Tuzak

3K 124 42
                                    


suedabstnc09 Teşekkür edin baya ısrar etti atmam için yoksa asla atmazdım;)

Çağanla otel odalarının olduğu yere gelmiştik. 28 tane oda vardı ve biz daha 12 tanesine bakabilmiştik.

Tuana: Off Çağan ben bu ayakkabılarla yürüyemiyorum.

Çağan: Kızım tamamen zaman kaybısın ya.

Tuana: Kozom tomomon zomon koyboson yo.

Çağan beni kolumdan tuttu ve kendine yaklaştırdı.

Çağan: Sen niye bu kadar gıcıksın. Sen bu dünyaya beni sinir etmek için mi geldin.

Tuana: Yani sayılır.

Koridordan ayak sesleri gelmeye başladı. Çağan beni kucağına alıp bir depoya girdi.

Beni kucağına almasının amacı neydi onu anlamamıştım ama ses çıkarmadım. Ama bu biraz sonra çıkarmayacağım anlamına gelmiyordu.

Adamlar koridorun önünden geçtikleri için konuşmaları bize geliyordu.

Adam1: Bu dosya kaçıncı odadaydı.

Adam2: 214. Odada ama sakın girme patron yasakladı.

Adam1: Ben patronun adını hala bilmiyorum.

Adam2: Bende çok iyi bilmiyorum ama galiba poyraz karadağ'dı.

NE. POYRAZ KARADAĞ MI. BU. NASIL. OLUR. HAYIR. OLAMAZ. BU. BİR TUZAK.

Adamlar koridordan geçip gittiler. Bende hemen çağanla konuşmaya başladım.

Tuana: Pardon da sen niye beni kucağına alıyorsun. Ben giremiyor muyum buraya.

Çağan: Keşke güzel olduğun kadar akıllı da olsan. Topuklu ayakkabıların ses çıkarıyor o yüzden.

Tuana: Bakıyorumda sende fırsatı hiç kaçırmıyorsun.

Çağan: Naz SUS!

Tuana: Tabi doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.

Çağan: Tuana sus!

Tuana: Ya ben niye susuyorum doğruları söylüyorum burda.

Çağan: Tuana birileri geliyor sus!

Tuana: NE! Birileri mi geliyor.

Çağan bağırdığım için hemen ağzımı kapattı ama artık çok geçti. Çünkü bir adam gelip deponun kapısını açmıştı ve bizi görmüştü.

Çağan beni hemen yere indirdi ve adamın da yüzüne yumruk indirdi. Adam yere düştü lan bir dakika bu sercan değil mi!?

Çağan adamı daha fazla yumruklayacakken kolundan tutup onu durdurdum. Bana anlamayan gözlerle baktı.

Tuana: Ya çağan abartma.. Ee yani bayıldı zaten bak.

Sercan bir yumrukla bayılabilecek biriydi ve gerçekten de bayılmıştı.

Çağan sercanı depoya koyup kapısını kilitledi. Ve kulağındaki kulaklığın düğmesine parmağıyla basıp ve etkin hale getirdi ve konuşmaya başladı.

Çağan: Ülkü Deniz Yağız Leya çabuk buraya gelin.

Leya: Çağ- imda- yard- edi-

Leyanın sesi kesik kesik geliyordu. Ve diğerlerinden de ses yoktu.
Poyraz tuzağını uygulamaya başlamıştı.

Çağan: Leya! Leya kardeşim duyuyor musun beni!

10 saniye cevap gelmesini bekledik ama hiç cevap gelmedi.

Çağan: ALLAH KAHRETSİN!!

Çağan koridorun merdivenine koşup hızlı hızlı indi. Bende bu topuklu ayakkabılarla inemeyeceğim için ayakkabıları çıkardım ve koridorun kenarına attım.

Merdivene doğru koştum ve tam inecekken ağzımı bir el kapattı. Baya bir çırpındım ama kurtulamadım. Bu koku bir dakika beni tutan poyrazdı...

Beni belimden sıkıca kavrayıp havaya kaldırdı ve ayaklarımın yerle bağlantısını kopardı. Ben tekmelerimi arkaya doğru sallarken ona işlemiyordu bile.

Ve boynuma bir iğne batırdı.

Ellerim ve ayaklarım uyuştu sonra ise gözlerim kapanmaya başladı. Vücudum kocaman bir karanlığa, upuzun bir sessizliğe kollarını açtı.

Nasılsınız bakim. Tatil başladı Allah'a şükür💃💃💃

ALLAH ÇOK HEYECANLI BİTTİ🏃‍♀️🏃‍♀️💃💃

SİZCE BEKLEDİĞİNİZ GİBİ BOMBA MI?

TUANA'NIN BAŞINA NELER GELECEK?

SOKAK NÖBETÇİLERİNE NE OLDU?

Nys görşürüz sizi sevyorum öptim.

SOKAK NÖBETÇİLERİWhere stories live. Discover now