Dans

3.2K 121 63
                                    

LEYA'DAN

Herkes bir şeylerle ilgileniyordu. Bende sahnede dans edenleri izliyordum.

Yağız: Biz Leya'yla bir yere gidip geleceğiz.

Deniz: Nereye🤨

Leya: Sanane Deniz!

Deniz: İyi be bişey demedim😒

Çağan: 15 dakikaya burada olun.

Yağız: Off tamam!

Nereye gideceğimizi bende bilmiyordum. Ama ses çıkarmadım. Yağız beni otelin terasına götürdü.

Yağız: Boncuğum ne zamana kadar böyle devam edeceğiz.

Leya: Son üç gün, üç gün sonra sevgili olduğumuzu söyleyeceğiz. Zaten çağan anlamış. Dört gün önce gelip sordu. Ve biliyorsun ki çağana yalan söylemem.

Yağız: Anlamasaydı şaşardım, göt. Neyse ya biz bu konulara kafa yormayalım.

Yağız beni belimden duvara yasladı. Ve dudaklarımı dudaklarına hapsetti. Bir eli bacağımı okşuyordu. Bende bir elimi karın kaslarına, bir elimide saçlarına daldırdım.

Yağızın eli elbisemi yukarı kıvırmaya başladı. Nefes nefese dudaklarından ayrıldım.

Leya: Yağız.. Burada.. Olmaz.

Yağız: Ne zaman olacak.

Leya: Çok yakında sevgilim... Çok yakında.

TUANA'DAN

Leya ve yağız gittikten sonra yanımıza bir görevli geldi. Çağan ve bana bakıp konuşmaya başladı.

Görevli: Efe bey sizi dans ederken görmeyi çok isteriz.

Çağan: Bence gerek yok.

Hadi Tuana bu bir fırsat.

Tuana: Aşkım, hadi edelim. Beyfendiyi kırmayalım.

Çağan bana napıyorsun der gibi baktı ama dikkat çekmemek için başını olumlu anlamda aşşağı yukarın salladı.

Çağan: Tamam güzelim. Edelim bakalım.

Beni belimden tutup kardırdı ve yine o da bende kasıldık. Dans pistine doğru yürümeye başladık. On çift dans ediyordu bizde onların olduğu yere geldik.

Çağan ellerini belime koydu. Bende ellerimi onun boynuna sardım.

Kokusu bu dünyadaki bütün kokuları sollayıp geçerdi.. Gözleri bu dünyada ki bütün gözlerden güzeldi.. Çukurlara düşmeyi sevmezdim ama onun gamzeleri hayatımda düştüğüm en güzel çukurlardı...

Çağan: Ne oldu? Daldın gittin.

Tuana: Dalmadım, sarhoş oldum. Kokun.. Beni sarhoş ediyor.

Çağan: Bu bir aşk itirafı mı?

Tuana: Yalandan hiç hoşlanmadığını söylemiştin. Bende doğruyu söyledim. Ama hayır bu bir aşk itirafı değil.

Çağan başını aşağı yukarı sallayarak beni onayladı. Beş dk'dır dans ediyorduk. Ve yüzümüz çok yakındı.

Dudaklarım kuruduğu için dudaklarımı yalayıp ıslattım. Çağan gözlerini tahammül edemiyormuş gibi kapattı.

Çağan: Yapma şunu!

Tuana: Neyi yapmayayım?

Çağan: Az önce yaptığını.

Tuana: Ha onu.😁

Çağan'ı sinir etmek için tekrardan dudaklarımı yaladım. Beni belimden tutup sertçe kendine çekti.

Çağan: Eğer sözümü dinlemezsen istemeyeceğin şeyler olur.

İlk başta neyi kastettiğini anlamadım. Ama Çağan yaramazca sırıtmaya başladı. Ve en sonunda tabii ki de bana jeton düştü. Gözlerimi yuvalarından çıkacak kadar pörtlettim.

Eli belimden yavaşça kalçama doğru inerken hemen elini tuttum ve tekrar elini belime yerleştirdim. Şerefsiz beni utandırmaya çalışıyordu ve başarıyordu.

Bu hallerim onun hoşuna gittiği için sırıtışı genişledi. Boğazımı temizledim ve duruşumu dikleştirmek için kıpırdandım ama tek yaptığım şey çağana sürtünmek oldu.

Çağan: Bu 'evet çağan lütfen hemen eve gidelim ve sevişelim çünkü ben sana aşığım ve senin aşkından ölüp bitiyorum ama sen bana yüz vermiyorsun çünkü ben senin tipin değilim ama yinede bir seferlik lütfen sevişelim' demek mi?

Tuana: Hayır bu 'eğer bana biraz daha bu kadar yakın durursan kıymetline tekme atarım ve bu görevi siktir edip giderim' demek!

Çağanın elimden kurtulup masaya gittim. Çağanda benden 14 sn sonra geldi. Biz geldiğimizde Leya ve Yağız çoktan gelmişti.

Yağız: Ne zaman aramaya gideceksiniz?

Çağan: Şimdi..

Umarım her şey yolunda gider.. Umarım...

Diğer bölüm BOMBA HEMDE SAATLİ BOMBA.

SOKAK NÖBETÇİLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin