✓ TATLI RİTÜELLER VE KURBANLAR

6.1K 675 113
                                    

~BÖLÜM 8/KISIM 2~

"BATI GORHA KRALLIĞI"

Yazar'dan

(PRENSES NİKKAL)(Temsili)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(PRENSES NİKKAL)
(Temsili)

Sör Huang'ın koyu kumral saçları, yakışıklı bir yüzü vardı. Uzun boyunun ölçüsünü tamamlayan geniş omuzlarına iğnelenmiş kılıç şekilli gümüş bronşlu, aşağıya süzülen pelerini içinde soylu bir beyefendiyi aratmıyordu. Yürürken, konuşurken ve bakarken her santimiyle yeryüzünde kalbi heyecandan çarpmayacak tek kız bırakmayacak kadar kusursuz bir asilliğe sahipti. İşte sırf bu yüzden prenses Nikkal,onu kendi şövalyesi olması için babasıyla tatlı bir konuşma yapması yetmişti. İşte o günden sonra bu genç şövalye sadece ona,hizmet ediyordu.

Prensesin ileri uzattığı kolunu kibar bir şekilde elini geçiren genç şövalye,"Prenesim, bugün kendinizi nasıl hissediyorsunuz,?"diye sordu. İkili beraber dik basamaklara yaklaşırken,"Dikkat edin prensesim."diye uyardı genç şövalye.

"Sabah uyanırken günümü planlamış ve bu plana uyacağıma dair içten içe kendime karşı sonsuz bir inanç beslemiştim. Lakin sabah odama yemek bırakan Uliana ,sevgili prens ağabeyimin eşleştiği kızın bugün saraya teşrif edeceğini söyledi. Bunu duyduğum an tüm planlarımı bir köşeye attım ve sabırsızlıkla o kızın gelişini beklemeye koyuldum."dedi prenses Nikkal."Sör Huang,sizce o nasıl biri?" Prenses gözlerini şövalyesinin üstüne dikti. Genç adamın yüzünde duygularını yansıtmayan bir gülümseme vardı. Prenses bunun ne anlama geldiğini ona bir gün sorabilmeyi arzuladı.

"Doğrusunu söylemek gerekirse prensesim, onun hakkında düşüncek vaktim olmadı. Sadece prens ağabeyinizin söyledikleri kadarı hakkında bir fikir yürütebilirim. Bana kalırsa sıradan bir köylü değil. Buraya bağımsız topraklardan geliyor. Çoğu kurala aykırı davranışlar sergileyeceğini düşündüren tuhaf bir his var içimde."

Prenses, şövalyesinin yüzüne anlamlı ve
dalgın bir bakış attı. Saraya ilk defa bağımsız topraklardan biri geliyordu. Ona kalırsa şövalyesinin haklı olduğuna inanıyordu. Ancak her şey,beklenenin aksine ters de tepebilirdi. Söz konusu prens ağabeyiydi. Onun kontrolü altında ki bir kadın, kurallara ne kadar aykırı davranabilirdi ki? Ama böyle düşünmek kesinlikle yetmiyordu. Bekleyiş içinde geçen her saniye yeni ihtimaller doğuruyordu.

"Sör Huang,Victor'un nerede olduğunu biliyor musunuz? Dündendir kendisiyle karşılaşmadım."

Yakışıklı şövalye, prensese uzun ve manidar bakınca prenses kızarıp başını başka yöne çevirdi."Hayır,"dedi çok sonra şövalye Huang."Sanırım sürüsünü kontrol etmeye gitti. Şu sıralar fazlasıyla azmış bir sürüye sahip. Onları kontrol altında tutmak eminim yeterince güç oluyordur kendisine."

Prensesin yüzü düştü."Abimle bu konuda araları bozulacak diye ödüm kopuyor. Sonuçta bu Victor'un elinde olan bir şey değil. O henüz veliyaht prens. Onu tahta geçirecek babası,ne yazık ki öldürüldü."

ATEŞ ORDUSU | DÜZENLENİYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin