wanna ride? | larry

<18>

💐🌻🌾

Harry, dirseğini önündeki masaya yaslayarak karşıda gülerek müşterileriyle konuşan çocuğu izlemeye devam etti. Karşısındaki kadına dondurmayı uzatarak gülümsemişti. Kadının verdigi parayı alıp arkasını döndüğünde Harry göz göze gelmeleriyle nefesini tutup gülümsedi. Karşısındaki çocuğun da ona gülümseyip kafasını çevirdiğini gorerek tuttuğu nefesini bırakmıştı. Louis, birkaç hafta önce karşısındaki dondurmacıda çalışmaya başlamıştı. Harry bunu öğrendiğinde zorla çalıştığı annesinin çiçekçi dükkanına hevesle gelmeye başlamıştı. Louis'nin çalıştığı yere bakan camın olduğu tarafa geçip, herhangi bir müşteri gelene kadar onu izliyordu.

Louis başta izlendiği için rahatsız olmuş gibi dursa da daha sonra göz göze geldiklerinde gülümsemeye başlamıştı. Harry tabiki de ümitlenmemişti! Louis'yi okuldan tanıyordu. Ondan bir yaş büyüktü. Okulda genel olarak sevilen biriydi. Mütevazıydı. Kitaplardaki gibi kaba bad boylardan da değildi. Partilere katılır kendi arasında eğlenmeyi severdi. Sadece arkadaşlarıyla takılan herkes tarafından tanınıp sevilen biriydi. Harry ise daha cok gözden uzakta birkaç arkadasıyla konusan sessiz tiplerdendi. Bu yüzden Louis'nin onu tanıdığını bile sanmıyordu. Louis'nin müşterilerine dondurmalarını verip gönderdiğini görerek ayağa kalkarak gömleğini düzeltti.

Belki bir dondurma isteyip konuşma başlatabilirdi. Ya da onu dükkana davet edebilirdi. Harry elleriyle üstünkörü saçlarını düzeltirken çocuğun çoktan biriyle konuşmaya başladığını görerek kaşlarını kaldırdı. Kimle konuştuğunu anlamak için cama doğru yaklaştığında kızın okulda Louis'nin pesinden ayrılamayan esmer kız olduğu görmüştü. Harry homurdanarak az önce kalktığı koltuğa oturup ikiliyi izlemeye başladı. Kız ellerini tezgaha yerleştirip Louis'ye yaklaştığında Louis'nin ona gülüp arkasını dönmesini izleyerek keyifle gülümsedi.

Louis'nin bu kıza taviz vermemesini çok seviyordu. Birkaç ay önce bir partide o kız(Harry adını bilmiyordu) ve Louis birkaç kez yakınlaşmış, daha sonra kız çocuğun peşini bırakmamıştı. En azından okula dolaşan haber buydu. Louis'nin kıza dondurmasını uzatıp gülümsemesiyle Harry tekrar ayaklandı. Kızın uzanıp çocuğun yanağını öpmesiyle yüzünü buruşturmuştu. Kız dönüp ordan ayrılırken, Louis'nin kızın öptüğü yeri elinin tersiyle sildiğini görünce kıkırdadı. Hızlı adımlarla dükkandan çıkarak kapıyı bir kez kilitledi. Karşıdaki dondurma tezgahına bakarak iç geçirdi. Kimse gitmeden bu sefer o gitse iyi olacaktı.

Louis saatlerdir ayakta olmanın verdiği yorgunlukta tezgaha yaslandı. İşini seviyordu. Her gün farklı insanlarla konuşmak hoşuna gidiyordu. Sadece ayakta durmak onu zorluyordu. Arkada oturması icin bir tane sandalyesi vardı. Fakat Louis o sandalyeye ne zaman otursa müşteri geldiğini farkederek oturmayı bırakmıştı.

Bir de karşı dükkanda onu seyreden kıvırcık saçlı çocuk vardı. İşine ilk başladığında bu olay onu ne kadar rahatsız etse de, çocuğu daha önce okulda gördüğünü farkederek en azından zararsız olduğunu anlamıştı. Hem bazen kendisini de çocuğu izlerken bulabiliyordu. Gelen insanlara gülümserken yanağında olusan gamzelerini, dükkanda çiçekleri sularken şarkı mırıldanmasını, etrafın cam olduğunu unutup birkaç dans hareketi yapması doğrusu Louis'nin ilgilisini çekmişti. O dükkana gidip kıvırcık çocukla konuşmayı planlasa da dondurma tezgahı genel olarak cok kalabalık oluyordu. Bu yüzden bırakıp gitme şansı olmuyordu. Louis derin bir nefes alıp elindeki bezle tezgahı silmeye devam ederken birinin boğazını temizlediğini duyarak daldığı düşüncelerden sıyrıldı. Kafasını kaldırdığında karşısında kıvırcık saçlı cocugu görerek elindeki bezi bıraktı. Çocuk hakkında ilk dikkatini ceken yeşil gözleri olmuştu. Güzellerdi. "Selam." Louis çocuğun

hoş sesini duydugunda icinden sadece 'vay' diyebilmişti. "Selam." Kıvırcık çocuk elini uzatarak gülümsedi. "Ben Harry." Louis çocuğa gülümsemeye devam ederken uzattığı eli kavradı. "Ben de Louis." Kıvırcık kafasını sallayıp önüne düşen saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı. "Memun oldum." "Ben de." Harry boğazını temizleyip gerince gülümseyerek Louis'ye baktı. "Ben sana birşey sormak için gelmiştim. " Louis kaşlarını kaldırarak eliyle devam etmesini işret etti.