Carmen Marin|Askıda

11. Bölüm

Bölüm sonu yapılacak olan duyuruyu lütfen okuyun. ❗

Vote ve yorum atmayı ihmal etmeyelimm

Keyifli okumalar 🤍

♠️

11. BÖLÜM

İtalya'da 4. gün

Brendon, "Basri Pala yaklaşık 53 yaşlarında ve Ankara'da ismi geçen sayılı kişilerden birisi. Yer altıyla ilişkisi olduğunu sanan zeki bir kabadayı da diyebiliriz. Haraç kesme, usulsüz ticaret olayları, mal ve adam kaçırma gibi birçok suça öncelik eden ş*refsizin teki. Ve kendisine özenen birçok genç var." Carmen'e bakarak ciddi bir sesle devam etti.

Anlatacakları uzun olsa da bu bilgilere ulaşmak için çok çabalamışlardı. Ve İtalya'da bulunduğu günler boyunda deliksiz bir uyku çekebilmiş değildi. Gözlerinin altındaki yorgunluğun sebebini bilmesine rağmen ses etmedi Carmen. Ne kadar dinlenmesini istese de Brendon'un iş aşkını biliyordu. Uyusa bile uykularında kendince bir sonuca ulaşmaya çalıştığına emindi.

"Anıl gibi gençleri kullanmak için onun yaşındaki kişilerle anlaşıyor ve tuzağına düşürüyor. Bilerek çok çocuklu ve geliri az olan aile çocuklarına yanaşıyorlar. Çünkü onları bu tuzağa çekmek ve onlara vaad edilen şeyleri gerçekleştirmek daha kolay geliyor. O tip gençlerin ailesine destek olmak isteyerek para kazanma gibi hevesleri oluyor. Ve bunun gibi ufak hayalleri gerçekleştirmek onların elde ettiği gelir karşılığında çocuk oyuncağı. Önce tamamen iyi niyet ile yaklaşıyorlar. Kusursuz bir şekilde kelime oyunu yapıp, karşısındaki kişiyi tuzağına çekiyorlar. Tamamen onların zaafına oynayarak, kendilerine daha fazla güvendirip sorgusuz sualsiz itaat ettirecek dereceye getiriyorlar." Başını olumsuzca iki yana sallayarak devam etti.

"Bu gibi kişiler asıl amaçlarını ilk başta belli etmeseler de karşısındaki insanın zaafını bulduğu gibi bunu kendi lehine çeviriyorlar. Kusursuz ama bir o kadar da nitelikli bir dolandırıcı haline gelmiş durumdalar. Yani karşımızda kim olursa olsun, eli kolu uzun birileri olduğu kesin. Bu zamana kadar üzerlerindeki suçlamalarla bir şekilde başa çıkarak, açık vermemişler. Karşımızda bulunan kişiler yeterince usta. Belki de yılların vermiş olduğu rahatlığa dayanıyor. Sonuçta kaç yıldır bu işin içerisinde olduklarını bilmiyoruz. Geçmişleri belirsiz, var oluşları ise şüpheli durumda."

"Basri, hiç bir şekilde insan içine karışmıyor, kendi işlerini ayakçıları yapıyor. Her geçen gün tuzaklarına düşen insan sayısı çoğalıyor. Ve onlar çoğaldıkça kanser hücresi gibi üremeye devam ediyorlar. Ne kadar çok kişi olursa o kadar çok para olur mantığı yani. Artık onlara çalışmak istemeyenler, kendisini intihar ederken buluyor. Çünkü bu durumu ona söyleseler bile tehdit edilecekleri konuyu bildikleri için sesleri dahi çıkmıyor. Ne bir polise gidip yardım isteyebiliyorlar, ne de çevrelerindeki kişiler; elini tutup bu bataklıktan çıkarabiliyor. İnsanların içine öyle bir işlemişler ki, kene gibi kanlarını sömürmeye devam ediyorlar. Kurtuluş yolu bulamayan gençler de, üzerlerindeki baskıya daha fazla dayanamayarak kendilerine kıyıyorlar."

Carmen bir süre boyunca sessiz kaldı. Düşünüyordu. Kardeşinin nasıl bu yoldan çıkabileceğini ve nasıl bu yola girmiş olabileceğini.

Onu bu tuzağa düşürenler ve bu işin içinde olanlar için aklında çok insancıl fikirler yoktu. İnsan olmayana, insan gibi davranılmazdı. Ve onların ilkesinden biri de buydu.

"Anıl'ın erişemediğimiz dosyalarına erişmemiz gerekiyor. Telefonuna ulaşmanın bir yolunu bulmalıyız." Hoşnutsuzlukla devam etti. "Türkiye'de olduğumuz zaman gözler bizim üzerimizde oluyor. En ufak boşluk dahi bulamıyoruz. Çünkü aileleri kalabalık ve ne yapsalar birlikte hareket ediyorlar." Brendon onu onaylarken bir süre ikisi de düşüncelere daldı.