KITASAL SORUNLAR

On Altı

~Just Right

O ikonik klip... Ah be. Kaç sene olmuş.

Naber?

Eğer son zamanlarda yorumlarınızı cevaplamazsam kusura bakmayın. Sanırım wattpadim bozuldu gudgjlg bazı bildirimleri göremiyorum. Daha doğrusu yarısının bildirimi gelmiyor bile. Bölüme girip bakarsam görüyorum.

Herneyse... İyi okumalar! Okula geldiğimiz için niye mutluyum bilmiyorum! Gerçekte olsa nefret ederdim ha

🐦🍃
Asya

Etraftaki insanlara baktıktan sonra yanımdaki Buğra'ya daha çok yapışıp burun kıvırarak "Acaba bunlar okulda da mı mafya?" dedim.

"Herkes bize bakıyor." ay havam batsın! Biliyorum çok güzeliz!

Gülüp koluna sarıldığım elimi kavradı. "Yeniyiz ya ondandır. Üstelik sen ünlüsün Asya."

Duraksadım. Dudaklarım aralandı. Lan!

Hızlıca Buğra'nın sarıldığım kolunu bırakıp bedenimi dikleştirdim. "Acaba beni tanıyan var mıdır ya?"

Cebindeki telefonunu çıkarıp gözümün önünde salladı. "400 bin takipçiyi geçmişsin. Vardır 1-2 kişi." dedi alayla.

Ofladım ve biraz arkamızdan gelen ikiliye baktım. "Onlarla gözükmek istemiyorum. Benim mükemmel kız imajım var. Serseri ya da birilerinin arkasına saklanan değil."

Dediğim şeye içtenlikle güldü. "İmajını yerim senin."

Gözlerimi baygınlaştırdım. "Yedin zaten. Şu halime bak."

"Ne varmış halinde?"

Gözlerimle tutup bırakmadığı elimi gösterdim. Cebine sokmuştu lan elimi! Kafasını kaldırıp tekrar bana baktı. Kaşlarını kaldırdı hafifçe, 'ben bir şey göremiyorum' der gibiydi.

Göz devirip okul ceketinin cebine soktuğu elimi kurtarmaya çalıştım. "Buğra yanlış anlayacaklar, sadece elimi tut. Cebine sokma lütfen."

Omuz silkti. "Her şey yanlış anlaşılmak için zaten."

Ofladım ve kafamı eğerek yanında yürümeye devam ettim. Gıcık çocuk.

Okulun binasına gittikçe yaklaşırken etraftaki bakışlar yüzünden binanın ve bahçenin güzelliğini fark etmemiştim. Saraya benziyor.

'Çaltuğ koleji'

Dudaklarım istemsizce aşağı sarktı alayla. Dalga geçme Asya. Bu kadar gösterişli bir okulda olmanın tadını çıkar.

Boğazımı hafifçe temizledim ve nihayet bize bakan insanlara baktım. Girişin önünde duruyorduk. Maşallah bahçe de... 3 saatte anca geldik.

Giriş kapısının önündeki öğrencilere baktım. Birkaç çocuk sırayla bize baktıktan hemen sonra garip bir şekilde gözlerini kaçırıyordu. Kızların da pek farkı yoktu aslında.

Kafamı hafifçe çevirip arkamdaki ikiliye baktım. Çağın havalı çocuk modunda elleri ceplerinde arkamızdan gelirken yanındaki Turgay'ın- hızlıca önüme döndüm.

Dudaklarımı birbirine bastırdım. Bu çocuk niye 'götünüzü kollayın lan' bakışları atıyordu be? Yutkundum. Abisine çekmesi hoş değildi. Serseri.

Okul koridorlarına girdiğimizde Buğra durup arkasına baktı. Çağın sırayla bize baktıktan sonra "Ben sizi götürürüm." dedi.

Turgay'a döndü. "İyi dersler." diyip tebessüm etti kardeşine.