2. Bölüm: Ya Arkadaş Olsalardı ?

1.1K 101 58
                                    

Sanırım ilk bölümdeki video gözükmüyor... Bende yine koymaya karar verdim. Her neyse iyi okumalar!

Yine gözükmemiş...   😀






       Hermione elinden tutmuş iki arkadaşını da çekiştiriyordu. Geç kalırlarsa bir facia bile olabilirdi ona göre, büyük bir facia...  "Hadi ama Ron ! Senin yüzünden Snape'in dersine geç kalırsak seni bir balkabağına çeviririm."   Aslında büyük korkusu olan örümcekler ile tehtid edecekti ama kıyamayıp vazgeçmişti... Ron ise hem komik hem saçma bulmuş, "Tamam, çekiştirme Hermione ! Ayrıca profesör Harry nefes alsa bizden puan kırıyor, birşey yapmamıza bile gerek yok."


(Yazarda çok fena tırsıyor...)


Hermione durduğunda ona kaşlarını çatıp birkaç saniye baktı ve çekiştirmeye devam etti.  "Bu derse geç kalabiliriz demek değil..."  Harry yorulduğu için derin nefesler alırken bir yandan da konuşmaya çalıştı.  "Üzgünüm Ron ama Mione haklı..."  Hermione fazla hızlı mı koşuyordu acaba, nereden geliyordu bu enerji ? Ne yedi acaba kahvaltıda diye düşünmeye başladı Harry...


   Altın üçlünün ilk dersi ne yazık ki iksir dersiydi. Snape her ufak şeyde Gryffindor dan puan kırmaya çalışıyordu, bu yüzden Altın üçlü dikkat ediyorlardı... Ne kadar Snape'te onlara savaşta yardım etmiş olsa da derslerde hala aynı profesördü... Sert görünüşünü hala koruyor düşünceli davrandığı anları kimseye gösteriyordu. Yaptığı iyiliği biri görürse sanki dünyanın sonu olacakmış gibi... Draco'nun vaftiz babası olduğu için ona sataşan birkaç öğrenciyi uyarmıştı mesela... Ama kimse bunu bilmiyordu, değer verse de göstermemeye çalışıyordu.


  Herkes oturduğu sırada profesör içeri girmiş ve hemen iksir kazanında birşeyler kaynatmaya başlamıştı... Birkaç şişeyi karıştırmış, dumanlar çıktığında da mavi ve neon şekilde parlayan bir tozu dökmüştü. İşi bittiğinde Draco'yu çağırmış ve iksir hakkında sorular sormuştu. İksir derslerinde kimse Draco kadar iyi değildi. İyi yapanlar vardı ama Draco kadar bilgili ve ustaca yapan yoktu. UHerşeyi biliyordu, sanki derslere ihtiyacı yokmuş gibi... Harry, Draco'nun ne kadar bilgili olduğu hakkında düşünürken iksirle ilgili hiçbirşey dinlememişti. Profesör Snape ise dikkatsizliğini fark edip ona sormuştu ama o ise yanlış tarifi vermişti. Snape ağır adımlarla iksiri başına döndü ve Harry'e baktı.  "Eğer bu tarifi birinin üzerinde denerseniz içen kişi şişerek patlar Bay Potter... Dersi dinlemek yerine ne yaptığınızı sorabilir miyim?" 


Harry buna oldukça şaşırmıştı, İksir dersleri ve tarifleri bu yüzden önemliydi. Snape haklıydı, Harry normalde ona cevap verirdi ama bu sefer başını eğmiş durgun bir ses tonu ile "Sadece dalmışım profesör..." demişti. Snape onun durgun olmasına meraklansa da belli etmedi ve iksiri ziyan olmaması için büyü ile küçük kazanlara dağıtırken  "Birdaha benim dersimde olmasın." diye kısaca uyarıp geçti. Normalde puan kırardı ama kimse bunu sorgulayamazdı sonuçta...



   Snape iksir hakkında detaya inip, başka hangi şekillerde kullanılabildiğini anlatırken Harry'nin önüne kuğu şeklinde bir kağıt indi... Harry şaşırmıştı fakat içinde ne olduğuna bakmadan önce etrafına bakındığında Draco'yu ona bakarken ve kağıdı açmasını işaret ederken gördü. Merakla kaşlarını çattı ve Draco ona tekrar kağıdı işaret ettiğinde önüne dönüp kuğuya baktı. Her zamanki gibi yetenekliydi ve büyüsünü asasız yapmıştı... Asasız büyü yapmak Harry'i veya Hermione'yi bile zorlardı... O ise rahatlıkla yapıyordu. Harry yavaşça kağıdı açtı ve içindekini okudu.




"Beni bu kadar düşünmene gerek yok Potter,  eğer böyle devam edersen yaptığın iksir birilerini havaya uçuracak. :)

                                                                    Malfoy"



Görünmeyen Gerçekler / DrarryWhere stories live. Discover now