38- Ameliyat

13.1K 650 144
                                    

Selamlarrr!

Ehem ehem,

Neyse bölüm sonunda söyleyeyim ^_^

Medya: Sezen Aksu - El Gibi 💜

Keyifli okumalar 💫

---

"Acil ameliyathaneyi hazırlayın!"

Bilincim yarı açık haldeydi. Gözlerimi fazlaca açık tutamasam da etrafımda neler olup bittiğini az buçuk anlayabiliyordum.

"Çok fazla kan kaybediyor! Kan grubu ne?"

Dudaklarımı araladım. Cevap vermeye yeltendiğim an boğazımdaki görünmez eller buna engel oldu. Ben cevap veremeden babam yanıtladı.

"AB(Rh) pozitif. Kızım iyi olacak mı?"

"Henüz bir şey diyemeyiz beyefendi. Elimizden geleni yapacağız."

Üzerinde yattığım sedye durduğunda babamın ağlayan yüz ifadesi görüş açıma girdi. "İyi olacaksın kızım. Korkma. Biz buradayız, tamam mı?"

Kafasıyla etrafı gösterirken gözlerimi gezdirdim. Amcam ve Selin buradaydı. Babam da buradaydı. Ve hepsinin yüzünde aynı korku vardı. Hepsi telaşlı, ağlamaklıydı. Kendimi haddinden fazla zorlayarak gülümsedim. Bu benim canımı her şeyden daha fazla acıtırken onlara güç vermeye çalıştım.

"B-ben... İ-iyiyim."

Bir fısıltı şeklinde çıkan sözlerimi yalnızca babam duyabilmişti. Ağlaması daha da artarken başını yana çevirdi. Gözümden akan bir yaş yanağımı yakarken kanlar içerisindeki elimi kaldırdım. Elim babamın yanağına dokunmak üzereyken sedye tekrardan hareketlendi.

Ameliyathane olduğunu tahmin ettiğim yere girdiğimizde ağlama sesleri kesilmişti. Canımın acısı her saniye daha da şiddetlenirken gözlerim ve bilincim yavaş yavaş kapanıyordu.

***

SELİN'DEN

Alya'nın ameliyata girişinin üzerinden bir saat geçmek üzereydi. Koridorun başındaki merdivenlerde hareketlilik fark ettiğimde başımı duvardan ayırıp oraya baktım. Alya'nın arkadaşları gelmişti.

Mert, Çınar ve Mavi telaş içerisinde bize doğru gelirken derin bir nefes aldım. Birazdan yine curcuna kopacaktı belli ki.

"Selin Abla!"

Mavi kıpkırmızı olmuş gözlerini bana diktiğinde halsiz bir şekilde ayağa kalktım. "Hoş geldiniz."

Hoş mu geldiler?

Cümlenin saçma ironisine bakar mısınız?!

"Alya! O nerede? İyi mi?"

"Ameliyata aldılar. Bekliyoruz."

Mavi ağlayarak kendisini sandalyeye bırakırken Çınar da onu teselli etmek üzere yere eğildiğinde Mert ve ben ayakta kalmıştık. Bir süre onu inceledim. Her biri bitik haldeydi. Hepimiz bitik haldeydik.

Kısa bir süre sonra Mert, yerdeki bakışlarını kaldırıp yüzüme baktı. O an gözlerinin halini gördüm. Gerçekten... Berbat haldeydik.

"Durumu nasıldı? Sen de doktor olacaksın. Bilirsin. Çok mu kötüydü?"

Hepimiz Alya için korkuyor ve endişeleniyorduk fakat Mert belki de aramızdaki en hassas olan kişiydi şu an. Onun özel durumunu biliyordum. Alya'yı ikizinin yerine koyup onu kardeşi olarak sahiplenmesini anlayabiliyordum ve onun aynı acıyı tekrardan yaşama korkusunu görebiliyordum.

Sanal Aşk 1 | TextingWhere stories live. Discover now