FIRAT / bxb

12.BÖLÜM

Mesaj Aylin'dendi ve Fırat'ı dolduran kişinin kim olduğunu anlamam pekte zor olmamıştı. Onunla görüşecektim ama ilk önce Fırat'la konuşmam gerekiyordu. Bu iş babamın gözüne girmem için en iyi yoldu ve Fırat bunun gayet farkındaydı. Çocuk gibi yoluma taş koymaya çalışıyordu.

Fırat'ın arabaya gittiğini bildiğim için arkasından gittim arabaya. Arabanın kapısını açtığımda sinirden tırnağını yiyen bir Fırat'la karşılaştım . Kaşlarını çatmış bu halinin ne kadar tatlı olduğunu bilmeden somurtuyordu. Bu haline ne kadar yumuşayacak gibi olsamda kendimi tutmuştum.

"Isırma kanıyacak parmağın."

"Sanane Berk . Sen git o Alihan'a yap bu düşünceli halleri."

"Offf. Fırat çocuk gibisin. Ne kadar yanlış sözler sarf ettiğinin farkındasın. Tanımadığın insan hakkında böyle şeyleri çok basitmiş gibi söyleyemezsin . "

"Berk bana sadece iki gündür tanıdığın insanı koruma. Ayrıca ben olanı söyledim ibne işte başka ne dicem ."

"Allah'ım hâlâ ibne diyor yaa. İbne ne ya . Gay diyemiyor musun ? Ha ayrıca sanane milletin kimi siktiğinden siktirdiğinden . "

"Sanane diyo ya . Ya adam sana hallense sen de kabul mü edeceksin ? Sapığın teki o . Kafan mı güzel senin."

"Ne zamandır birini sevemek sapıklık oldu ve ben küçük çocuk değilim bana kimin zarar verip veremeyeceğini anlayabilirim . Ayrıca ben gay olsaydım bana da böyle tepki verebilecek miydin acaba?" Bu soruya vereceği cevap beni korkutuyordu ancak elbet bir gün öylede olsa böyle de olsa öğrenecektim.

"Olamazsın Berk öyle bır şey olmaz ."

"İnsan değil miyim ben ? Niye bu kadar geri kafalı konuşuyorsun . İnsanlar senin gibi sığ düşünenler yüzünden ne kadar acı çekiyorlar biliyor musun? Gerçi ne kadar anlatsam da bir duvara anlatmaktan bir farkı olmayacak ama şunu bil aşk bir sapıklık değil, asıl sapıklık taciz, tecavüz gibi şeyler . Dışarıda yapılan o kadar iğrenç şeyler var ki ama size çok daha basit geliyo aşka sevgiye sapıklık demek ."

Kendimi ağlamamak için zorluyordum. Bu özelliğimden nefret ediyordum çünkü ne zaman bir olay olsa gözlerim dolar ağlamaya başlardım ve Fırat avuturdu. Belli ki bu saatten sonra beni avutan biri olmayacaktı kendi kendime yetmeyi öğrenmem gerekiyordu . Fırat'ın onu sevdiğimi öğrendiğinde yalnız kalacağımı anlamıştım.

Ortam çok sessizdi ve bu sessizlik beynimin içindeki düşünceleri bastırmama yardımcı olmuyordu. Arabayı çalıştırdım ve şirkete doğru sürmeye başladım . Onun ne düşündüğünü merak ediyordum ama öğrenmekte beni korkutuyordu. Ailesinin ne kadar açık düşünceli ve anlayışlı olduklarını biliyordum ve Fırat'ın böyle düşünmesine sebep olan şeyi de merak ediyordum.

Fırat kafasını dışarıya çevirmiş saçıyla oynuyordu. Ona her baktığımda gerçekler yüzüme vuruyordu ancak bu duygudan da vazgeçemiyordum. Nişanlı olmasının yanına bir de homofobik olması omuzlarımda ki yükü daha da ağırlaştıyordu. Gün geçtikçe sevgimin altında eziliyordum fakat elimden bir şey gelmiyordu. Ben kendimi bu yükün altından kurtarmazken başkasının beni kurtarmasını bekleyemezdim . Ayrıca ben hiç onu sevmemeyi düşünmemiştim ki onu sevmek; nefes almak , yemek yemek, su içmek gibi hayati önem taşıyordu bende . Her şey yapardım da kalbimden onu söküp atamazdım.

Şirketin önüne geldiğimizde Fırat hiç beklemeden kapıyı çarpıp çıkmıştı. Ben ise arabada öylece gitmesini izliyordum.

Bir şeyleri halletmek istiyorsam önce sorunun kaynağını bulmam gerekiyordu . Bu yüzden sorunun kaynağı olan Aylin'i aradım .

"Efendim canım."

"Aylin hemen attığım konuma geliyosun ve konuşuyoruz."

"Hay hay ."

Telefonu kapatır kapatmaz yakınlardaki bir kafenin konumunu attım. Kafeye gidip beklemeye başladığımda ne konuşacağımı düşünmeye çalışıyordum. Ben düşüncelere dalmışken karşımdaki sandalyenin çekilme sesini duydum. Aylin sırıtarak bana bakıyordu. Sırtımı dikleştirdim ve düşük olan omzumu düzelttim.

"Çok beklettim mi canım?"

"Aylin bu boş konuşmaları bırakalım. Fırat'a Alihan hakkında ne dedin ?"

"Alihan hakkında ne diyebilirim ki. Adamı tanımıyorum bile. "

"Haklısın. O zaman soruyu şöyle değiştirelim Fırat'ın cinsel yönelim hakkında bi bok bilmediğini ikimizde biliyoruz . Ancak Fırat bu konu hakkında ağzını açmazken bugün nedense konuşası tuttu , hem de Alihan'la görüşeceğim zaman . Sen Fırat'a ne gibi şeylerle aklını doldurdun da bugün saçmaladı?"

"Doldurmak demeyelim de bilgilendirmek diyelim . "

"Aylin laf kalabalığı yapmayı kes ve doğru düzgün ne sik yaptığını anlat."
Büyükçe nefes verdi ve o itici gülümsemesini yüzüne takındı.

"Bak canım benim ben Fırat'a bir şeyler anlatmasam da Fırat zaten böyle bir insan. Sana en başından olacakları söyledim."

"Aylin Fırat Alihan'ın geleceğini bilmiyordu ve onun hakkında da bir şey bilmiyordu. Diyelim ki araştırdı, onu araştırması için birinin onun aklına girmesi gerekir . O benim iş yaptığım insanları hiçbir zaman araştırma gibi bir uğraşa girmez . "

"Demek ki girmiş Berk ve biliyo musun bu durum o kadar sinir bozucu ki ." Ne kadar düşünürsem düşüneyim hiç mantıklı gelmiyordu. Fırat neden Alihan'ı araştırmak
isterdi ki .

"Sen nerden biliyordun bizim kavga ettiğimizi?" Kavga ettikten sonra gelen mesajı hatırlatmıştım . Sonuçta vahiy inmemişti ona ve nasıl öğrendiğini bilmem gerekiyordu.

"Keşke etrafına dikkatlice bakabilseydin Berk . Sizin arka masanızda sizi izleyen birileri vardı. Ben senin onu fark edebileceğini düşünüyordum ancak zannettiğim kadar dikkatli değilmişsin . Ayrıca olanları bu kadar merak ettiğine göre açıklayayım. Öncelikle Fırat'a biraz bilgilendirme yaptım sonrasında ondaki sana olan zaafını kullandım ."

Aylin tahmin ettiğimden daha tehlikeli biriydi. Fırat'a lgbt hakkında saçma sapan şeyler söylemişti. Benim hakkımda ne söylemişti hiçbir fikrim yoktu ama Fırat onu sevdiğimi bilmediğini biliyordum .Büyük ihtimalle bugün bizim yemek yemeğe gideceğimizi de biliyordu bu yüzden peşimize birilerini takmıştı. Alihan'ın araması ise tesadüftü. Beynim artık isyan bayraklarını çekmişti ve düşünmek istemiyordum.

Aylin karşımda sırıtarak durması ve yaptığı şeyleri normalmiş gibi davranması sinirimi bozuyordu. Fırat'ı nasıl manipüle edeceğini çözdüğü belliydi , böylece istediği şekilde kullanıyordu Fırat'ı.

Burada böylece oturmak istemediğim için kalkmak için hareketlendim .

"Nereye? Daha yeni geldik . Bir şeyler ısmarlamıyacak mısın bana ?"

"Bok ye Aylin . Gidiyorum ben senin gibi boş insan değilim maalesef. "
Kollarını bağlayıp geriye yaslandı ben ise ayakta ona bakıyordum.

"Ay durma git . Git de dünyayı kurtar Berk. " Attığı kahkayla etrafımızdaki insanlar bize dönmüştü. Ben daha fazla burada duramayancağım için oradan çıktım.