"1 Nisan"

7.1K 379 108
                                    

01.04.2023

Sabah yanlışlıkla elim çarptı ve daha yazdığım bölümün yarısı kadar bile olmayan yazıyı birden paylaştım. Umarım kimse görmemişti ehhe :( valla üzülürüm görmedim diyin 🙈

Bol Emrahlı bir bölümmmmm.

✨ İYİ OKUMALAR AŞKLARRIMMMM ✨

Okuldan sonra ki üç ders de boştu. Bu boş derslere güvenip kitlemişlerdi Rana ve Emrah'ı. Öğle arasından sonra ki ilk iki dersi müzik odasında geçirmişlerdi.

İkisi de çok gergindi. İki de çok sinirliydi. Ve yine ikisi de birbirlerinin bu hallerine çok alışıktı.

Emrah'ı, psikolojisi bozuk, Allah'ın akıl hastanesi kaçkını diye kodlamıştık ama Emrah hiç de öyle biri değildi.

Hiç yakın bir kız arkadaşı olmamıştı. Sevgilisi tabiki olmuştu ama aralarında ki sevgi, saygı gerçek miydi? O tartışılırdı işte.

En son okula gelen Peri diye bir kızı sevdiğini düşünmüştü. Aman ne sevmek, ne sevmek? Erkeklerin %80'i zaten gazla çalışıyordu. Okuldakiler yüzünden en yakın arkadaşı ile de arası bozulmuştu. En sonunda kız lez çıkınca Emrah ve Poyraz da ortada göt gibi kalmıştı işte. Ne Emrah ne Poyraz, o kızı gerçekten sevmemişti.

Sonra Rana çıkıp geldi. Aynı öz kardeşi gibi gördüğü Kaan'ın bir anda hayatına girdiği gibi...

Kaan, saf bir çocuktu. Eğlenceliydi, komikti, sırdaştı, iyi bir arkadaştı ama onun iyiliği bu bok gibi dünyaya fazlaydı. Onu burada yerlerdi. Tabi Emrah'ın annesi Sevda Hanım, Kaan'ın babası Serdarla evlenene kadar.

Ağlamak, güçsüzlüktü. Ağlamak, yenilgiyi kabul etmekti.

Kaan'ın gücü de dili de Emrah olmuştu. İlk başlarda o da ısınamamıştı, bir an da evin içine dahil olan iki erkeğe. Kaan'ı tanıdıkça, yaşadıklarını öğrendikçe ona soğuk davrandığı günler için çok üzülmüş, çok özür dilemişti. Hep bir erkek kardeşi olsun istemişti ve olmuştu da. Belki Kaan onunla futbol oynamıyordu, dövüşmüyordu ama varlığı bile Emrah için yeterdi.

Emrah, anne ve babasının kavgalarını duymazdan gelerek büyümüştü. Çünkü bu hayat her şeyi kafaya takıp, umursamak için çok kısaydı. Bu hayatta neyiniz olacaktı biliyor musunuz?

Eli sadece maddiyattan değil de maneviyattan da bol olan dedeniz. Emrah belki ailesinden, kendisinden bahsetmişti Rana'ya ama onunda çok sevdiği, başına bir şey gelirse hayatının duracağı bir dedesi vardı.

Bu konuda Rana ile benziyorlardı biraz.

Anne ve babasının hiçbir zaman birbirlerine sevgi dolu sözcükler söyleyip aşkla bakmayacağını biliyordu. Sevgiyi dedesinden öğrendi.

Annesinden sabretmeyi, babasından da keşke hiç almasam dediği sinir duygusunu öğrendi. O da sevmiyordu bir an da parlamayı ama kendine engel olamıyordu işte.

Neyse Rana'ya gelelim biz.

Rana diğer kızlar gibi değildi. Ne yılışıktı ne de çok uzaktı. Her seferinde huysuzlanacak, kavga edecek bir şeyler buluyorlardı. Zıt kutupların birbirini çekmesi bu işte. Rana'nın hiç istemediği bir kişilikte Emrah ve Emrah'ın doğuştan gelen sinirini katbekat üstüne katarak arttıran Rana.

Yalan söylemiyordu Emrah. O gerçekten alışmıştı. Rana giderse eminim en derinden hissedecekti onun yokluğunu.

Rana bambaşka biriydi.

 | - KARIŞAN İKİ HAYAT - |  TAMAMLANDI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin