night airglow | hyunin ✓

1.4

-yorum yapmayı unutmayın lütfen~

Felix yeniden bir şeyler söylerken Yeji'nin çoktan sarhoş olduğunu fark edip siparişi iptal ettirmiştim. Felix de sarhoş olmasa bile olacak gibiydi. Bu yüzden iptal ettirdiğimde biraz mızmızlanmıştı. Yeji ise sürekli dans etmek istediğini söyleyip ayaklanıyordu ama zor da olsa ikna edip yerine oturtuyorduk.

"Bence kalkalım artık." dediğimde Jinyoung hyung beni onaylamıştı. Felix elindeki içkisini gösterip "Şunu bitireyim en azından." dediğinde "Bitirmeden yenisini mi sipariş etmiştin?" dedim.

Göz devirip içmeye devam etti. Daha kutlama ya da parti her ne yapacaklarsa yapmamışlardı. Jeongin de gözden kaybolmuştu zaten. Bir daha da görmemiştim ama kutlama sırasında gelecekti ve kutlamadan önce gitmek istiyordum.

Jeongin'e de kızmıyordum sonuçta başından beri istediği tek şey cinsel ilişkiydi ona farklı yaklaşan bendim. Bana umut verecek bir şey söylememişti sonuçta. Onun böyle olduğunu bile bile duygularını engelleyemeyen bendim.

"Ben bir lavaboya gidip geliyorum." dedim ayağa kalkarken. Jinyoung "Geleyim mi seninle?" dediğinde "Gerek yok Felix'le Yeji'nin yanında kalsan daha iyi olur." dedim.

"Haklısın sanırım." dediğinde lavaboya doğru ilerledim. Sarhoş değildim ya da başım falan dönmüyordu ama içtiğim alkolden mi içerinin havasından mı bilmiyorum çok fena sıcaklamıştım.

İçeride kimsenin olmamasından faydalanıp gömleğimin düğmelerinden bir kaç tanesini açtım. Suyu bir kaç kere yüzüme çarptıktan sonra boynumu da ıslatmıştım. Peçete almak için ilerlerken kapının açılmasıyla sessizce "Sikiyim." deyip peçetelikten bir kaç tane koparıp hızla yüzümü kuruladım.

Gülme sesini duyunca arkamı döndüm. Duvara yaslanıp kollarını göğüsünde birleştirmiş ve bana bakarak gülüyordu.

"Sorun ne?"

Ellerini göğüsünden çekip birini cebine sokmuş gülmeye devam ediyordu. "Sahte sevgili hikayene inanacağımı mı sandın?"

Duyduklarımla yutkunmuştum. Rezil olacağım belliydi böyle saçma bir planla. Bir şey söyleyemedim ve gitmek için kapıya yöneldiğimde "Sana  başkalarıyla yiyişmeni izlemek istemiyorum demiştim." dedi.

Sinirle arkamı dönüp "İzlemeseydin o zaman Jeongin." dedim ve elimdeki peçeteleri çöpe atıp dışarı çıktım. Arkadan gelen sesle kapıyı tekmelediğini yada yumrukladığını fark ettim ama umursamadan bizimkilerin masasına döndüm. Jinyoung hyung hesabı ödediğini söylediği için direkt mekandan dışarı çıktık ama bu halde eve gidemezdik.

Felix ve benim için sıkıntı değildi ama annem Yeji'nin sarhoş olduğunu fark ederse yiyeceğimiz azarı düşünmek bile istemiyordum. Hiç gitmezsek de bir şeylerden şüphelenirdi.

"Hyung bizi sahilde bir yere bırakabilir misin?" dedim.

"Eve bırakayım, bu halde zor olur." dedi Yeji'yi göstererek.

"Annem kızabilir, Yeji'yi ayıltmamız lazım önce."

"Kimi ayıltıyoruz Hyunjin'i mi?"

Jinyoung hyung Yeji'nin dediğine gülerek "Aynen Hyunjin'i ayıltmamız lazım." dedi.  Sahile geldiğimizde Jinyoung hyung bizi yanlız bırakmamış arabayı park edip kahve almaya gitmişti. Felix elindeki su şişesiyle Yeji'nin yüzünü yıkıyordu ve Yeji "Boğuluyorum Hyun yardım et." diye bağırıyordu.

Bir kaç dakika içinde biraz da olsa kendine geldiğinde yüzünü Felix'in ceketine sildiğini görüp gözümü devirdim. Onlar ufak bir tartışma içindeyken bende sigaramı çıkarıp yaktım. Çok geçmeden Jinyoung hyung elinde kahve poşetiyle gelmişti.