KITASAL SORUNLAR

Yirmi İki

~Ayrılıq

Büyük abime en sevdiği şarkıyı sordum sanane dedi, iş yaparken telefonumu alıp bunu yazdı... Yanlış şarkıyı da açmış olabilirim, ben de onun yalancısıyım yani. Azerbaycan türküleri seviyormuş beyefendi. Rusça falan dinliyodu bir ara. Neys

Sınır: 400 oy

Asya

"Ay yok ben yapamıyorum." fotoğrafları sakladığım yerden çıkarmaya çalıştım.

Sadece 1 gün olmuştu. Sadece 1 gün dayanmıştım. Fotoğrafları bulup giyinme odasından çıktım. Yabancı adamlar tarafından takip edildiğimizi bilmek, korkutucu hissettiriyordu. O kadar gergindim ki bugün okulda Gökhan'a kendim bulaşmıştım.

Masanın üzerindeki laptopu koltuk altıma alıp kapıyı açtım ve odadan çıktım. Merdivenleri döneceğim sırada karşıma çıkan Buğra'ya çarpmaktan son anda kurtuldum. "Afedersin."

Yanından geçip gideceğim sırada kolumu yavaşça tuttu. Ona döndüm. "Neyin var? Garip davranıyorsun son günlerde. Anlatmayı düşünüyor musun artık?"

Kafamı salladım. Kolumu tutan elini çekiştirdim. "Sen de benimle gel o zaman."

Önüme dönüp merdivenleri hızlı hızlı ilerlerken arkamdan seslendi ama umursamadım. "Kime diyorum ki. Bekle biraz."

Sırt çantasını bıraktığını duydum. Zemin kata geldiğim gibi Kadir beyin çalışma odasına gittim. Kapıyı çalmadan içeri dalınca Kadir bey çatık kaşlarını kapıya doğrultmuştu.

Beni gördüğünde bakışları yumuşarken ayaklandı. "Bir sorun mu var Asya?"

Kafamı sallayıp çalışma masasının önüne geldim ve elimdekileri bıraktım. "Ben yanlışlıkla bir şey gördüm. Ama baktım ki olmuyor, tekrar size göstermeye geldim."

Merakla çatılan kaşlarıyla ne yaptığımı anlamak istercesine bakıyordu bana. Laptopu açıp o dosyayı ararken Buğra nefes nefese odaya girmişti. "Sen koştun mu, ne bu hız?"

Yandaki büyük zarf şeklindeki kargo paketini alıp Kadir beye uzattım. "Bunu dün gördüm."

Uzattığım zarfı alıp hiç beklemeden açtı. Gördüğü şeylerle yüz ifadesinin nasıl değiştiğine şahit oldum. Hızlıca kafasını kaldırıp bana baktı. "Neden bu kadar bekledin?"

Yumuşatmaya çabaladığı sesine rağmen sinirlendiğini görebiliyordum. Gözlerimi kaçırıp laptopu ona çevirdim. "Videoları izleyin." dedim bir yandan da Buğra'ya dönerek.

Buğra olduğu yerden kapıyı kapatarak bana garip bakışları attı ve Kadir beyin yanına gitti. Bakışları ilk başta Kadir beyin elindeki kağıtlara çarptığı için kaşları çatılmıştı. İzin bile almadan elindeki kağıtları çekip karıştırmaya başladı.

Hayretle bize baktı. "Takip mi ediliyorduk?"

Bana döndü. "Niye söylemedin?"

Alt dudağımı ısırıp kenardaki koltuğa oturdum. Videoları görmelerini beklemeden odadan kaçsa mıydım acaba?

"Bunlar ne videosu?"

"Başta olanı ilk başta izlemeniz gerekiyor..." diye mırıldandım.

Kadir bey kalktığı koltuğa burnundan nefes vererek oturdu. Buğra da koltuğun kenarına elini koyup ekrana bakmaya başladı. Oda, bilgisayardan gelen hışırtı sesleriyle dolarken yutkunup kafamı eğdim. Dün kaç defa izlediğimi bilmediğim sesler teker teker kulağıma gelirken kafamı onların tersi tarafa çevirmiştim.