Gizem Yazmak

4.5K 431 155
                                    

Selam periler, nasılsınız? ^-^ 

Gizem okumayı çok seviyorum. Bir şeyi bilmemek bazen sinir bozucu oluyor, özellikle her daim kaybolan renkli saç tokalarım sinir bozuyor. Ama okumaya gelince her şey gökkuşağına bulanıyor, peri tozları yağıyor, renkler fışkırıyor her yerden, hayvanlar ve kaktüsler basıyor ortalığı, sonra kedi- Ayh, heyecandan kalp krizi geçireceğim. Tamam. 

Gizem yazmak çok eğlenceli bir şey olmalı. Şahsen beceremediğimden bilmiyorum...

Ama yine de bunun hakkında birkaç şey söyleyeceğim elbet.^^ 

Gizem yazmak elbette, bazı şeyleri ucundan gösterip merak ettirmek ve zamanla bu merakı artırmaktan geçiyor. Mesela kayıp insanlar uzaylılar tarafından kaçırılmıştır belki ama bu olasılığı okuyucuya sen söylemezsin. Tonlarca başka olasılığı verirsin. Mesela bir seri katil, yangın veya başka bir şey. Ama uzaylıların olasılığını sen vermezsin. Okuyucuların kafandakini tahmin edememeli. 

Okuyucu ve kurgu karakter aynı düzeyde gitmeli, biri ne biliyorsa öteki de bunu bilmeli. Mantıken, okuyucu kendini karakter yerine koyacaksa böyle olmalı. Yoksa okuyucu romanda kendi yerini bulamaz.

Arada yanlış ipuçları olmalı. Kafa karıştırmalı. Sonuca yaklaştıkça ipucu ve gizem artmalı. Ani bir OHA olayı olmalı. Her şey tersine dönebilir mesela. Bir anda. Arada bir karakter okuyucudan önde olabilir. Örneğin bir karakterin katili önceden gördü ve bu olasılık ortaya sonradan çıktı. Okuyucu "N'oluyor be?" olur ve bu okuyucudaki heyecanı aktif kılar.

Burada son çok önemli. Kafada soru işareti kalmamalı, o kadar şeye değer bir son olmalı. Ama her şeyi anı anda verirken dikkatli olun, her şeyi kronolojik sırayla verin ki her şey kafalara otursun.

Sir Conan Doyle'un yazma tarzından da bahsedip bölümü fazla uzatmadan gideceğim, fena uyku bastı periler. Saat daha 10.30 anaperi.

Yazar önce her şeyi planlıyor; başı, sonu, ipuçlarını... Ve sondan başa işliyor romanını. Romanını adeta resmediyor, neyi ne zaman ne dozda vereceğini iyi biliyor. Her şeyi anında vermiyor. BU ÖNEMLİ. Olayın tümünü veya sonunu hemen vermeyin. Geçenlerde şuna rastladım, kitapta her şey sindire sindire yavaş gidiyordu ama her şey pat diye çözülüverdi. Böyle yapmayın mümkün olduğu kadar.

Ha bir de, Sir Arthur Conan Doyle'un, Sherlock Holmes'u oluşturan kişinin, perilerin varlığını kanıtlamak için bir milyona yakın para harcadığını biliyor muydunuz? O zamanlar yaşasaydım kendimi ona gösterirdim ama işte, adam boşuna tonla para harcadı... 

*Gerçek bilgidir. Sir Doyle; periler hakkında yazılar yazan, dergiler çıkaran, kendince perilerle ilgilenen insanlara sağlam destek vermiş ve peri dergilerinin tamamına yakınını satın alarak okumaları için bedava kimi kimseye vermiştir.*

Bölüm sorusu: Siz saat kaç civarında yatıyorsunuz?


Wattpad'de Yazar OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin