancak tam o esnada telefonuma bir bildirim gelince duraksadım.

+90***: Bir geceliğine seni tatmin edecek kişiyi çok uzaklarda arıyorsun.

Delfin: Ne?

+90***: Türkiye numarası çevirdiğinin farkında mısın?

Delfin: 😱

Delfin: +90 😱😱

Delfin: Kafamı sikeyim bir yıl oldu hala alışamadım şu numara olayına.

+90***: Türkçe bildiğimin farkında mısın peki?

+90***: Sövdüğünde anlayabiliyorum.

Delfin: Hay sikeyim!

Delfin: Yine küfrettim 🤦🏻‍♀️

Delfin: Sarhoşluktan oluyor bunlar hep.

+90***: Neyse ne.

+90***: Kendi ülkenden birini bul kendine.

Delfin: Tamam tamam.

Delfin: Kusura bakma boşa rahatsız ettim.

Mesajımın tekrar görüldü olmasıyla birlikte utançla inlerken telefonumu kapatıp yatağın üzerine bırakmak için harekete geçtim ancak tam o esnada az önce mesajlaştığım kişinin profil fotoğrafının herkese açık olduğunu fark edince duraksadım ve merakıma engel olamayıp fotoğrafın üstüne tıkladım. Fotoğraf büyüyüp ekranımı tamamen kapladığındaysa şaşkınlıkla gözlerimi hızla aralayıp büyük bir küfür savurdum.

Bu gördüğüm doğru olamazdı.

Konuştuğum kişi ablamın nişanlısı Ekin olamazdı.

Bilinçaltım bana böyle bir oyun oynamış olamazdı.

Numara salladığımı sanarken aklımda kalan saçma sapan bir numarayı sarhoş olduğum için tuşlamış olamazdım.

Çünkü eğer tüm bunlar gerçekse boku yemiş olurdum.