8- Adana dürümcüler

488 83 224
                                    

Jeongin'den

"Felix 2 gün kalıcaz alt tarafı fondöten almana gerek yok"

"Jeongin çillerimi sevmiyorum biliyorsun almam gerek"

Şuan Felix'in odasında yarım saattir Felix'in gezi için çantasını hazırlamasını bekliyordum. Okula daha 1 buçuk saat vardı bu yüzden Felix yavaş davranıyordu. Ben çoktan çantamı hazırlamıştım.

Kapının çalmasıyla Felix'in yatağından kalkıp odadan çıktım. Kapıyı açtığımda karşımda Seungmin vardı. Seungmin ile mutfağa gidip birşeyler hazırladık. Felix'de çantasını hazırlayıp geldiğinde beraber kahvaltı yapıp evden çıktık.

Okula geldiğimizde geziye gidecek olanlar bahçede oturup otobüsü bekliyorlardı. Felix ben ve Seungmin konuşurken yanımıza Hyunjin gelmişti.

"Selamm Hyunjin ben"

Felix, gözlerini devirip telefonunu eline aldı. Hyunjin'in amacını ben ve Seung anlamıştık birbirimize bakıp sırıtıyorduk.

"Hoş geldin Hyunjin"

"Hoş buldum Seungmin"

"Belli hoş bulduğun zaten"

Mırıldanarak ve gülerek sôyleniştim bunu. Felix fark etmiş olmalı ki bana bakış attığını görmüştüm.

"Hey Felix hatırladın mı beni"

"Mhm evet Hyunjin"

"Görüşürüz demiştin bende görüşmek için geldim nasılsın"

Hyunjin Felix'in yanına oturmuştu, ben ve Seung'da onları yalnız bırakmak için oradan tuvalete gitme bahnesiyle ayrılmıştık. Felix'in içinden 'Beni yalnız bırakmayın ananızı sikerim' dediğini tahmin edebiliyordum.

Ben ve Seung başka bir yere oturmuştuk, konuşuyorduk. Gözlerim aniden bahçede yalnız başına oturup siyah dağınık saçlı, siyah dar t-shirtlü kıyafetleriyle telefonuyla ilgilenen Changbin'e kaydı.

Cidden iyi gözüküyordu. Sanırım oda geziye gelicekti, onunla aynı otobüse düşmemek için içimden tanrıya yalvarıyordum.

Ben Changbin'e bakmaktan öylece dalmıştım, Seungmin'in uyarısı ile kendime gelince Changbin'inde bana baktığını görmüştüm. Yanlış anlamasın diye ona dil çıkartmıştım, oda bana göz devirip telefonuna geri odaklanmıştı. Bende Seung ile konuşmama devam ettim.

Çok geçmeden Felix buraya doğru gelip yanımıza oturdu. boş ama bir o kadarda pozitif bir yüz ifadesi vardı yüzünde.

"Noldu Feliks yüzün bir garip"

"Ne olcak yavşak gene yavşaklığını yaptı"

"Öpüştünüz mü yoksa"

"Yuh çüş oha ebenin nikâhı abart Jeongin"

Bunu diyen Seungmin'di, zaten aynı anlama gelen kelimelerden kırk tane kullanması Seung olduğunu belli ediyordu.

"Anlatmicam he dinlesenize amk"

"Tamam tamam anlat"

Seung ve ben ikimiz aynı anda söylemiştik bunu.

"Ya işte oturdu yanıma saçlarımla oynadı-"

"Ohoo Felix elendin sen en sevdiğin şeydir bu"

"Jeong ağzına sıçayım sakın Hyunjin'e söyleme bunu herneyse, işte geldi dedi sevgilin var mı bende dedim yok ondan sonra 'Sevindim o zaman bir ara buluşup tanışmak güzel olurdu' diyip saçımı bıraktı bende mhm diye mırıldandım sonra ben bir tuvalete gidiyim dedim buraya geldim"

"Gözlerin parlıyor.." ✓JeongbinWhere stories live. Discover now