DİNCİ 2 -GAY

-22-

Elimle başımı ovuşturdum. Koltuktan kalkıp ecza dolabından hapı almak için yürüdüm. Yürüdüğüm her an kayıp gidiyordu.

Televizyon izlerken bir anda olmuştu. Googleye sorduğumda ise kanser çıktığımı öğrenmiştim.

Ecza dolabının içinden ağrı kesici çıkardım ve bir tanesini açıp avucuma aldım. Hapı geri koydum ve mutfağa adımladım.

Gerçekten de zordu. Her yer kayıyordu.

Bardak alıp su doldurdum ve tam ilacı ağzıma attım. Ardından suyu da ağzıma götürdüm. İkisini beraber yutarken, kfpı çaldı.

"Off kim bu saatte?" Diye kendi kendime ofladım. Saat erkendi ama bana göre çok geçti.

"Ben geldim!" Diye seslendi kapının ardındaki ses.

"Gaye?" Diye şaşkınca ses verdim kapıyı açmadan önce. Yavaşça kapıyı açtım.

"Efendim?" Dedi aynı benim şaşkın ses tonumla. O gülerken ben ise şaşkınca bakıyordum. Efe bahsetmiş miydi acaba?

"E içeri geçmeyeyim mi?" Dedi üzgünce. Şaşkınlığımı bırakıp kenara geçtim. Ayakkabılarını çıkardı ve ayakkabılığa koydu.

"Hoş geldin, seni görmeyi beklemiyordum. Başım da fazla ağrıyor o yüzden böyleyim." Dedim yavaşça konuşurken. O geçmiş çoktan otururken ben de kendimi boş kanepeye attım.

"Efe'yle ayrılmışsınız doğru mu?" Dedi direkt konuya girerken.

"Seni buraya Efe mi gönderdi?" Dedim bıkkınca. Efe'ye karşı sinirli değildim. Eğer Efe bana karşı sinirliyse çok haklıydı. Aynı şekilde ben Efe hakkında böyle bir şey öğrensem daha ağırını yapardım.

"Evet sahte ilişkimiz de bitti. Lütfen ona ilet. Bana sinirliyse çok haklı, kırgınsa çok haklı, nefret ediyorsa nefretinde bile çok haklı." Dedim üzgünce.

Gaye ise bana bakıyordu sadece. Dudaklarını büzdü.

"Onu arkadaş olarak tanıdım ve çok sevdim, bana olan hislerini bile anlayamadım. Ondan çok çok özür dilerim. Geri gelmesini bekleyemem ama özür diliyorum." Dedim yalvarırcasına. Gaye telefonunu çıkardı daha sonra yine bana döndü.

"Senden nefret etmiyor. Ama sana sinirli. Dediğin gibi..." dedi ve telefonunu koltuğa koydu.

Ağrıyan başıma elimi koydum. Ne yapacağımı bilmiyordum...