𝟷𝟶. ʙᴀᴊɪ's ɢʟᴀssᴇs

1.2K 115 231
                                    

𝘐𝘯 𝘵𝘩𝘪𝘴 𝘸𝘰𝘳𝘭𝘥, 𝘪𝘵'𝘴 𝘫𝘶𝘴𝘵 𝘶𝘴
𝘠𝘰𝘶 𝘬𝘯𝘰𝘸 𝘪𝘵'𝘴 𝘯𝘰𝘵 𝘵𝘩𝘦 𝘴𝘢𝘮𝘦 𝘢𝘴 𝘪𝘵 𝘸𝘢𝘴
𝘈𝘴 𝘪𝘵 𝘸𝘢𝘴, 𝘢𝘴 𝘪𝘵 𝘸𝘢𝘴
𝘠𝘰𝘶 𝘬𝘯𝘰𝘸 𝘪𝘵'𝘴 𝘯𝘰𝘵 𝘵𝘩𝘦 𝘴𝘢𝘮𝘦

.

.

Son olaylardan sonra kendini Keisuke ile zaman geçirmeye daha çok adamıştın. En yakın arkadaşından uzaklaştı. Onun için en yakın kız arkadaşı olmak istedin.

Bajiyle yakın arkadaş olmak eğlenceli, beğenmediğini söyleyemezsin. Yabancılara çok kaba davransada, acıkınca araba yaksada, yakın çevresine karşı tam bir bebek. İçindeki sevgi dolu yanını yalnızca bir kaç kişiye gösteriyor. Onlardan biri olduğun için şanslısın.

Diğerlerinin aksine sen Bajinin sinirlenince yaptığı deliliklerden korkmuyorsun. Sence bu eğlenceli bi aktivite.

Bi keresinde sana birlikte araba yakmayı bile teklif etti. Tabi ki abin buna katılmana izin vermedi.

Kısa zaman önce Bajinin annesiyle bile tanıştın. Seni çok sevdi. Oğluna iyi yönde etki göstereceğini düşündü ve Bajiye senin kıymetini bilmesini söyledi.

Bu çok hoştu. Annesi hep Bajiye bağırır yada katı kanunlar koyardı ama onu çok sevdiğini herkes göre bilirdi. İkiside bir birini çok seviyordu.

Sınıfta kaldığında ve sınıfı tekrarlaması gerektiğinde annesi ağlamıştı. Annesini üzdüğü için pişmandı. Telafi etmek istiyordu. Annesi daha öncede ağlamıştı. Hırsızlık yapmaya kalktığı için. Annesini
3 cü kez ağlatmak istemiyordu.

Mikeyle bu konuyu konuştuğunda Bajiye gözlük satın almayı önerdi. Bunun onu zeki göstereceğini söyledi. İkiside tam salak ama karışmamayı tercih ettin. Çünkü bu hallerine eğleniyorsun.

Gözlük almaya onlarla gitmedin, bunun yerine Emmayla kiyafet almaya gittiniz. Sonrasında olanları Mikeyden dinledin. Başına gelenleri sana heyecanla anlatmasını seviyordun. Hep gününü anlatırken obsidiyen gözleri parlardı.

Mikeyin anlattığına göre: Draken, Baji ve Mikey kendisi gözlük almak için şehrin merkezine gitmişlerdi. Yolda bir serseri Bajinin omuzuna çarpmıştı. Baji onunla kavga etmeye kalkışınca serseri çoçuk kendi çetesinden 40 kişiyi çağırmıştı.

Mikey Draken ve Baji taş kağıt makas yaparak o çeteyle kimin dövüşeceğine karar vermişlerdi. Baji kazanmıştı.

Çeteyi tek başına indirmişti ve gün sonunda gözlük almayı unutmaşlardı.

Şimdi yani ertesi gün Baji tek başına tekrar gözlük almaya gitmişti.

Bajinin sınıf tekrarladığı yılın ilk ders günüydü. Bu gün neler olacağını biliyordun. O yüzden bu gün Bajiyle buluşma planı yapmadın.

Emmayla birlikte Shibuya dükkanlarını dolaşıyordunuz.

"Bu gün neden yakın arkadaşınla buluşmadın Lorrein?"

Bir anda sordu Emma.

"Baji mi? Hadi ama sende en yakın arkadaşımsın"

"Onunla daha çok vakit geçiriyorsun"

Emmaya sırnaştın.

"Kıskandın mı?"

Ellerinden kurtuldu ve sadece "Hıh" demekle yetindi. Görünüşe göre bu gün ona bir süre tatlı ısmarlaman ve gönlünü alman gerek.

Emma hala abisinin ölümünde rolu olan çoçuklarla takılmanızı anlamıyordu. Asla bunun konusunu açmadı ama sen anlaya biliyordun. Bajiye karşı içinde azacık da olsa sinir vardı. Kaç kez özür dilemesine rağmen onu tam olarak aff edememişti.

Tokyo卍Revengers • FEELS •Where stories live. Discover now