𝟼. sᴘᴏɪʟᴇᴅ ʙʀᴀᴛ

1.3K 116 184
                                    

𝘐'𝘮 𝘢 𝘮𝘢𝘥 𝘮𝘢𝘯 𝘧𝘰𝘳 𝘺𝘰𝘶𝘳 𝘵𝘰𝘶𝘤𝘩,
𝘨𝘪𝘳𝘭, 𝘐'𝘷𝘦 𝘭𝘰𝘴𝘵 𝘤𝘰𝘯𝘵𝘳𝘰𝘭
𝘐'𝘮 𝘨𝘰𝘯𝘯𝘢 𝘮𝘢𝘬𝘦 𝘵𝘩𝘪𝘴 𝘭𝘢𝘴𝘵 𝘧𝘰𝘳𝘦𝘷𝘦𝘳,
𝘥𝘰𝘯'𝘵 𝘵𝘦𝘭𝘭 𝘮𝘦 𝘪𝘵'𝘴 𝘪𝘮𝘱𝘰𝘴𝘴𝘪𝘣𝘭𝘦

.

.

Son zamanlarda dans dersi çıkışı seni abin yerine hep Mikey alıyor. Hep abine bir işler uydurarak senin çıkış saatlerinde onu meşgul tutuyor, ve seni kendisi almaya geliyor.

Abinin motoruyla. Abinin şikayetçi olduğu söylenemez. Onunla hep uğraşıyorsun. Seni Mikeyin alması onun işine geliyor.

Kazanan ve kazanan anlaşması.

Bu hafta dans salonunda herkes çok meşgul. Önünüzdeki ay gösteriniz var, partnerler şeklinde. Önemli bir gösteri. Dans öğretmeniniz herkese hazırlaması gereken gösteri dansını verdi ve partnerleri seçti.

Senin partnerin sıradan bir çoçuk. Berbat dans ettiği söylenemez ama en iyiside değil. İdare etmekten başka birşey yapamazsın.

Gösterinin yıldızı olmakta kararlısın.

Bu gün herkes kendi partnetiyle ilk alıştırmalarını yapıyor, sende aynı şekilde.

*Salonun dışında*

Mikey bu gün erken geldi çünkü yapıcak başka işi yoktu. Senin hep en son çıktığını biliyor. Ama bu gün bir gariplik var. Diğer çoçuklarda dersin bitmesine rağmen dışarı çıkmıyor. Endileşendi. İçeri girip seni kontrol etmesini içinden bir ses ona söyledi. Tabi ki o sesi dinlicek.

İçeri girdi ve senin sınıfını aramaya başladı. Daha önce hiç bunu yapmamıştı. Hep dışarıda beklerdi. Sonunda açık kapılı sınıflardan birinde seni buldu. Buldu ama gördüğü manzara pek hoşuna gitmişe benzemiyor. Çoçuğun biri belinden tutmuş seni döndürüyor. Seni. Kız kardeşinin en yakın arkadaşını. Kankasının kız kardeşini. Yenilmez Mikeyin... (senin onun neyin hünuz kendiside bilmiyor)

Sadece çoçuğun senin belinde olan ellerine odaklanıyor. Elleri ve parmakları. Aklında çok fena işkence yöntemleri var.

Senin çoçuktan uzaklaşıp onu azarlamanı izliyor. Bu biraz onu sakinleştirdi ve işkence fantazisinden uzaklaştırdı. Çoçuğun birşeyleri yanlış yapıp seni sinirlendirdiği belli. Dans konusunda ne kadar ciddi olduğunu Mikey bile biliyor.

Çoçuk senden özür dileyip uzaklaşıyor. Elini alnına dayamış kendini kapı tarafına döndürüyorsun. O da ne? Mikey kapıda dikilmiş sana bakıyor.

"Mikey?"

"Lora"

"Napıyorsun burda?"

"Çıkış saatini geçti ama çıkmadın, merak ettim"

"Ek antreman"
dedin çantanı alıp yanından geçerek.

Bişey demeden senin yanından geçmeni izledi ve gittiğin yöne doğru seni takip etti.

Sende sessizliği sürdürerek sadece soyunma odasına ilerledin.

Hala arkanda olduğunu görünce ona döndün.

"Soyunma odasına da giricek misin?"

Yüzünü bön bön baktı. Nereye gittiğini bilmiyordu galiba. Bi an yaptığı şeyi kavrayınca hafif kızardı.

"Ah hayır, dışarıda beklicem"

"5 dakikaya çıkarım"

"Hıhım"

Tokyo卍Revengers • FEELS •Where stories live. Discover now