Delfin +18 (Texting)

19

Sınır: 120 vote, 100 yorum...

Eflin: Delfin?

Delfin: Abla?

Eflin: Geçtin mi arkadaşına?

Eflin: Geçince yaz demiştim.

Delfin: Geçtim geçtim.

Delfin: Unutmuşum yaz dediğini.

Delfin: Sorry.

Eflin: Sorun değil.

Eflin: Kim bu arada bu yanında kaldığın arkadaşın?

Eflin: Konusu açılınca direkt kapattın konuyu fark etmedim sanma.

Delfin: Tanıdığın biri değil.

Eflin: Delfin.

Eflin: Bana doğruyu söyle.

Eflin: Mert'te mi kalıyorsun?

Delfin: Hayır.

Eflin: Delfin.

Delfin: Hayır dedim.

Delfin: Üsteleme.

Eflin: Canım kardeşim benim ben seni tanıyorum.

Eflin: Türkiye'ye döner dönmez ilk ilin Mert'in yanına gitmek olmuştur senin.

Eflin: O yüzden bana doğruyu söyleyebilirsin.

Eflin: Bizimkilere bir şey söylemeyeceğim merak etme.

Delfin: Bizimkiler diye bir şey yok onlar seninkiler bu bir.

Delfin: Mert'te beni evine kabul etmedi bu da iki.

Delfin: Şimdi daha fazla beni sinirlenmeden konulmayı sonlandır lütfen ablacağım.

Eflin: Kabul etmedi derken?

Delfin: Etmedi işte.

Delfin: İstemedi beni evinde.

Eflin: Oğlunuza rağmen mi?

Delfin: Keyif alıyorsun değil mi?

Delfin: Mert'in beni istememesinden keyif alıyorsun.

Delfin: Çünkü beni istemediğini duyunca hala seni istediğini fark ediyorsun.

Delfin: Bu da seni mutlu ediyor.

Delfin: Bencilin tekisin Eflin.

Delfin: Yıllar önce neysen şimdi de osun.

Delfin: Hiçbir şey değişmemiş.

Delfin: Hiçbir şey.

Eflin: Kendi kafanda kurmaya başladın yine yok öyle bir şey.

Eflin: Sana da Mert'e de defalarca dediğim gibi ben Mert'ten hoşlanmıyorum.

Eflin: Onun benden hoşlanmasıyla da ilgilenmiyorum.

Eflin: Evleniyorum ben Delfin!

Eflin: Hala konuştuğumuz konuya bak.

Delfin: Ekin'e aşık mısın?

Eflin: Çok.

Delfin: Peki.

Eflin: Peki mi?

Eflin: Ne dönüyor yine kafanda Delfin?

Delfin: Hiçbir şey.

Delfin: İyi geceler sana.

Ablama attığım son mesajdan sonra ablamdan bir cevap bekleme gereği bile duymadan telefonumu hızlıca kapatıp yatağın bir ucuna koyarak kollarımı başımı göğsüne yasladığım adamın beline sıkıca sardım. Ekin ona sıkıca sarılmamla birlikte belimdeki eliyle sırtımı boydan boya yavaş yavaş okşamaya başladığındaysa dudaklarımı onun çıplak tenine bastırarak yavaşça yutkundum.

"Ekin?"

"Hı?" sessiz mırıltıma boğazından yükselen tahrik edici sesiyle birlikte karşılık veren Ekin gözlerimin ona dönmesini sağlarken sertçe yutkunup dudaklarımı sıkıca birbirine bastırdım.

"Ablama aşık mısın?" kısa bir süreliğine Ekin'le bakıştıktan sonra hiç beklemediği bir an da ona beklemediği bir soru yöneltirken Ekin sırtımdaki parmaklarını durdurdu ancak parmaklarını tenimden çekmeden öylece bir kaç saniye boyunca bekledi. Bana oldukça uzun gelen ama aslında oldukça kısa olan bir süreden sonra da dudaklarını hafifçe yukarıya kıvırıp göğsündeki başımın üzerine minik bir öpücük kondurdu.

"Bilmem. Aşık mıyım?" dudaklarını başımdan ayıran Ekin muzip bir tavırla gözlerime bakarak sorumu eğlenceye çevirmeye çabalarken gözlerimi devirip yüzümü sertçe boynuna gömdüm. Hemen ardından da dişlerimi Ekin'in boynuna geçirerek haylaz bir gülümsemeyle geriye çekildim.

"Soruya soruyla karşılık verilmez ayıp."

"Daha ayıp şeyler yapıyoruz zaten o yüzden bu ayıbımı mazur görürsün diye umuyorum."

"Göremem. O yüzden şimdi ayıbını düzelt ve sorumu yanıtla."

"Aşığım herhalde. Aşık olmasam evlenmek istemezdim değil mi?"

"O zaman neden onu aldatıyorsun?"

"Sen neden aldatıyorsun?"

"Ben mi?! Aldatan sensin."

"Ben aldatıyorum ve bunu kabulleniyorum zaten ama sen de aldatıyorsun Delfin. Ablanı kandırıyorsun hem de gözünün içine baka baka yapıyorsun bunu."

"Doğru."

"Sevmiyor musun ablanı?"

"Seviyorum."

"O zaman niye yapıyorsun?" sorusununet bir şekilde yanıtladığım Ekin ona sorduğum soruyu bana yöneltmeyi başardığı için zaferle gülümserken derin bir iç çekip yeniden yanağımı sıcak tenine yasladım.

"Sevmek yetmiyor bazen. Canımı acıttığı için canı acısın istiyorum. O yüzden seninle sevişiyorum. Peki sen? Sen neden yapıyorsun bunu?"

"Benim sebebim çok daha basit."

"Ne?"

"Seninle sevişmek hoşuma gidiyor."

"Ne kadar hoşuna gidiyor peki?"

"Ablanın olduğu mekanda seninle sevişecek kadar çok."

"Baya çok yani?"

"Baya çok yani." Ekin gülümseyerek beni onaylarcasına mırıldanıp dudaklarını dudaklarıma doğru uzatırken hafifçe gülümseyip ani bir hamleyle dudaklarımızı birleştirdim ve Ekin beni deli gibi öpmeye başlarken iç sesim olduğunu iddia eden varlığı içime çağırdın.

Hey iç ses bozuntusu!

Buyur benim?

Not et.

Neyi?

Eflin'e yaşattıklarını yaşatma planımızı.

Plan mı?

Evet plan.

Sıçtık desene.

Çok konuşma not et dedim sana.

Aman iyi be ederiz. Söyle ne yazıyorum?

Ekin'i ablamdan alacağım.

Nasıl olacak o?

Seksle.