18.Seni şimdi öpmek istemiyorum...

267 7 0
                                    

Kim mutfağa girdi ve pişirebileceği tüm taze malzemelere baktı, teyzenin stokladığı birçok şey vardı. Bu yüzden Kim bazı şeyler pişirmeye karar verdi. Kim Nee teyze'nin tencerede bıraktığı pirinci kontrol etmeye gitti, teyze daha o gece pişirmişti.

Kim bir süredir mutfakta bir şeylerle uğraşırken Kamol yaklaştı ve kapı pervazına yaslandı. Kim'in yaptığı herşeyi memnun bir gülümsemeyle sessizce bir süre izledi. "Ahhh, Khun Kamol şaşırdım, buraya gel ve gürültü yapma" dedi Kim, arkasını döndükten sonra Kamol'u gördüğü için biraz şaşkındı.

Kamol ince figüre doğru yürüdü. "Ne yapıyorsun?" Kamol, "Sarımsaklı kalamar, karides ve fesleğenli yosun çorbasıyla kızarmış kalamar yapacağım, yiyebilir misin?" diye sordu Kim karidesleri yıkarken. Kamol Kim'in ince beline arkadan sarıldı ve yanağından hafifçe öptü. Kim'in yüzü kızardı ama kaçmak için mücadele etmedi. Kamol burnunu hafifçe kırıştırarak, "Yemem için mi yaptıysan? Hepsini yiyebilirim," diye yanıtladı. "Sana zehir verirsem onu bile yiyebilirsin değil mi?" Kim alaycı bir şekilde sordu. "Ölmemi istiyorsan yiyeceğim. Senin için öleceğim" dedi Kamol, Kim'i konuşamaz hale getirerek, yüzü kızarmıştı.

"Khun Kamol benimle uğraşma yemek yapıyorum" Kim, Kamol'un belini bırakması için hafifçe hareket etti. "Sana yardım edebileceğim bir şey var mı?" diye sordu Kamol, Kim'i şaşırtarak. "Emin mi?" Kim sordu. "Evet, daha önce tek başıma yaşıyordum. Bana yemek yapacak eşim yoktu, neden yapamayayım?" Kamol, Kim'in biraz tereddütlü olduğunu hissedince yanıtladı.

"Karidesleri soyabilir ve sırtını kesebilirsin, gerçekten karides kafalarını sevmiyorum ellerimi acıtıyorlar , lütfen onları çıkar" diye söyledi Kim, Kamol'a hafifçe nazlanarak. Kamol gömleğini dirseklerine kadar sıvadı ve bir kap aldı içine yıkanan karidesleri koydu. ve karideslerin kabuklarını çıkarmaya başladı.

Kim, Kamol gibi bir mafyanın mutfakta onun için çalıştığını görünce hafifçe gülümsedi. Kapıdan bakmaya gelen Kamol'un astları, Kamol'un Kim'in istediğini yapmaya istekli olduğunu görünce tebessüm ettiler.
.............

"P'Kom, Khun Kamol'un emirlerine kesinlikle uymamamızı emrettiği kişinin emirleri onun için de geçerli, değil mi?" Lop, Kom'a fısıldamak için döndü. Kom, Lop'un boynunu kapıdan çekmeden önce, "Evet, Kamol'un emirlerine uymazsan, muhtemelen tabanca kabzasıyla vurulursun ama karısının emirlerine karşı gelirsen, muhtemelen yakalanıp suda boğulacaksın" diye yanıtladı. Mutfağın önünde, böylece Kamol ve Kim bir süre baş başa kalabildiler.

...............

Ertesi sabah

"Khun Kamol, Baiboon'u bugün okula götürebilir miyim?" Kim sordu. Sabah Kamol, Kom ve Baiboon ile kahvaltı yaparken onu okula götürmek istedi. "Tek başına mı gideceksin?" Kamol gergin bir şekilde sordu. Kim, "Evet, hem de ofisi ziyaret etmek istiyorum, uzun zamandır gitmiyorum" dedi. "Acil bir durum olursa diye yanına iki kişi al" dedi Kamol ciddi bir sesle çünkü durumlardan hala emin değildi, hala Bay Chen ile ilgilenmesi gerekiyordu.

"Sana kendi başımın çaresine bakabileceğimi söylesem, kabul etmezsin, değil mi?" diye yanıtladı Kim. Kamol kim'in söylediğini kabul etti. "Tamam" Kim isteksizce kabul etti çünkü Kamol'un ne kadar inatçı olduğunu biliyordu, Kamol gülümsedi.

Kahvaltıdan sonra Kim, Baiboon'a eşyalarını hazırlamasını söyledi. Kim, Kit ve Lop ile gidecekti. Kom, onarımların çoktan başladığı yanan barı görmek zorundaydı. Kim eşyalarını almak için yukarı çıktı, arkasından Kamol geldi.

"Hey, buraya gel" Kamol narin şekle seslendi. Kim Kamol'un yanına gitti. Kamol'un güçlü ellerinden biri Kim'in ince beline sarıldı ve diğer eliyle nazikçe yanağını okşadı, Kamol ona nazikçe dokunduğunda Kim kalbinde bir sıcaklık hissetti.

Unforgetten night ( Tr çeviri)Where stories live. Discover now