Final

2.1K 185 89
                                        

Yeryüzüne ruh olarak indiğimde Çağan'a baktım. Cesedime sıkıca sarılmış, ağlamaya devam ediyordu.

Farkında bile olmadan kalbime sapladığı sarkıtı eritmişti.

Devin, Çağan'ın yanına gidip elini omzuna koyduğunda "Ayağa kalk hadi." dedi.

"Beni rahat bırakın."

Çağan'ın başını bile kaldırmadan söylediği bu cümle içimi yakmıştı.

"İstediğin vakit bedenine girebilirsin." diyen Meva Hanım'a baktım.

Hemen arkamda belirmişti.

Çağan hariç herkes ona bakarken o bana bakıp gülümsemişti.

Merakla "Beni görmüyorlar mı?" diye sordum.

Meva Hanım "hayır" anlamında kafasını sağa sola sallarken tekrardan kendisine teşekkür ettim.

Bedenime yaklaştığımda Çağan'ın önünde eğildim.

Çağan'ın alnından öptüğümde irkildiğini hissettim. Beni hissetmiş miydi?

Bu sorunun cevabını kendi bedenimde sorabilirdim galiba.

Bedenime yavaşça yerleşirken gözlerimi yumdum.

Sanki özgürlüğüm kısıtlanmış gibi boğulurken dirilmek böyle hissettiriyormuş diye düşündüm.

Tekrardan dirildiğim için vurulduğu yerler tekrar acısını belli ediyordu ama galiba bu şimdi düşüneceğim bir şey değildi.

Çağan'ın bana dokunuşlarını tenimde hissederken kokusunu içime çektim.

Çağan'ın belimi sıkı sıkıya kavradığı koluna yavaşça dokundum.

Çağan hareket etmeyi, ağlamayı bir anda keserken gözlerimi araladım.

Çağan yüzüme baktığında şok içinde eliyle ağzını kapattı.

"Belen?"

Titreyen sesimle "Çağan." dedim.

Çağan sanki mümkünmüş gibi bana daha sıkı sarılırken çevredekilerin şaşkınlık dolu seslerini duyuyordum.

Kollarımı boynuna doladığımda "Kokunu bir daha alamayacağım sandım." dedim.

"Birkaç dakikada neler yaşadım? Haberin var mı?" diye soran Çağan'a "Aslında var. Diğer tarafta oturup seni izledim." dedim.

Çağan dediğime gülerken yüzümü elleri arasına aldı.

"Gerçekten burada olduğuna inanamıyorum."

"Benim adım Be...Belen ise seni arkamda bırakmam."

"Bizi arkanda bırakacaksın yani." diyen İclallere baktım.

Ölüm haberini duyup gelmiş olmalılar.

"Yani neden olmasın?"

"Eğer buraya gelip bize sarılmazsan seninle bir daha konuşmam." diyen Umurcan ile gülümseyerek ayağa kalktım.

İclal ve Umurcan'a aynı anda sarılırken İclal, "Ben senin için boşuna mı ağladım?" diye sordu.

Onlardan ayrılırken "Kız rahatlamış oldun işte. Ne güzel." dedim.

Polen, "Seni fazla tanıma fırsatım olmadı ama ben de çok üzüldüm." dediğinde "Teşekkür ederim." dedim.

Zeren'e baktığımda Devin'e sokulmuş kırmızı gözlerini saklamaya çalıştığını gördüm.

"Ya kıyamam ben sana."

"Bu üzüntümü kimse geçiremez. Yeni arkadaşımı kaybetmiştim!"

Zeren'in dediğinin üzerine Devin'e baktım. Devin ne için baktığımı anlamıştı.

Yavaşça Zeren'in elini tuttu ve "Sanırım ben geçirebilirim." dedi.

Yekta bir kez daha kız kardeşinin, başta hiç sevmediği kız tarafından çalındığını izlerken kıskançlığını hiç gizlemiyordu.

"İnsan sarılır." diye sitem ettiğimde Yekta gülerek bana sarıldı.

"Korkuttun bizi."

"Ben de çok korktum." diye fısıldadım.

"Bundan sonra benden ne istersen iste." diyen Yekta'ya sırıtarak İclal'i işaret ettim.

"Benim daha önceden verilmiş bir randevu sözüm vardı." diyerek İclal'e doğru yürüyen Yekta ile İclal'e baktım. Bayılmamak için kendini zor tutuyordu.

Umurcan da o kadar yakınlaşma içinde kendi işini halletmek için Polen'e yanaştığını görürken gülümsedim.

Çağan yanıma gelip elimi tutarken Meva Hanım konuşmaya başladı.

"Ruh varisime yaptıklarınızı izledim ve eğer kendisi bu kadar merhametli olmasaydı bu gezegendeki herkesi öldürürdüm."

Konuşması insanları ürkütürken konuşmasını devam ettirdi.

"Eğer Belen harici birisi ruh temsilcisi olsaydı şu an gezegenin yarısı yoktu. O yüzden Belen'e minnetlerinizi iletin ve ona saygı duyun. Tek bir kişi ona hak ettiği gibi davranmaz ise karşısında beni bulur."

Meva Hanım'a dudağımı büzerek bakarken önümde eğilerek selam verdi.

Ondan daha da çok eğilerek kendisine selam verirken "Meva Hanım lütfen önümde eğilmeyin." dedim.

"Büyük bir insan olacaksın." diyerek giden Meva Hanım'ın arkasından uzun uzun baktım.

Bir anda herkes ,Berkan Bey önde olmak üzere, Meva Hanım'ın yaptığı gibi bana selam verince "Ben de sizden biriyim. Lütfen aramızda seviye farkı olmasın. Sadece saygı olsun." dedim.

Çağan, "Anlatacakların var galiba." deyince ona döndüm.

"Başa başa bir randevuda anlatmama ne dersin?" diye sordum.

"Şifahaneye gidip yaralarına baktırdıktan sonra neden olmasın?"

Ruh VarisiWhere stories live. Discover now