| - KARIŞAN İKİ HAYAT - | TAMAMLANDI

"Sarılayım Mı?"

01.04.2023

ALLAH'IM İNANMIYORUM BUGÜN 1 NİSAN! AŞKLARIM DİĞER BÖLÜM ÇOK EKŞINLI OLMADIĞI İÇİN BİR BÖLÜM DAHA YAZDIM. BU DA KISA OLDU. O YÜZDEN BU İKİ BÖLÜMÜ YAYINLAYIP HEMEN BİR TANE DAHA YAZMAYA KOŞUYORUM.

YAZIM HATALARINDAN NEFRET EDERİM AMA BU ARALAR ÇOK DİKKAT EDEMİYORUM KUSURA BAKMAYIN BEBEKLERİM.

✨İYİ OKUMALAR AŞKLARRIMMMM ✨

B

ugün perşembeydi. Günler çok sessiz ve sakindi ama hızlı geçmişti. En sevdiğim günlerden biri de perşembeydi. Bunun nedeni ise kesinlikle ve kesinlikle Gülcan karısının okulda olmamasıydı.

Okula yaklaştığımda da müziğimin sesini biraz kıstım ki ileride olacak duyma problemlerim sanki şimdi olmuş gibi görünmesin, biri bana seslenirse duyabileyim.

Kimseyle göz teması kurmadan içeri girmeyi başarabilmiştim. Bazıları öyle bir bakıyordu ki, denk düşmeyelim bitersin gibi. Bazıları da Allah'ın yok mu lan senin, insan bir selam sabah verir imansız dermiş gibiydi. Bu okulun öğrencilerine acil resetleme lazımdı. Acil...

Bir dakika! Daha önemli bir şey var. Sınıfımızın kapısı ilk defa kapalı! Sabah sabah! Of inşallah Zeynep ve Muhammed'i öpüşürken basarım, amin.

Kapıyı ben açtım sanıyordum ama sınıftan biri benden önce açmış önüne bile bakmaya tenezzül etmeden adım attığı için bana çarpmıştı.

" Yavaş!"

Ee, bu Emrahtı. Üç gündür okula adımını atmayan, biraz daha gelmese yüzünü unutacağım Emrah.

Nefret ediyordum suratıma tip tip bakılmasından. Bir şey mi vardı ya, söylesenize!

" Kusura bakma Rana." Bunu söyleyen tabiki de Emrah değildi. Yanında süreklemekten zevk aldığı Sametti.

" Kusura bakarım Samet." Ben de Emrah'a, çocukken yazdığım Taehyung ile hayal etlere şuan okurken yaptığım ' Allah sana akıl fikir versin Rana.' bakışını yapıp sınıfa girdim. Bunu sadece Army'ler anlardı...

Emrah'ın anne ve babası ayrıydı bildiğiniz üzere. O da canı sıkılınca babasına gidiyormuş. Bu konu onun pek canını sıkıyormuş gibi görünmüyordu çünkü Kaan, anne ve babasının ayrılmasını en çok Emrah'ın istediğini söylemişti.

Yani sağlıksız bir şekilde yürüyen ilişki sırf çocuk var diye daha nereye kadar gidebilirdi ki? Düşündüklerini sandıkları çocuğa bence daha fazla zarar verirlerdi.

" Günaydın."

" Sana da Kaan!"

" Sakin, ne bu sinir sabah sabah?" Sinirlenmenin saati mi olurmuş ya? Harbiden Türk halkı olarak bazı şeyler biz de artık rutinleşmişti.

Yazın dışarı çıkarsın. Bu sıcakta mı?
Kışın çıkarsın. Bu soğukta mı?
Arkadaşlarla buluşcam diyorsun. Gece gece mi? Sabah buluşcam diyorsun. Sabah sabah mı? Çıkmaz ayın son çarşambası mevsimlerin hem karlı hem yağmurlu hem de kavurucu bir güneşin olduğu zaman gece ile sabahın tam ortasında ne yapacaksak yaparız artık.

" Sinirimi bozuyor senin bu üvey abin."

" Yani artık bir şey diyemiyorum. Siz bir şey olmasa bile birbirinizi gördüğünüz an da sinir topuna dönüşüyorsunuz zaten."

" Çok sağol ya, o kadar rahatlattın ki beni."

" Ne zamandır konuşmam gerek konuşmam gerek diyordun. Al işte fırsat. Git konuş, halledin şu aranızda ki meseleyi. "