<2>

1.1K 37 13
                                    

çığlık atıcam

🏫

Harry hızlı adımlarla sınıftan çıkarken, kapıyı arkasından çarpmayı ihmal etmemişti.
Kapının önüne çıktığında ilk iş olarak üstünü kontrol etmişti.
Tişörtü çok fazla ıslanmamıştı ama pantolonunun önu su içindeydi.
Kendi halini dışardan göre koca çocuk altına işemiş diye düşünebilirdi. Ama öyle değildi işte.

Çok sevdiği biricik yakışıklı düşmanı Louis Tomlinson yine onu sinirlendirecek birşey yapmış, bu sefer başarılı da olmuştu.
Aslında bu sefer tam olarak Louis yapmış sayılmazdı.
Genelde onunla laf dalaşına falan girer ya da kötü kötü bakışırlardı. Böyle çocukça şakalara ikisi de başvurmazdı.
Louis'le aynı sınıfta bile değildi.
Louis onlardan bir sınıf büyüktü. Bunca zamandır neden onunla uğraştığını bile bilmiyordu.
Bütün bunları yapan Louis'nin aynı sınıfta bulunduğu saz arkadaşlarıydı. Harry dersi dinlemek yerine defterini karalarken hiç beklemediği bir anda önünde hissettiği soğuk ıslaklıkla ayağı fırlayıp bağırmış, bütün sınıfın ve hocanın dikkatini kendi üzerine çekmeyi başarmıştı. Arkadan gelen kahkaha sesleriyle arkaya dönmüş, ellerindeki boş su şişelerinde bile 'önüne suyu biz döktük' diye bağıran çocuklarla kısa bir tartışma yaşamış ve hocanın azarıyla sınıftan ayrılmıştı.

Şimdi de kapının önünde olanları düşünerek burnundan soluyordu. Onun suçu bile değildi ama sırf kendini savunup sesini yükselttiği için sınıftan kovulan da oydu.

Koşar adımlarla alt kata inen merdivenlere ilerledi. Tenefüse kadar üstünü değiştirmesi gerekiyordu. Değiştirmezse Tomlinson yanına gelip ona güleceğini adı kadar iyi biliyordu. İki kat aşağıdaki soyunma odasına vardığında arkasından kapıyı kapatarak kendi eşyalarının bulunduğu dolaba yaklaştı. İyi ki beden dersleri için yanında fazladan eşya bulunduruyordu. Yoksa başkasından istemek zorunda kalırdı ve bu halde kimseye laf anlatacak hali yoktu.

Kendi dolabının kilidini açarak içini karıştırıp poşetin içinde duran yedek eşofmanını görerek derin nefes verdi. En azından gidebileceği bir şey vardı.
Aniden kapı açılma ve kapanma sesi duyduğunda elindeki eşofmanla sıçrayarak kapıya döndü. Ama karşısında kapıya yaşlanmış yüzünde hiç hoşlanmadığı sırıtmasıyla öylece ona bakan sevgili düşmanını beklemiyordu.

"Korkuttum mu?" Harry elindeki pantolunu sıkmaya başlamıştı. "Burada ne işin var?" Louis alt dudağını ısırarak arkasındaki kapıya iyice yaslandı.
"Kendi eserimi görmeye geldim. " Louis'nin lafıyla göz deviren Harry ellerini kemerine götürerek çözmeye başladı. Onun zırvalamasını dinlemek istemiyordu. Biraz daha konuşursa koşarak yüzüne yumruğunu gecirebilirdi.

Kemerini çıkardığında Louis karşısında soyunmaya başlayan kıvırcıkla irkilerek kafasını başka tarafa çevirmişti.
"N-ne yapıyorsun?"
Pantolonunun düğmesini ve fermuarını da açarken karşısındaki çocuğa karşı ağzını bozmamak için büyük bir çaba gösteriyordu.

"Ne yapıyor gibi görünüyorum Tomlinson? Eserinden kurtuluyorum."

Harry üstündeki pantolonu sıyırırken cebinden pat diye düşen cüzdanını farkederek arkasını dönüp yerdeki cüzdanına uzanmıştı.
"Siktir." Arkadan gelen sesi duyduğunda pozisyonun farkına vararak nefesini tuttu. Baksırıyla çocuğun önüne eğilmişti resmen.

Boğazını temizleyerek duruşunu düzelttiğinde cüzdanını aralık duran dolabına koyarken kendine doğru gelen adım seslerini duydu.
Birkaç saniye sonra arkasından boynuna vuran sıcak nefesle sertçe yutkunmuştu.

Kafasını çevirip kızarmış yüzüyle sözde düşmanına baktı. Yüzleri fazla yakın gibiydi sanki.

" Louis ne-" Harry'nin sözü, Louis'nin dudakları tarafından yarım bırakılmıştı.

wanna ride? | larryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin