13. Bölüm; Karanlık

259 23 12
                                    

Büyük değişiklikler ve uzun bir bekleyiş ardından...
Yeni bölüme hoşgeldiniz.
Bir bahanem yok, sadece yazmak istemedim. Kitabın bu kadar okunacağını hiç ama hiç düşünmemiştim.
Hepinizden teker teker özür dilerim... İyi ki varsınız güzel büyücülerim.

İstediğiniz başka fanfic'ler varsa buraya yazın lütfen. Yeniden kitaplar yazmak istiyorum.
!!!!!!!!!









Saatler geçmişti, Harry'nin en son hatırladığı herkesin birbirine baktığı ve karanlığa boğulduğuydu.
Olduğu yer neresi bilmiyordu. Rüya görüyormuş gibi hissediyordu... Ama bu imkansızdı. Çıt sesi bile duymuyor, en ufak bir ışık görmüyordu. Nereye gittiğini bilmeden durmadan yürümüştü ama en ufak birşey bulamamıştı. Ne bir duvara çarpıyor ne de bir taş hissediyordu.

"Diğerleri de benimle aynı durumda mı acaba, yoksa sadece ben mi ?"

Neler oldupu hakkında en ufak bir fikri yoktu ama çıkmak için yapmak üzerek olduğu şey biraz canını acıtacaktı. Bunu ilk geldikleri zamanlarda Snape öğretmişti. Kan ve düşünceler, duygularla yapılan bir büyüydü, asasız bir büyü...

Acil durumlar için cebine soktuğu küçük bıçağı çıkardı... Yanında başka hiç birşey yoktu nasılsa... En azından bu işe yarayacaktı.
Eline yavaşça değdirdi ve bıçağı aniden çekip kanamasına izin verdi. Üzerinde bulunduğu zemini göremiyordu ama yine de damlattı. Gerekli sözleri büyük bir odak ile fısıldamaya başladı, olmayacağından korktuğu için gözlerini kapatmıştı. Sonradan olup olmadığına bakacaktı.

Bu büyü kanını kullanarak minnetini göstermeye yarayan ve duygu yoğunluğu ile odaklandığı kişileri bulmasını sağlayan bir büyüydü...

Gözünün önünde beliren ilk görüntü ise, Draco Malfoy.

Gözleri açıldı...
Hermione, Ron ve hatta Cedric olabilirdi... Ama neden Malfoy'u görmüştü ?

Karanlık bir ruh gözüne çarptı. Bıçağını öne doğru uzattı ve biraz geriledi...

"Sen kimsin ?!"

"Zarar verecek biri değil... Gerçekleri yansıtırım ve burdan daha kolay çıkarsın. İnsanların kabullenmedim şeyler vardır Harry Potter. Ben bunları bulur ve gösteririm."

"Benim kabullenmediğim şey ne Tanrı aşkına ?"

"Şeyler demelisin... Herkesi kontrol ettik sevgili gryffindor. Arkadaşların Ron, Hermione ve 2 kişi daha çıkışı buldu. Geriye 2 kişi kaldınız."

"Kabullenmediğim şeyler... Gözümün önünde olan ama artık bıktığım gerçekler, öyle mi ?
Yoruldum... Ailemden. Annem ve babamın sebeplerini biliyorum ama onlardan yoruldum. Akrabalarımın yaptıkları yetti, aileme de açıklama yapmayacağım. Babamın her dediğini yapmak istemiyorum... Onun Malfoy düşmanlığını dinlemek istemiyorum. Buraya geldim çünkü Lucius Malfoy'u geri getireceğim, herkes şansı hak eder... Babamın düşüncelerinin aksine. O söylediği için kapattırdım, kendi isteğim değildi."

"Yüzleşmek istediğin tek şey bu değil... Kaçıyorsun Harry Potter. Draco Malfoy'dan kaçıyorsun."

"Kaçmak ?"

"Duygularından, ona olan sevginden. Belki de aşkından ?"

"Aşk mı ? Saçmalama ! Draco Malfoy'dan bahsediyoruz. Düşman olarak görmesem, babam yüzünden öyle söylesem bile bu ona aşık olduğum anlamına gelmez ! Yine de kendini bilmiş biri işte..."

"Diğer yandan ?"

"Diğer yandan... Görünmeyen Gerçekler'i var. Draco Malfoy... Kimsenin göremediği ve anlayamadığım kadar kalbine söz geçirmeyen biri... Kafasındakileri yüzüne vurmayan ama içten içe kendini yiyen biri... Haklısın... Hoşlandı aklımdan geçmişti. Ama ondan sadece hoşlanmıyorum ben..."


Görünmeyen Gerçekler / DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin