ten

634 45 0
                                    

Yazarın anlatımından

Chanyeol hızlı adımlarla ilerliyordu. İleride gördüğü arabaya doğru neredeyse koşarken titrek nefesler çekiyordu içine.

"Yalvarırım bir şey olmasın, nolur bir şey olmasın." Kendi kendine fısıldarken Baekhyun'un beyazlamış yüzünü buldu bakışları.

Çok korkuyordu. Bebeklerine, bir zarar gelirse Baekhyun buna nasıl dayanırdı?

Baekhyun'un babası direksiyona geçerken arka koltukta, kucağında Baekhyun ile oturuyordu Chanyeol.

Gözlerinin dolduğunu hissederken kendini sıkıyordu. Güçlü durmalıydı. Onlar için, canını vermeye dahi hazırdı.

Eğer o adam yetişmeseydi canını da verecekti zaten.

Hastanenin önünde durduklarında hızla indi arabadan Chanyeol. Kucağında Baekhyun ile acilden içeri girerken yüksek sesle bağırıyordu.

"Hamile, bayıldı ne olur yardım edin!"

Baekhyun'u kontrol için içeri aldıklarında gergin bir şekilde oturuyordu Chanyeol. "Nasıl öğrendi? Nasıl öğrenebilir?"

Diye soruyordu kendine. Her şeyi hallettiğine emindi oysaki.

Bakışları Baekhyun'un babasına çarptığında Baekhyun'un anlattıkları çınladı kulağında. "İlk önce babama söyledim. Korkuyordum, yardım etti bana hastaneye gitmem için."

Adamın içeri girdiğinde söylediklerini hatırladı. Sana oğluma dokunma demiştim gibi bir şey söylemişti.

Kendini tutamadı. "Sendin." Diye mırıldandı. "Sen anlattın her şeyi değil mi?" Diye sordu sinirle ayağa kalkarken. Yaşlı adamın yüzünde tek bir mimik yoktu.

"Bebeğin onun olduğunu söylemiştim. Baekhyun'a bir zarar vermeyecekti." Chanyeol sinirle güldü. "Benim gebermemi istedin yani öyle mi? Sen nasıl bir babasın?"

"Ben ona bu hayatı verdim tamam mı? Bana bir bok bırakmadan seninle gizlice kaçmasına izin veremezdim!"

Chanyeol sinirle ittirdi karşısındaki adamı. "Defol git buradan. Bir de ona bu hayatı ben verdim diyorsun. Yoo gibi şerefsizlerin altına atmak için kullandığın biriydi o senin için. Sen baba falan değilsin. İnsan bile değilsin."

Adam tam ağzını açacakken açılan kapı ile ikisi de içeriden çıkan doktora döndü. "Baekhyun nasıl?" Diye sordu Chanyeol hızla.

Doktor bir nefes verdi. "Baba adayımız fazlaca strese girmiş. Kolunda ve omuzunda morluklar gördüm. Darp için isterseniz hastane polisi ile görüşebilirsiniz."

"Bebeğimiz, iyi mi? Sancısı vardı bayılmadan önce." Başını olumluca salladı. "Bebek fazlaca zorlanmış ama hala güvende. İkisi de bir kaç gün dinlensin. Çok fazla yürütmeyin."

Chanyeol derin hir nefes verdi rahatlama ile. "Şükürler olsun." Diye mırıldandı doktor yanından geçip giderken.

Hızla döndü yanında bekleyen adama. "Defol git buradan." Adamın gözleri büyürken "ben Yoo'yu vurdum farkında mısın? Gebertir beni!"

"Ne bok yersen ye. Umurumda değilsin. Eğer şimdi buradan gitmezsen." Yaklaştı ve yakasından tuttuğu gibi duvara çarptı adamı.

"Seni geberten ben olurum."

------------------------

Baekhyun'un anlatımından

Gözlerimi ağırca açarken hissettim kolumdaki sızıyı. Serum bağlamış olmalıydılar. Elim, karnıma giderken hissettim hafif şişliği.

Bakışlarım odada dolandığı sıra fark ettim ileriki koltukta oturan Chanyeol'u. Başını geriye yaslamış, gözlerini kapamıştı.

Uyuya kalmış olmalıydı.

Ağzımın kuruduğunu hissederken hafifçe doğruldum. Su için uzanırken acıyan kolum ile kısıkça inledim.

Chanyeol kısık ilenmem ile hemen gözlerini açmış ve doğrulmuştu. Bakışlarımız buluştuğunda hızla konuştum. "İyiyim, su içecektim."

Hızla kalktı ayağa. "Beni uyandırsana, sen neden doğruluyorsun?" Hızla bir bardak su doldurdu ve içmeme yardım etti.

Kendimi bebek gibi hissediyordum.

Başımı tekrar yastığa bırakırken yaklaştı ve yandaki boşluğa oturdu. Elimin üzerini yumuşakça öperken mırıldandı.

"Bebeğimiz iyi. İkiniz de çok zorlanmışsınız, ama iyisiniz. Şükürler olsun Baekhyun. Öyle çok korktum ki."

Gülümsedim hafifçe. "Şükürler olsun Chanyeol." Yaklaştı, öptü dudaklarımı. "Canımı düşünmeden verirdim Baekhyun. İkiniz için, siz iyi olun diye düşünmezdim."

"Şişsh" diye susturdum onu. "Ölüm yok. Kurtulduk Chanyeol. Güvenli bir şekilde gideceğiz buradan. Güvenli bir şekilde alacağız onu kucağımıza."

Ellerimiz karnımın üzerinde birleştiğinde gülümsedim hafifçe. "Üçümüz, her şeyi atlatıp mutlu olacağız."

Tişörtümü hafifçe yukarı iterken yaklaştı ve öptü karnımı. "Siz benim her şeyimsiniz. Siz olmadan yokum Baekhyun."

Uzandım, okşadım yumuşak dağınık saçlarını. Ona ait her şeyi seviyordum. İlk gördüğüm andan beri, farklı hissediyordum.

Ben Chanyeol'u çok seviyordum.

He-Man/ChanbaekWhere stories live. Discover now