25.BÖLÜM

756 49 5
                                    

Gece babasının çağırmasıyla masada toplanmışlardı. Kardeşleri burdaydı ancak abisi ortalıklarda görünmüyordu. Babası bu saatte toplanmalarını emrettiyse kesinlikle bir seyler olacaktı. Gergindi ancak bunu belli etmemeliydi çünkü burası kurtlar sofrasıydı . Baba dediği insan onları sadece kendi önemsiz adamı olarak görüyordu. Verdiği emri ne kadar iyi yaparsan o kadar bu masada söz hakkın oluyordu. Buna göre oturuyorlardı zaten . En başta babası sonra en sevdiği ve emrine itaat eden sözde çocuğu. Alihan abisinin yanında ikinci sıradaydı . Ne kadar son sıraya yakınsan o kadar ölüme yakın olurdun, yani ölmemek için çabalardın bu evde .

Alihan da çok çabalamıştı . Burda oturması için onu motive eden tek şey bu değildi tabii ki . Annesinin isteği.
Babasını öldürüp intikam almak .
Bunun bu kadar basit olmadığının farkındaydı bu yüzden daha da güçlenmesi ve babasının ona olan güvenini artırmak zorundaydı.

Herkes gibi o da bekliyordu. Bu odaya ve bu masaya sadece onlar oturabildikleri için Kaya yoktu yanında. O olsaydı bu kadar gerilmez omuzları daha dik bir şekilde otururdu . Annesi öldükten sonra onun tek dayanağı oydu . O yanındayken her zaman güçlü hissediyordu. Belki o olmasaydı bu intikam fikri aklında hiç olmaz ya intihar eder ya da annesi gibi babası tarafından öldürülmeyi beklerdi.

Kapının açılmasıyla omuzlarını dikleştirdi . Bastonun sesi odada yankılanınca herkes gibi o da ayağa kalktı ve kafası eğik bir şekilde babasının oturmasını bekledi. Emir gelince oturup gecenin bir vakti neden toplandıklarını öğrenmek için bekledi .

Önce ışıklar söndü sonrasında duvara bir ekran yansıdı.

" Herkes burda belli ki . O zaman izlemenizi istediğim gösteriye geçelim. Alihan bunu izledikten sonra odama geliyorsun ."

Gösterinin ne olduğunu anlamıştı. Babasına yapmamak için karşı çıktığı katliamdı. Abisinin burda olmadığına göre yapması için onu görevlendirmişti. Bunca zaman ilk defa dost diyebileceği birileri olmuştu ve bu dostlukta babasının gazabına uğramıştı . Nasıl bakacaktı şimdi Berk'in yüzüne? Ne diyecekti ? Herkes onlardan korkarken onlar babalarından korkuyorlardı. Emrine itaat ediyorlardı köle gibi . Ama ilk defa karşı çıkmıştı. Çıkmasına çıkmıştı ancak hiçbir şey değişmemişti. Bu kadar basit ve önemsiz bir şeydi can almak anlamıştı.

Bir kadın çığlığı. Gözlerini ekrana çevirdi. Hizmetlilerden biriydi. Sadece işini yapan suçsuz bir kadın acımasızca bıçaklanarak öldürülüyordu. Masadaki kardeşlerine baktı. Her biri keyifle izliyordu olanları. İğrendi kendinden . Demir olmaktan utandı.

Bu sefer bir erkeğin sesini duydu . Yaralanmıştı ancak hâlâ korumak için çabalıyordu. Kaçmamıştı . Ama bir kurşun almıştı canını. Kaçmalıydı diye düşündü. Eğer kaçsaydı kurtulur muydu o yarayla ? Suç onda değildi ki . O canı pahasına korumaya çalışıyordu ekmek yediği yeri .

Ekrana bu sefer gecenin başrolü çıktı. Bekir Aksoy. Her yerinde kesikler , yaralar , kafasında da silah vardı. Abisi saçlarından tutmuştu adamı . Adamın gözlerinde ne korku vardı ne de başka bir şey . Bu abisni sinir ettiği belliydi . Sadece abisini değil ekrana kilitlenmiş olan babası da belli ki sevmemişti bu görüntüyü.
O da böyle bir şeyi beklemiyordu . Öleceğini bilmesine rağmen hâlâ direnmesinin ne anlamı vardı anlamıyordu.

"Çok misafirperver biriymişsin Bekir efendi öyle duydum. Ha bi de babamın selamı var onu da getirdim ."

"Niye baban kendi gelemiyo mu , gelirken yolda nefessiz kalıp ölmekten mi korktu yoksa ?"

FIRAT / bxb    Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin