𝐓𝐨𝐤𝐲𝐨 𝐑𝐞𝐯𝐞𝐧𝐠𝐞𝐫𝐬 𝐓𝐞𝐩𝐤𝐢 / 𝐎𝐧𝐞 𝐒𝐡𝐨𝐭𝐬

🔮Sevgililerini öldürdüklerinde🔮

◉Kazutora

Kazutora eskiden nazik ve tatlıydı. Herkese yardım ederdi ve gerçekten tüm arkadaşları için en iyisini isterdi. Ta ki Sano ailesiyle olan kazaya kadar. İçinde bir şeyler koptu. O zamandan beri manipülatif ve saldırgan oldu. Tek amacı Mikey'den intikam almak oldu.

Egosu da yükseldi, onu en iyi olduğuna, en güçlü ve en zeki olduğuna inandırdı. Gerçekten de çok güçlü ve zekiydi ama yine de onun üstünde insanlar vardı. Kazutora buna aldırmadı, ama görmezden geldi, kendi yeteneklerinden emindi.

O kadar emin ki, manipüle edilen kişi olduğunu asla düşünmedi. Ve cehaleti nedeniyle, Kisaki'nin onu kuklası olarak nasıl kullandığını asla anlayamadı. Kazutora her zaman Kisaki kullandığına, kendi arzularını ve düşüncelerini yaydığına ikna olmuştu.

"Sen. Toman'la birliktesin değil mi?", önünüzdeki erkek üzerinize eğildi. Göz kırptın. Ne? "Kazu, ne demek istiyorsun?" Kazutora'nın gözleri karardı, "aptal rolü yapma. Ne yapmaya çalıştığını biliyorum."

o ne hakkında konuşuyordu? Sen? Tomanla mı? Bu tuhaf fikri nereden aldı? Hep Kazutora'nın yanında kaldın, haksız olduğunu düşündüğün zamanlarda bile onu hep destekledin. "Sevgilim, benim tomanla hiçbir alakam yok. Onlarla yıllardır konuşmadım. Yapsaydım hemen anlardın" dedin.

Başını salladı, "Yalan söylüyor. Kisaki bana her şeyi anlattı. Toman'la son aylarda iletişim kurduğunu biliyorum." Kazutora saniyesinde daha da sinirlendi. Ona bu şekilde ihanet etmeye nasıl cüret edersin? Diğerleri tarafından ihanete uğramak yeterince kötüydü, ama şimdi güvendiği tek kişi mi? Ne kadar utanmaz.

"Bu doğru değil! Kisaki sana yalan söylüyor! Bunca zamandır seni nasıl manipüle ettiğini ve kullandığını fark etmedin mi?", çabucak sinirlenmeye başlayan korkutucu sevgilinin önünde figürün sarsıldı.

"Ben?! Manipüle edilmek!? Deli misin sen!?", erkek inanmayarak kıkırdadı. "Bu imkansız!", gözleri keskin ve gazapla dolu, eli boynuna sarıp sıkıca sıkarken. Bu olamazdı, o asla kimsenin kuklası olmayacaktı. Kolunu uzatmadan önce kaldırırken diğer eli yumruk haline geldi ve yüzünüze sert bir darbe attı.

Kazutora yetenekli bir dövüşçüydü, yumrukları güçlüydü. Her yumruk daha çok acıtıyor, önce kana bulanıyor, "Kazutora! Dur! Lütfen!" dedin nefes nefese. Boğazını güçlü bir şekilde tuttuğu için zar zor nefes alıyor. Ama seni duyamadı, öfke duyularını uyuşturdu.

Sonraki yumruklar seni zayıflatır, görüşün gözyaşlarıyla bulanıklaşır ve oksijen eksikliğinden siyah noktalar. Bacakların seni daha fazla tutamadı, gözlerimden yaşlar akarken yere düşmene neden oldu. Erkek yine de umursamadı.

Onu incitti, ama bu senin hatandı. Kendi hatandı. Bunu yapmaya hakkı vardı. Toman'la takım kurmaya karar verdiğinden beri sorun yoktu, değil mi? Manipüle edildiğini ve kullanıldığını söyledin, bunu sen istedin, değil mi?

Önünüzde diz çöktü, boğazınızdaki tutuşunu kaldırdı, yumruklar şimdi iki yumruğuyla da artan bir hızla ve eskisinden daha güçlü bir şekilde aşağı düşüyordu. Bunu düşündükçe, ihanet onun için daha net hale geldi. Senin bilincini yitirmeni izlerken gözyaşları kendi yüzünden akmaya başladı.

"Manipüle edilmiyorum! Ben kimsenin kuklası değilim! Sen bir yalancısın! Toman'la birliktesin! Bana ihanet ettin!", yüksek sesle hıçkırdı, sonunda durmadan önce yavaşladı. Onun açtığı yaralar yüzünden nefesin kesildi, burnundan, ağzından ve başından kan damlıyordu .