"Gözlerin parlıyor.." ✓Jeongbin

6- Karşı çıkmak

İyi okurmalar okurtmalar

👊 punch punch

Jeongin'den

"Hocam okul gezisi varda Acun Ilıcalı'nın survivor programındaki gibi ormanlık biryer var orada 2 geceliğine kamp yapıcak mışız onun için geldim bunlarda onay kağıtları"

"Tamam dağıt onlarıda Jung Hoseok."

bu gün perşembe günü ve yarın için bir okul gezisi düzenleniyormuş. Kamp yapıp doğal alanda yaşamayı öğrenecekmişiz bu nasıl bir gezi böyle ben ne bileyim karşıma ayı çıkmayacağını. Önüme koyulan onay kağıdı ile bir süre bakıştıktan sonra Beomgyu'dan mavi tükenmez kalem alıp annem ve babam yerine kağıdı doldurmuştum.

Annem ve babam bu konu hakkında ne diyeceklerini bilmiyordum, eve gidince gösterirdim sonuçta kağıtları bugün toplamıyorlardı. Felix'in ailesi Seul'de olmadığı için o rahattı tabiiki.
Seungmin'de gelecek sanırım çünkü babasü onu pek takmazdı. Anneside, babasının her dediğini onaylamak zorunda olduğu için birşey diyemiyorlardı Seungmin'e. Basit bir umursamamazlık değildi bu Seungmin'in babası Seungmin'e hiç ilgi göstermezdi bile.

Bence bunları düşünmenin sırası değildi ha?

Benimse düşündüğüm tek şey, Changbin gelecek miydi. Hayır onu önemsediğim falan yok sadece merak ediyorum. Hayır, aynı şey değil kesinlikle.

(...)

Öğle tenefüsünde Ben, Seungmin, Felix ve Yeonjun beraber takılıyorduk. Yeonjun'u biz davet etmedik, o bize katılmıştı. Seungmin Yeonjun'a, Yeonjun fark etmesede bıkmışcasına bakıyordu. Kurban olurum Yeonjun hiç birşeyin farkında değil gülümsemesini eksik etmiyordu.

"Yeonjun sen bi siktir gitsene knk niye burdasın sen"

"Ya anlattım ya Taehyun ve Beomgyu flörtleşiyodu istemediler beni, Soobin dedikodu toplamaya gitti Kai'ininde sohbet sarmıyo. Üstelik duymamış olayım Seungmin! Sen beni sevmiyor musun? Ayıp ettin."

"İstemiyorum amına koyayım-"

"Yeonjun arkanızdayım ben."

Seungmin ve Yeonjun tartışırken arkamızda durup Yeonjun'un sözlerini duyan Kai'ye dönmüştük hepimiz. Cidden heryerden çıkıyorlar bunlar.

"Kai'cim ahhaah şakalaşıyoruz ya ahha ahah haha"

"Yeonjun bir siktir git amına koyayım"

"Haahh hahahaa duyamıyorum ki seni ahahha"

Bu 3'lünün kavgalarına dayanmaya çalışan ben ve Felix yavaşça oradan uzaklaştık. İkimizde bahçeye çıktık hava almak için. Havadan sudan konuşup bahçede yürüyorduk bir banka oturmaya karar verdik.

Tam o sırada gözüm Changbin'e kaymıştı.

Changbin'den

Öğle tenefüsünde Minho, Hyunjin ve Ben bahçeye çıktık. Dedoş yanımızda değildi çünkü o sınıfta test çözüyordu.
Bahçede dedikodusu yayılmış Rosé'yi gördük.

Okul çıkışı Rosé'nin bir adamın evine gittiği görülmüş bu adam babası değildi çünkü babası 2 ay önce ölmüştü.

Rosé ile uğraşacağımı anlayan Minho ve Hyunjin bir banka oturacaklarını söyleyemişlerdi. Bende başımı onaylar anlamda salladım. Onlar banka oturmaya giderken bende Rosé'nin yanına gittim ve kolundan tutup kulağına yaklaştım.

"Küçük sürtük bu sefer kimin evine gidiyorsun?"

Rosé'nin ürperdiğini hissedebiliyordum. Rosé, kolunu tuttuğum elimden kurtulup bir adım uzaklaştı benden.