2 | 14. Bölüm: "Körebe"

73.7K 7.4K 11.5K
                                    

2.KISIM

Merhabalar, yeni bir bölümle gelmiş bulunmaktayım. Bu bölüm kesinlikle teorilerinizi etkileyecek. O yüzden dikkatli bir şekilde okumanızı tavsiye ederim.

Lütfen okuyunuz!

Bir önceki bölümde bin yorum istemiştim sizden ve beni o kadar şaşırttınız ki... Arkadaşlar siz neymişsiniz öyle... Okuyanlar her geçen gün artıyor. Ve ben geçen bölümde anladım ki cidden de yorum yapmadan okuyan bir sürü kişi varmış. Ama aynı zamanda anladım ki, siz önceki bölümde çok güzeldiniz. Beraber okuyormuşsunuz gibiydi yorumlar. Keşke benim gözümden kendinizi görebilseydiniz...

Teşekkür ediyorum hepinize. Bu bölüm çitayı biraz arttırmak istiyorum. Çok fazla değil, bin yerine 1,5k yorum istiyorum. Zaten o kadar kolay aştınız ki sınırı bunu kolayca yapabileceğinizi biliyorum. Sadece lütfen nokta ya da sayı gibi yorumlarla sayıyı yükseltmeye çalışmayın. İstediğim dolu dolu duygularınızı yansıttığınız, düşüncelerinizi yansıttığınız yorumlar.

Şimdi bölüme geçebiliriz, hepinize keyifli okumalar diliyorum 🤍

Başladığınız gün ve saat.

Yıldızımıza da basmayı unutmayın lütfen!

🫀🤍

Kontrolü bana ver Gece!

Zihnimde yankılanan ses beni daha çok panikletirken baktığım zifiri karanlığa gömülmek istiyordum. Neden sesi fazlasıyla endişeli ama bir o kadar da kızgın çıkmıştı? Ne yapacağımı bilmiyordum, ona yeniden güvenli miydim? Şu an ne yapmam gerekiyordu?

Kahretsin, hemen karar vermem gerek!

Kaldığım ikilemi fark etmiş olacak ki zaman kaybetmeden tekrar konuştu.

Ben görebiliyorum! Zaman aleyhimize işliyor Gece!

Nasıl görebiliyorsun? En başından beri mi?!

Evet.

Bu nasıl olabilir ya? Sen görebiliyorsan benim de görmem lazım? Sinirlerim daha da gerilirken karşımdaki varlığın havada yarattığı ısı değişimini vücudum hissediyordu. Daha da yoğun hissetmeye başlamamın sebebi yaklaştığı için olmalıydı. Artık bir karar vermem gerekiyordu.

Ayrıca parmağımı çeken ip durmuştu. Artık çekmiyordu ve bu hareketsizlik beni daha da dibe çekiyordu.

Benim hala göremediğimi varsayarsam kurtarsa kurtarsa bizi buradan diğer tarafım kurtarırdı diye düşünüyordum. Çünkü o benim aksime görebiliyordu. O yüzden biraz da panikle, "Kontrol sende!" demiştim. İki seçenek de birbirinden beterdi lakin en az hasarlı çıkabileceğimiz olasılıklara yürümeye çalışıyordum.

Uykuda gökten düşerken o içinin çekilme hissi gelerek benliğim geriye atıldığında gözlerimde bir perde varmışçasına indi ve bir anda zifiri aydınlığa bulandı. İlk gördüğüm şey, kapının tam önündeki ve yaklaşmakta olan siyah bir sis bulutuydu. İnsan bedeninde gibiydi. Biz etten ve kemikten oluşurken o sadece siyah dumandan oluşuyordu.

Kırmızı gözlerini görmezden geleceğim.

Ama bir dakika, kırmızı gözler... Ben bunları tanıyordum!

Ammar kabilesi!

Ta kendisi.

Bir saniye bile zaman kaybetmeden, bana doğru yaklaşmakta olan o varlığa ilerlemeye başladım. Ben sadece izleyici gibiydim. Hissettiğim duygular ve davranışları o yönetiyordu. Ve şu an içimi kaplayan öfke her saniye kat ve kat artıyordu. Damarlarımdaki kanın sıcakladığını hissedebiliyordum, avuçlarım yanmaya başlamıştı.

22 | GECENİN SANRISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin