Carmen Marin|Askıda

10. Bölüm

❗Yorum Sınırı: 50 ❗

Vote atmayı ve bölüm aralarında buluşmayı unutmayalımm.

Keyifli okumalar 🤍

♠️

10. BÖLÜM
 
   

İtalya | Roma

Carmen sorgu odasının arkasında bulunuyor, konuşulanları dikkatle dinliyordu. Ama farkında olduğu bir gerçek vardı ki, o da Brendon'un kendisini boşa yoruyor olmasıydı. Her zaman ikna edici bir dille, kibarlıktan yana sorular soruyor olsa da bu tarz insanların üzerinde hiçbir etkisi olmuyordu. 

Zorda kalmadığı müddetçe şiddete meyletmezdi. Ama ikisi de antremanlarda canlarına okuyan biri varsa eğer o kişinin de Brendon'un ta kendisi olduğunu biliyorlardı.  

"Carter, sanırım senin devreye girme zamanın geldi." demesiyle hareketlenen Carter yüzündeki ciddiyetle sorgu odasına girdi. Polislere kısa bir bakış attıktan sonra Carmen'den aldığı onayla birlikte Leo'nun karşısında yerini aldı. 

Yarım saat boyunca ikna dili döken Brendon, abisini görmesiyle sorgu odasından çıkarak, Carmen'in yanındaki sandalyeye kendini bıraktı. "Yok arkadaş! Hiçbiri mi tatlı dilime kanmaz benim anlamıyorum. Çenemi de boşu boşuna yordum." Carmen onun yüzüne bakarken mırıldandı.

"Carter'ın daha ikna edici yöntemleri olduğunu kabullenmelisin."

"Birimizin iyi polis olması lazımdı. O görev de sizin gibi kötülerin arasından bana düştüyse ne yapabilirim?"

"Diğer yüzünü görmesem inanmış gibi yapabilirdim."

"O halde inandığını varsayıyorum."

"Senin varsayımların gerçeği değiştirmiyor."

"Senin gerçeklerin benim varsayımlarıma tersse ben ne yapayım?" 

"Sen felsefe moduna geçmeden konuyu kapatsak iyi olacak." demesiyle Brendon gözlerini devirerek abisine odaklandı. Felsefesi iyiydi ve insanlara karşı laf ebeliği yapmak hoşuna gidiyordu. Çünkü insanlar, onun dediklerini anlamaya çalışırken kendisine eğlence bulmuş oluyordu.

Carter arkasında duran Polis memurlarını umursamadan Leo'ya yaklaştı ve sert bir ses tonuyla konuştu.

"Şimdi dökülmeye başlasan iyi edersin, yoksa birazdan bedeninde dökülmeyen yer kalmayacak Leocuk." Alayla konuşması Leo'yu sinirlendirmeye başlamıştı. Zaten iki saat boyunca diğer herifin vızıltılarını işitmek zorunda kalmıştı. Elinden gelse kulağını kendi elleriyle parçalayıp, onun sesinden kurtulacaktı ama gel gör ki elleri bağlı bir şekilde onların karşısında durmaktan başka bir şey yapamıyordu.

"Adaletsizlik tam da sizin gibi zengin züppelerinin işi! Madem kavga edeceksin, ellerimi çöz ki seni asfalta yapıştırayım p*ç kurusu!" Carter tebessüm ederek baktı ona, 'cahil cesareti böyle bir şey olsa gerek.'

Söylenenleri umursamayarak onu ciddiye bile almadı. "Sen mi dökülürsün, yoksa ben seni dökmeye başlayayım mı?" Leo kaşlarını alayla kaldırıp Carter'e aşağılayıcı bakışlar atmaya başladı. Yine de ona cevap vermeyerek, bakışlarına devam etti.

Carter, cevap gelmemesiyle birlikte arkasında birleştirdiği ellerini çözerek karşısındaki kişiye beklenmeyecek kadar sert bir yumruk attı.

Carmen bu anı zevkle izlese de, Brendon'un pek zevk aldığı söylenemezdi.