KITASAL SORUNLAR

Bir

Selam lan!

Başlama tarihinizi alabilir miyizzz?➡➡➡

Bu arada tanışalım, Ben Merae, yeni favori yazarın. Hayır hayır iddialı bir insan değilim. İçimden geldi.

Herneyse!

Şimdiden iyi okumalar!

•••

🐦🍃
Asya

"Anne! Lütfen geri dön! Gitmek istemiyorum! Anne!"

Nefes nefese arabanın arkasından koşarken yağan yağmur, önümü görmemi zorlaştırıyordu. Kısık, hatta kapalı, gözlerimle arabanın arkasından koştukça içimdeki korku büyüyordu.

Araba ulaşamayacağım kadar çok uzaklaştığında nefesim kesilmişti. Duraksayıp yanan boğazıma tuttum. Göğsüm hiç durmadan kalkıp iniyordu. Kaç dakikadır koşuyordum?

"Hemen buraya gel Asya! Rezil ettin yine bizi!"

Arkamı döndüm. Babam elindeki şemsiyeyle sinirle bana doğru yürüyordu. Islanmış saçlarımı arkaya ittim. Ona doğru yürüdüm. Benim güçsüz adımlarımın aksine o aceleyle yürüyordu.

Önümde durdu. Kafamı kaldırdım. "Ba-"

Yüzüme yediğim tokatla afallamıştım. Yüzüm yana doğru savrulurken elim yanağımı buldu. "Bunu her seferinde yapmaktan bıkmadın mı ha? Bıkmadın mı?! Daha ne zamana kadar kaçmaya çalışacaksın?"

Kolumdan tutup beni sürüklemeye başladığında söylenmeye devam ediyordu. "Sadece hafta sonları burada kalıyorsun be! Seni yemiyoruz! Sana meraklı değiliz!"

"Özür dilerim." diye fısıldadım. Durup bana baktı. "Hiçbir şeyini eksik etmiyorum! Okulun benim evime daha yakın ve her seferinde sana yeterince harçlık veriyorum! Nankörsün. Çok nankörsün. Beni istememen için bir sebebin yok."

Tekrar kolumu çekiştirerek yürümeye devam etti. Yanağım sızlarken gözlerim dolmuştu. Karın ve üvey oğlunu istemiyorum baba. Bana inanmıyorsun ki.

Babamın söylenmeleri eşliğinde o lanet eve gelmiştik. Dairenin kapısını çalarken şemsiyeyi kenara bırakmıştı. Tıpkı şemsiyedeki gibi üzerimden sular damlıyordu.

Kapı açıldı. "Geç içeri." dedi aksi bir şekilde babam.

Kafamı kaldırıp yapmacık bir endişeyle bana bakan babamın karısına baktım. Gözlerini sinirle devirip ayakkabılarımı çıkardım.

"Sırılsıklam olmuşsun Asya. Dur sana yeni kıyafet çıkarayım da sıcak duşa gir. Hasta olacaksın."

"Gerek yok." dedim sertçe. Babamın bakışlarını bu konuda işe yaramıyordu. Bu kadından nefret ediyordum. Şeytandı!

Eve girip hızlıca kendi odama gittim. Anahtar uzun zaman önce biri(!) tarafından çalındığı için sadece kapıyı kapatmıştım. Dolabın önüne gelip birkaç parça kıyafet çıkardım. Kahve saçlarımdan damlayan sular yere düşüyordu.

Pencereye çevirdim bakışlarımı. Perde kapalıydı ama cama çarpan damla seslerini duyuyordum. Gerçekten bardaktan boşalıyor sanki.

İç çektim. Çıkardığım kuru kıyafetleri yatağın üzerine koyduktan sonra üzerimdeki ıslak kıyafetlerimi çıkarmıştım. İç çamaşırıma kadar ıslandığını görmek sinirlerimi bozmuştu. Kapıyı yoklayarak hızlıca iç çamaşırlarımı değiştirdim.